Wagensberg: Katalonya olarak Rojava’ya her türlü desteği vermemiz gerekiyor

01-01-2025
Zana Kayani
Ekran alıntısı/Rûdaw
Ekran alıntısı/Rûdaw
Etiketler Ruben Wagensberg Katalonya Rojava Mazlum Abdi
A+ A-

Katalonya Parlamentosu heyeti Rojava Özerk Yönetimi'ni (Kuzey ve Doğu Suriye) ziyaret ederek bölge yetkilileriyle bir araya geldi.

Katalonya Parlamentosu Milletvekili Ruben Wagensberg, Suriye'deki çatışmaların çözümü ve kalıcı barış için Kürtlerin her müzakere masasında yer alması gerektiğini vurguladı.

Wagensberg, Rûdaw'a verdiği demeçte Rojava Özerk Yönetimi ziyaretine, yetkililerle yaptığı görüşmelere, kampların durumu ve Suriye'nin geleceğine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Katalonya olarak Rojava’ya destek vermeleri gerektiğini dile getiren Katalan milletvekili, Demokratik Suriye Güçleri (DSG) Genel Komutanı Mazlum Abdi ile yaptıkları görüşmede şu mesajı verdiklerini aktardı:

"Şam'da kalmaları ve Suriye'nin yeni hükümetiyle müzakere ve diyalog kurmaları önemli. Ayrıca Katalonya olarak elimizden gelen her türlü desteği sağlamamız gerekiyor."

Wagensberg, Rojava Özerk Yönetimi'ndeki insani durumun oldukça zor olduğunu belirterek “Bize göre durum hiç iyi değil, inanın bana. Geçmişte dünyanın dört bir yanındaki mülteci ve göçmen kamplarını ziyaret ettim. Rojava Özerk Yönetimi'ndeki durum çok zor, çünkü hiçbir uluslararası yardım almıyorlar. Uluslararası kuruluşlar orada çalışmıyor, yani durum iyi değil. Orada çalışan sadece bir kuruluş görüyoruz, o da Heyva Sor (Kürt  Kızılayı). Örneğin Birleşmiş Milletler, BMMYK, UNICEF ve Sınır Tanımayan Doktorlar orada yok, sadece Heyva Sor var” dedi.

Wagensberg, Kürtlerin kendilerini idare etmesi gerektiğini belirterek “Bizim için Kürt halkının kendi halkını korumak için kendi yönetimine sahip olması önemli ve bunun için çaba göstereceğiz” ifadelerini kullandı.

Rûdaw’dan Zana Kayani’nin Wagensberg ile yaptığı röportaj şöyle:

Rûdaw: Sayın Ruben Wagensberg, öncelikle hoş geldiniz. Sizinle bu röportajı yapabildiğim için çok mutluyum ve bu fırsat için teşekkür ederim. Sağlığınızın iyi olmadığını biliyorum ama yine de bize bu fırsatı verdiğiniz için teşekkürler. Rojava Özerk Yönetimi'de bir heyet olarak dört gün kaldınız. Ziyaretinizin amacını açıklamanızı ve hedeflerinizin ne olduğunu öğrenmek istiyorum.

Ruben Wagensberg: Çok teşekkür ederim. Merhaba, iyi akşamlar. Beni programınıza davet ettiğiniz için teşekkür ederim. Daha önceki ziyaretlerimizde olduğu gibi, yerinden edilmiş insanların durumunu yakından görmek için Rojava Özerk Yönetimi'ni ziyaret ettik. Ziyaretimiz öncelikle daha önce Efrin'de yaşayan ve şu anda Rakka ve Tabka'ya yerleştirilen Şehba bölgesindeki yerinden edilmiş insanların durumunu aydınlatmak içindi.

Ziyaret öncelikle gazetecilik ve siyasi amaçlıydı, yanımızda bir grup gazeteci vardı. Sonuç olarak, Avrupa'ya bazı haber ve raporlar ilettik ve bu insanların karşı karşıya olduğu insani durumun zorluğuna dikkat çektik.

Ayrıca gelecekteki ihtiyaçlarının ne olduğunu öğrenme fırsatı bulduk. Şu anda aldıkları uluslararası yardımlar da sınırlı. Orada dört gün kaldık. Zamanımızın çoğunu bu konuya ayırdık.

