Cumartesi Anneleri 1000'inci kez Galatasaray Meydanı'ndaydı

25-05-2024
Rawin Sterk
Foto: Rûdaw
Foto: Rûdaw
Etiketler Cumartesi Anneleri Zübeyde Tepe Galatasaray Meydanı Eren Keskin
A+ A-

İstanbul (Rûdaw) – Gözaltındayken kaybolan yakınlarının akıbetini soran ve faillerin yargılanmasını isteyen Cumartesi Anneleri Galatasaray Meydanı'nda 1000. buluşmasını gerçekleştirdi. Eyleme izin verilmesinin ardından meydandaki polis bariyerleri 25 Ağustos 2018’den sonra ilk kez bugün kaldırıldı.

90'lı yıllarda gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması talebiyle her cumartesi günü kendileri ile özdeşleşen Galatasaray Meydanı'nda buluşan Cumartesi Anneleri, bu hafta 1000'inci kez bir araya geldi.

Bu hafta Cumartesi Anneleri’nin eylemlerini düzenlediği Galatasaray Meydanı’ndaki polis bariyerleri yaklaşık 6 yılın ardından kalktı.

Cumartesi Anneleri eylemi için bugün çok sayıda kişi Galatasaray Meydanı'nda toplandı. Yüzlerce kişi ellerinde kayıplarının fotoğraflarının yer aldığı dövizlerle, yakınları için oturma eylemi yaptı.

Eyleme, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Eş Genel Başkanı Özlem Gümüştaş, Devrimci Parti Genel Başkanı Elif Torun Öneren, Türkiye İşçi Partisi (TİP), Emek Partisi (EMEP), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekilleri ve çok sayıda siyasi parti, sendika, demokratik kitle örgütü temsilcisi ve sanatçı da destek verdi.

Tepe ailesi 31 yıldır çocuklarının failini arıyor

Oturma eylemi için Galatasaray Meydanı'na gelenlerden arasında 31 yıl önce katledilen gazeteci Ferhat Tepe’nin annesi Zübeyde Tepe ve babası İshak Tepe de vardı.

Zibeyde ve İshak Tepe her Cumartesi olduğu gibi bugün de İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi’nden çıkarak Galatasaray Meydanı’na gitti.

Özgür Gündem Gazetesi muhabiri 18 yaşındaki Ferhat Tepe, Bitlis şehir merkezinde 28 Temmuz 1993 günü kaçırıldı.

Ferhat Tepe’nin cenazesi 8 Ağustos 1993 tarihinde Elazığ’da, Hazar Gölü’nün Sivrice kıyısında bulundu. Tepe’nin cenazesi önce kimsesiz olduğu öne sürülerek ve ailesinden kaçırılarak belediye tarafından, Elazığ Asri Mezarlığı’na gömüldü. Ardından ailesinin haberi olunca buradan çıkarılarak teşhis edildi ve Bitlis’e götürüldü. Ferhat Tepe, doğum yeri Bitlis’te binlerce kişinin katıldığı bir törenle toprağa verildi.

“Annelerin acısı çok büyük”

Rûdaw’a konuşan anne Zübeyde Tepe, “Acımız büyük. Çocukları kaybedilen anneler büyük bir acı yaşıyorlar. 30 yıldır bu mücadeleyi veriyoruz. 30 yıldır sokaklardayız, Galatasaray’dayız, buradayız ama hiç bir sonuç elde edemedik. Çocuklarımızın kattilerinin bulunmasını istiyoruz. Adalet önüne çıkmalarını istiyoruz” dedi.

Bunca yıldır failler beliyken kimsenin yargılanmadığını ve hesap sorulmadığını dile getiren Zübeyde Tepe, “Maalesef Türkiye’de adalet yok. Adalet olsaydı çocuklarımızın katillerini bulup adalet önüne çıkarıp ifadelerini alır ve yargılarlardı. Maalesef adaleti bir odaya kapatmışlar kilidini de ceplerine koymuşlar. Biz Kürtler için ise zaten adalet hiç yok. Biz de mücadelemizi sürdürüyoruz. 1000 haftadır buraya geliyoruz. 1000 yılda geçse, hayatta kaldığımız müddetçe bu mücadelemizi devam ettireceğiz. Artık çocuklar kaybolmasın, gençlerimiz kaybolmasın, annaler artık gözyaşı dökmesin, ağlamasın”

“Türkiye hukuk devletiyse gereklerini yapsın”

