Beyrut’ta bulunduğu süre içerisinde 14 Eylül ve 18 Aralık 1923 tarihlerinde yazdığı ve Kahire’de yayımladığı iki mektubunda, Kürtlere muhtariyet verilmesini ve Kürtçenin resmi dil olmasını savunmuştur.[1] Beyrut’tan Bağdat'a giden Dr. Şükrü Mehmed Bey, kültürel ve siyasal faaliyetlerini burada sürdürmeye devam eder. Torunu Faruk Birtek, Şükrü Mehmed Bey’in Bağdat'ta Tıp Cemiyeti reisliğini yaptığını ve Nuri Said Hükümeti döneminde de Sağlık genel müdürlüğünden sorumlu olduğunu söyler.[2] Bundan önceki yazıda belirtiğimiz gibi Dîyarîyî Kurdistan dergisinde bir dizi yazısı yayımlanır. Bu dönemde Belçika’da toplanan ‘Baskı Altındaki Milletler Konferansı’na yazılar göndererek Kürtlere yapılan uygulamaları anlatan ve Avrupa’nın dikkatini çekmeye çalışan Memduh Selim, Şeyh Sait İsyanı’ndan sonra bölgeye gelen Kürtlerle yeni bir örgütlenme için temaslara başlamıştır. Bu amaç doğrultusunda Suriye, Beyrut, Bağdat ve Güney Kürdistan’da bulunan Kürd kadrolarıyla görüşmeler yapılır. Görüştüğü kişiler arasında Dr. Mehmet Şükrü [Sekban], İhsan Nuri, Şeyh Said’in oğlu Ali Rıza, Berazi aşireti reisi Mustafa Şahin, Paris’te bulunan Şerif Paşa ve Mısır’da bulunan Celadet ve Kamuran Bedirhan yer almaktadır.[3] Toplantılar neticesinde bir Kürt kongresi toplanması konusunda görüş birliğine varılmış ve bu amaçla birçok aşiret reisinin de desteği sağlanmıştır.[4]
Hoybun Partisi, bir cephe şeklinde örgütlenmiş ve içerisinde birçok Kürd örgütü vardı; “Kürdistan Teali Cemiyeti, Kürt Teşkilat-ı İçtimaiye Cemiyeti, Kürt Millet Fırkası, Kürt Bağımsızlık Komitesi katılımıyla”[5] oluşturulmuştu. Kadri Cemil Paşa’nın aktarımına göre; 1927 senesinin Eylül ayında toplanan Hoybun kongresine Doktor Şükrü Mehmed Sekban Bey başkanlık etmişti.[6] Şeyh Said’in oğlu Ali Rıza’nın aktarımına göre, Dr. Şükrü Mehmed Sekban kongre yapılmasından yanaydı ve kongreye katılmak üzere Adana’dan Beyrut’a gitmiş.[7] Kalafat’a göre ise, hazırlık olarak ilk toplantı Şubat 1927’de Revanduz’daki Seyit Taha’nın evinde İngilizlerin ve Ermenilerin yardımı ile yapılmıştır.[8] Şadillili’ye göre de, Kongre Dr. Mehmet Şükrü başkanlığında çalışmalara başlamış ve Memduh Selim, Celadet ve Kamuran Ali Bedirhan, Şahinzade Mustafa, Malatya Mutasarrıfı Halit Fehmi, Liceli Fehmi, Şeyh Sait’in kardeşi Mehdi, Süleymaniyeli Abdülkerim, Şeyh Said’in oğlu Ali Rıza’ya vekaleten Haco Ağa, Ramanlı Emin ve kaçak Osmanlı zabiti Hurşit ile birlikte Ermenilerden Taşnak önderi Vahan Papazyan burada hazır bulunmuştur.[9] 30.08.1928 tarihli ve C/3551 sayılı İngiliz istihbarat raporuna göre, Hoybun Partisi’nin en aktif üyeleri arasında: Mevlanzade Rıfat, Ali İlmi, Memduh Selim, Celadet Bedirhan, Haco Ağa, Ramanlı Emin, Mustafa Berazî, Dr. Şükrü Mehmed Sekban, Cemil Bey Baban, Halil Rahmi Bey ve Avni Bedirhan, Süreyya Bedirhan, Şeyh Hüsnü Berazî, Şeyh Şahin Berazî, Kör Hüseyin Paşa, Musa Beyler vardı.[10] Hoybun öncelikli olarak Kürdistan’ın kuzey parçasının kurtuluşunu hedefliyordu ve amacını tüzükte şöyle belirlemişti: “2) Cemiyetin maksadı, Türkiye boyunduruğu altında bulunan Kürdistan ve Kürdlerin tahlisi (kurtarma) ve hududu tabiiye ve milliyesi dahilinde bir müstakil Kürdistan’ın teşkilidir.”[11] Hoybun kuruluşundan sonra İhsan Nuri komutasında Agirî Kürd Ayaklanmasını örgütlemiş ve öncülük yapmıştır.