Rûdaw: Peki Sayın Wagensberg, görüşmelerden bahsedelim. Orada Demokratik Suriye Güçleri yetkilileriyle ve özellikle DSG Genel Komutanı Mazlum Abdi ile birçok görüşme yaptınız. Bu görüşmenin içeriğinden bahseder misiniz? Neler konuştunuz?

Ruben Wagensberg: Evet, eş başkanlarla olmak üzere birkaç görüşme yapma fırsatımız oldu. Ayrıca şehrinin mevcut durumu ve yeni göç dalgasından bahseden Rakka Belediye Başkanı ile de görüştük. Tabii ki Suriye'nin yeni durumu ve siyasi meseleleri de ele aldık. General Mazlum ile de görüşme fırsatı bulduk. Bazı konuları tartışabildik. Örneğin, Türkiye'nin olası yeni bir işgali, örneğin Kobani şehrinde, ayrıca bu çatışma genişlerse olası yeni bir göç dalgasını konuştuk.

Çok iyi görüşmeler oldu, sadece Mazlum ile değil, Suriye'nin kuzeydoğusunun ve Suriye'nin yeni durumunu daha iyi anlamak için tüm yetkililerle görüştük. Ayrıca Suriye'deki Kürt halkının geleceğinin ne olacağını da tartıştık.

Rûdaw: Peki Sayın Wagensberg, o görüşmede Mazlum Abdi'ye ne söylediniz? DSG Genel Komutanı Mazlum Abdi size ne söyledi? Özellikle endişeleri var mıydı? Rojava’daki yönetimin sona ermesinden... Size bu endişeden bahsetti mi?

Ruben Wagensberg: Öncelikle, durumu daha iyi anlamak için General Mazlum'u ve diğer siyasetçileri dinledik, şu anki Suriye'de herhangi bir Kürt yönetimine verilen destek bizim için önemli, çünkü uzun yıllardır Özerk Yönetim ve DSG'nin tüm bileşenleri ve Kürt halkını koruduğunu anlıyoruz.

Haklar konusunda ilerleme kaydettiler, örneğin kadın hakları alanında. Suriye'nin yeni hükümetiyle ne olacağını bilmiyoruz ancak anlıyoruz ki herhangi bir çatışma çözümü ve Suriye'nin geleceği için, Kürt halkının bu çatışmanın çözümü için her masada bulunmasını gerektiriyor. Bu yüzden Mazlum'a Şam'da kalmaları ve Suriye'nin yeni hükümetiyle görüşme ve müzakere yapmaları gerektiğini söyledik. Ayrıca Katalonya olarak tüm desteğimizi sunmamız gerekiyor.

Rûdaw: Peki, izin verirseniz bu soruyu biraz daha detaylı sorayım: Özellikle Mazlum Abdi size Suriye ve Rojava Özerk Yönetimi'nin karşı karşıya olduğu yeni durum hakkında ne söyledi? Uluslararası toplumdan ne gibi talepleri vardı?

 Ruben Wagensberg: Örneğin, Katalonya Parlamentosu'nda 2021'de bunu siyasi bir mesele olarak kabul ettik. Bu önemli çünkü şu anda yönetim, Katalonya hükümeti ve diğer yönetimlerle siyasi ilişkiler kurabilir. Tanınmasını ve diğer ülkelerle, örneğin Irak Kürdistan Bölgesi'yle ilişkiler kurmasını istiyoruz.

Mazlum Abdi ile görüşmemizde de biz ‘Katalonya'da yaptığımız gibi diğer Avrupa ülkelerine de baskı yapmamız önemli’ dedik. Parlamentonun Özerk Yönetim'le diğer yönetimler gibi görüşmesi için parlamentoyu ikna etmemiz gerekiyor ve bunu yapabileceğimiz inancındayız. Bizim için Kürt halkının kendi halkını korumak için kendi yönetimine sahip olması önemli ve bunun için çaba göstereceğiz.

Rûdaw: Peki, hem DSG hem de diğer taraflarla, örneğin ENKS ile de görüştüğünüzü belirttiniz, gördüklerinize dayanarak herhangi bir uyum görüyor musunuz? Sizce Kürtlerin Rojava Özerk Yönetimi'deki haklarının güvence altına alınması konusunda Kürt tarafları arasında bir mutabakat var mı?