“Türkiye hukuk devletiyse gereklerini yapsın” diyen anne Tepe, “Katilleri yakalayıp getirsinler. Biz katillerin isimlerini de söylüyoruz. Tansu Çiller, Doğan Güreş’ti, Süleyman Demirel’di, Korkmaz Tağma’ydı. Ferhatımı götürdüklerinde Tatvan Garnizon Komutanıydı. Devletten adalet adına ses çıkmadı. Çocuklarımızın katillerinin ismini de verdik, isimleri bunlar, çocuklarımızı götürüp kaybettiler dedik. 7 bin faili mechul cinayet ve 15 bin köy yakıldı. Tansu Çiller bunların sebebiydi. Tüm bu işleri çeviren de Mehmet Ağar’dı. O zaman da çocuklarımız kaybedildi dedik ama onlardan ses çıkmadı.7 bin faili mechul cinayetten 25’i Özgür Gündem muhabiriydi. Benim oğlum da Özgür Gündem muhabiriydi. 25 Özgür Gündem muhabirini götürüp katlettiler. Suçları Kürt olmaktı, fotoğraf makinaları yanlarındaydı, yakılan köyleri ve faili mechulleri haber yapıyorlardı” ifadelerini kullandı.

Baba İshak Tepe de, “1000 haftadır bu eylemi sürdürüyoruz. Çocuklarımızın katilleri bulunsun ve yargılansın diyoruz. Ne ceza hak etmişlerse alsınlar. Fakat bu ülkeyi yönetenler bunu yapmıyorlar, kendileri yapmış gibi failleri gizliyorlar” diyerek tepki gösterdi.

Türkiye'nin en uzun soluklu sivil itaatsizlik eylemi

Cumartesi Anneleri’nin 1995 yılında başlattıkları mücadele, Türkiye'nin en uzun soluklu sivil itaatsizlik eylemine dönüştü. Her cumartesi günü saat 12.00'de Galatasaray Meydanı'na gelen Cumartesi Anneleri, her hafta zorla kaybedilenlerden birinin hikayesini anlatıyor ve akıbetini soruyor, meydana karanfiller bırakıyorlar.

İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin de, “Cumartesi Anneleri bu ülkenin en meşru sivil itiatsizlik eylemi. Çok büyük bir acı var bu eylemin temelinde. İnsanlar gözaltında kaybedilen çocuklarını, kardeşlerini, eşlerini arıyorlar” dedi.

Cumartesi Anneleri bu hafta meydana siyah bir örtü ve örtünün üzerine gözaltında katledilen ve kaybettirilenlerin fotoğrafları ile "1000 Hafta" yazısını yerleştirdi. Aynı zamanda örtünün etrafına karanfiller de dizildi. Eylemde aileler taleplerini bir kez daha dile getirdi.

“Bu meydan adalet meydanı olmaktan çıkmayacak”

Eyleme destek veren eski HDP Eş Genel Başkanı ve DEM Parti Van Milletvekili Pervin Buldan da, “1000 haftadır bu meydanda insanlar yakınlarını bulabilmek için yine faili meçhullerde yakınlarını kaybedenler faillerin yargılanabilmesi için bir araya geliyor. Burası adalet meydanı olarak belirledi ancak yasakçı zihniyet, bugünkü iktidar bu meydanı Cumartesi Annelerine kapatmakla büyük bir yanlış içerisine girdi. Bu meydan ne pahasına olursa olsun adalet meydanı olmaktan çıkmayacak. Mezarlarımız olana kadar, kayıplarımız bulunana kadar, failler yargılanana kadar bu meydan bizim adalet meydanımız olmaya devam edecek” dedi.

Buldan, “Meydanın Cumartesi Annelerine açılması bu ülkeyi yönetenler için sorumluluktur, çünkü bu meydan kapalı olduğu sürece failler korunuyor demektir, bu meydan kapalı olduğu sürece kayıplarımızı bulmaya engel olunuyor demektir. O yüzden bu yanlıştan bir an önce vazgeçilmesi gerekiyor ve 1000 haftadır devam eden bu adalet arayışı bundan sonra da elbette ki devam edecek” diye konuştu.

Peki o tarihte ne oldu? 25 Ağustos 2018 tarihine kadar Galatasaray’daki eylemler kesintisiz devam etti. Bu tarihteki 700. hafta buluşması ise Beyoğlu Kaymakamlığı tarafından yasaklandı. Cumartesi Anneleri eylem çağrısında bulunmaya devam etti. Polis biber gazı ve plastik mermi kullanarak eylemcilere müdahale etti ve onlarca kişiyi gözaltına aldı.

Eylemde yurt dışından kayıp yakınlarının gönderdiği dayanışma mesajları okundu. Sri Lanka kayıp yakınları vize verilmediği için eyleme gelemediklerini iletti.

Yorumlar

Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın

Yorum yazın

Gerekli
Gerekli