Dr. Şükrü Mehmed Sekban, Bağdat’a yerleştikten sonra 5 Ekim 1927’de kurulmuş olan Hoybun (Xoybûn) Partisi’nin bir ara Bağdat şubesi reisliğini de yapar.[12] Bu süreçte örgüt adına başta İngiliz elçilik temsilcileri olmak üzere diğer devletlerin de misyon temsilcileriyle görüşmelerde bulunur. Parti’nin başta Fransa denetimindeki Suriye, Lübnan ve diğer ülkelerdeki yöneticileri ve temsilcileri Bağdat’a gittiği zaman Dr. Şükrü Mehmed Bey tarafından ağırlanırdı.
1930 tarihindeki Türk gazetelerinde yayımlanan yazılara ve haberlere bakılırsa, Dr. Şükrü Mehmed Sekban Hoybun Partisi’nin başkanı ve Memduh Selim de genel sekreteri olup bahsi geçen örgütün şarkta birkaç şubesi olduğu belirtilmektedir. “Doktor Şükrünün tahtı riyasetinde merkez-i umumisi Halep’te bulunan Hoybun Kürt cemiyetinin Şarkta birkaç şubesinin olduğu ve Şeyh Said’in oğlu Selahattin’in Erzurum’da teşkil etmek istediği Şimal-i Kürdistan Cemiyeti’ni bu şubelere istinaden kurmaya çalıştığı tespit edilmiştir.[13] Adı geçen gazetenin 10 Temmuz 1930 tarihli sayısında ise, “Katib-i umumisi de iki sene evvel Fransızlar tarafından Antakya lisesine muallim tayin edilen Memduh Selim isminde bir Kürt’tür. Memduh Selim cemiyetin içtima günlerinde Halep’e giderek toplantılara iştirak etmektedir.”[14] Hoybun cemiyeti Kürdistan istiklaline matuf olarak kurulmuştur.[15]
Dr. Şükrü Mehmed Sekban’ın adı, aynı zamanda Ermeni Taşnak örgütü ve Hoybun arasında işbirliği temelinde, Bağımsız bir Kürdistan ve Ermenistan’ın kurulması amacıyla karşılıklı dayanışmayı taahhüt eden 19 maddelik anlaşma metninin Kürd tarafı imzacılarından bir olarak da geçmektedir. Ermeni tarafını temsilen Vahan Papazyan ve Kürd tarafından da “Kürt cephesinin merkez komite üyeleri olan Palu’dan Şeyh Ali Rıza Efendi, Dr. Şükrü Sekban Bey, Berazi aşireti lideri Mustafa Şahin Bey, Hevêrkan aşireti lideri Haco Ağa, Raman aşireti lideri Emin Ağa, Süleymaniye’den Kerim Rüstem Bey, Van’dan Memduh Selim Bey ve Celadet Âli Bedirhan Bey.”[16] Şeyh Said’in oğlu Ali Rıza’nın anılarında aktardığına göre, kendisi bu anlaşmayı imzalamamış ve kuruluş kongresine de katılmamış. Anlaşmanın içeriğine karşı olduğu için, kendi deyimiyle Celadet Bedirhan’ın müdahalesiyle Fransızlar sınırı geçmesine izin vermemişler. Benden istedikleri partiye iştirak edeyim fakat merkez yönetimine girmeyeyim diye, etkisiz kalmamı istediler. Birkaç adam gönderdik kongreye gittiler geldiler. Şeyh Mehdi gitti, diğerleri gitti.[17]
Hoybun’un kuruluşundan kısa bir süre sonra çıkartılan af yasasının zamanlaması oldukça dikkat çekicidir. 1928’de Cumhuriyet Yönetimi tarafından çıkartılan affın en önemli amaçlarından biri de, partinin kurucu üyelerinden İhsan Nuri tarafından yönetilen Agirî Kürd Hareketi’nin gelişiminin önünü kesmek ve yeni kurulmuş olan örgütün saflarına katılabilecekler arasında bir kırılma yaratabilmekti.