 Ruben Wagensberg: Hayır, bence burada herkes Kürt halkının birliğini istiyor. Burada, örneğin Katalonya'da durum çok farklı ama Franco diktatörlüğünün 30-40 yıl önce sona ermesinden sonra bizim de sizinkine benzer sorunlarımız vardı. İspanya ile Katalonya'nın özerkliği için müzakere yapmak zorundaydık, örneğin okulların ve üniversitelerin Katalanca eğitim vermesi ve İspanya'nınkinden farklı bir Katalonya siyaseti oluşturmak için. Örneğin, İspanya'dan ayrı bir polis gücü. Ayrıca, şüphesiz Katalonya'da farklı ideolojiler var, hepsi Katalandır ama farklı ideolojiler var, soldan ve sağdan var, birçok tarafla birlik oluşturmak çok önemliydi, bu yüzden bence Suriye'de de aynı şey geçerli.

 Tüm Kürt halkının birliği için çalışmamız gerektiğine inanıyoruz. Şüphesiz bence bazı sorunlar zor ama aynı zamanda bu sürecin şimdi gerçekleşmesi için çok iyi bir fırsat, çünkü sadece Kürtlerin bir kısmı için değil, Suriye'deki tüm Kürt halkı için hakların güvence altına alınması için bir şansımız var.

Rûdaw: Sayın Wagensberg, bu böyle olmalı ama siz her iki taraftan da böyle bir isteğin olduğunu gözlemlediniz mi? 

Ruben Wagensberg: Size söylediğim gibi, tüm zamanımızı veya çoğunu göçmenler hakkında konuşmaya ve ardından Suriye'nin geleceği ve Özerk Yönetim ile Suriye'nin yeni hükümeti arasındaki müzakerelere ayırdık, ancak bu ikinci kısımda tüm Kürt halkının temsil edilebileceği ve ayrıca Rojava Özerk Yönetimi'nde yaşayan diğer azınlıklar gibi önemli konuları da ele aldık, çünkü bildiğiniz gibi orada sadece Kürtler değil, Araplar, Süryaniler, Türkmenler var, yani Şam'daki müzakereler için bu halkların birlik olması gerekiyor.

Rûdaw: Özellikle insani durumdan bahsedelim. Sorumu şöyle yöneltmek istiyorum; belirttiğiniz gibi dört gün orada kaldınız ve gözlemlerinizi yaptınız, Rojava Özerk Yönetimi'ndeki insani durum genel olarak nasıl? Neye ihtiyaçları var? 

Ruben Wagensberg: Bize göre durum hiç iyi değil, inanın bana. Geçmişte dünyanın dört bir yanındaki mülteci ve göçmen kamplarını ziyaret ettim. Rojava Özerk Yönetimi'ndeki durum çok zor, çünkü hiçbir uluslararası yardım almıyorlar. Uluslararası kuruluşlar orada çalışmıyor, yani durum iyi değil. Orada çalışan sadece bir kuruluş görüyoruz, o da Heyva Sor- Kızılay. Örneğin Birleşmiş Milletler, BMMYK, UNICEF ve Sınır Tanımayan Doktorlar orada yok, sadece Heyva Sor var. 

Bu yüzden uluslararası kuruluşlara diğer ülkelerde olduğu gibi oraya gitmeleri gerektiğini söylemeliyiz. Ayrıca şu anda Rojava Özerk Yönetimi halkına yardım etmek isteyen birinin tek bir seçeneği var, o da Kızılay. 

Rûdaw: Uluslararası kuruluşların oraya gitme imkanı ve fırsatı var mı? 

Ruben Wagensberg: Evet, hem imkanları var hem de gitmeleri onların sorumluluğu. Bu çok önemli, çünkü binlerce insanın yardımlarına ihtiyacı var. BMMYK'ya, UNICEF'e ve diğer büyük kuruluşlara ihtiyaçları var, çünkü engeller şu anda çok büyük. Çünkü Şehba'da çok fazla insan var, şu anda Rakka'da, Tabka'da, okullarda, yeni kamplarda, evlerde bazen elektrik yok, sıcak suları yok, yiyecekleri yok. Bu yüzden bu kuruluşların Rojava Özerk Yönetimi'ne gitmesi çok önemli. 

Rûdaw: Sayın Ruben Wagensberg, benimle olduğunuz için teşekkür ederim, bu fırsat için çok teşekkürler. Sağlıklı günler diliyorum.

 Ruben Wagensberg: Bu fırsat için çok teşekkür ederim. Kusura bakmayın, bugün iyi değilim ve biraz hastayım. 

Rûdaw: Çok teşekkürler.

Yorumlar

Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın

Yorum yazın

Gerekli
Gerekli