Hoybun kuruluştan 1934’te kadar etkin olduğu dönem içerisinde programına uygun olarak ağırlık verdiği çalışma alanlarından biri de, basın yayın aracılığıyla Kürd ulusal bağımsızlık meselesini milletlerarası platformlara taşımaktı. Örgütü, başta belirlediği programa uygun olarak çeşitli ülkelerde yayın çalışmalarını yürütmüş ve çıkardığı değişik broşür, dergi ve kitapları Türkçe, İngilizce, Fransızca ve Arapça olarak yayımlamıştır. Yayın etkinlikleri başta Mısır olmak üzere Beyrut, Halep, Paris, Detroit, Indiana ve Pensilvanya gibi merkezlerde de yürütülmüştür. Özellikle Dr. Mehmet Şükrü’nün ve Bedirhanların bu yayınların pek çoğunun altında adları bulunmaktadır.[18]
(Yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Rûdaw Medya Grubu'nun kurumsal bakış açısıyla örtüşebilir ya da örtüşmeyebilir.)
[1] Mehmet Çanlı‐ Abdullah Cüneyt Küsmez, II. Meşrutiyetten Cumhuriyete Kürt Kökenli Dr. Şükrü Mehmet (Sekban)’ın İngilizlerle Olan İlişkileri, Tarihin Peşinde (Uluslararası Tarih ve Sosyal Araştırmalar Dergisi), Yıl: 2019, Sayı: 21, Sayfa: 311‐339
[2] Prof. Faruk Birtek, Röportaj, İstanbul, 20.06.2024
[3] Alakom, Rohat; Xoybûn Örgütü ve Ağrı Ayaklanması, Avesta Yayınları, Çapa: 2, İstanbul, 2011, s. 26
[4] Selin M. Bölme, https://kovarabir.com/4254/selin-m-bolme-hoybun-orgutu-kurt-milliyetciliginde-yeni-bir-evre/, 08.06.2024
[5] Dr. Bletch Chirguh, Kürt Sorunu, Avesta Yayınları, İstanbul, 2009, s. 73
[6] Cemil Paşa (Zinar Silopî), Age., s. 105
[7] Dilşad Fırat & Dılhad Fırat, Şeyh Said Oğlu Şeyh Ali Rıza Hatıraları: Babam Şeyh Said, Kırk Kitap Yayınları, Ankara, 2022, s. 58
[8] Dr. Yaşar Kalafat, Şark Meselesi Işığında Şeyh Sait Olayı, Karakteri, Dönemindeki İç ve Dış Olaylar, Boğaziçi Yayınları, İstanbul, 1992, s. 134
[9] Vedat Şadillili, Türkiye'de Kürtçülük Hareketleri ve İsyanlar. Cilt I. Kon Yayınları, Ankara, 1980, s. 166
[10] Alakom, Rohat; Xoybûn Örgütü ve Ağrı Ayaklanması, Avesta Yayınları, Çapa: 2, İstanbul, 2011, s. 37
[11] Alakom, Rohat; Xoybûn Örgütü ve Ağrı Ayaklanması, Avesta Yayınları, Çapa: 2, İstanbul, 2011, s. 32
[12] İsmail Göldaş, Kürdistan Teali Cemiyeti, Doz Yayınları, İstanbul, 1991, s. 23
[13] Cumhuriyet, 9 Temmuz 1930, s. 4
[14] Cumhuriyet, 10 Temmuz 1930, s. 4
[15] Vakit, 8 Temmuz 1930, s. 1
[16] Bilâl Şimşir, Kürtçülük II, Bilgi Yayınevi, İkinci Basım, İstanbul, 2009, s. 76
[17] Dilşad Fırat & Dılhad Fırat, Şeyh Said Oğlu Şeyh Ali Rıza Hatıraları: Babam Şeyh Said, Kırk Kitap Yayınları, Ankara, 2022, s. 57-58
[18] Erol Kurubaş, Başlangıçtan 1960’a Değin: Kürt Sorununun Uluslararası Boyutu, Ümit Yayıncılık, Ankara, 1997, s. 174
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın