Haber Merkezi - Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Kongresi'deki Ermeni Soykırımı kararına ve yaptırım tehditlerine tepki göstererek, İncirlik Hava Üssü'nün ABD'nin kullanımına kapatılabileceğini söyledi.
Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, A Haber'de "Gündem Özel" programına konuk oldu.
Geçtiğimiz gün Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Temsilciler Meclisi'nin, 1915 olaylarını soykırım olarak tanıyan tasarıyı kabul etmesine ilişkin konuşan Erdoğan, "Kararı alsanız ne yazar. Burada aldığınız kararların bir kıymet-i harbiyesi yok. Sizin aldığınız kararlar siyasidir. Biz belgeleri açıyoruz, buyurun siz de açın" dedi.
Kongrenin aldığı kararın her hangi bir kıymet-i harbiyesinin olmadığını belirten Erdoğan, "Kararı alsanız ne yazar. Sizin aldığınız kararlar siyasidir" diye konuştu.
Erdoğan sözlerine şu şekilde devam etti:
"Amerika Birleşik Devletleri iç siyasetindeki kamplaşmanın aleyhimize sonuçlar doğurduğunu, bazı çevrelerin Trump'ı zayıflatmak amacıyla ülkemizle ilgili gelişmeleri kendi çıkarları için suiistimal ettiklerini üzüntüyle görmekteyiz. Benim şahsen Trump'la olan özel hukukum birçok şeyi değiştiremiyor. Çünkü tek başına karar verici Trump değil.
Bu eylemeler müttefiklik ilişkilerimizin ruhuyla bağdaşmadığı gibi, ABD yönetimiyle 17 Ekim tarihinde Suriye konusunda varılan mutabakata da aykırıdır. Sayın Trump'a Washington ziyaretimde de aktardığım gibi, Türkiye-ABD ilişkilerinin, ABD'nin siyasi dinamikleri için harcanamayacak derecede değerli olduğunu düşündüğümü söyledim. Böyle düşünüyoruz. Bu çerçevede ABD Kongresi'nin ilişkilerimizin özüyle ilgili olmayan meseleleri iç siyaset malzemesi yapmaya son vermeye, müttefiklik ve ortaklık ilişkilerimize yakışır şekilde hareket etmeye davet ediyoruz.
Yönetimden beklentimiz ise ilişkilerimize daha çok zarar verebilecek adımların önlenmesi için gerekli tedbirlerin bir an önce alınmasıdır. Türkiye meşru güvenlik kaygılarıyla bu harekâtı gerçekleştirdi. Ulusal güvenliğimize doğrudan tehdit oluşturan terör örgütleriyle mücadele kararlılığımız tamdır. Yaptırım tehditlerinin ve baskı araçlarının bu kararlılığı değiştiremeyeceği ABD'li muhataplarımıza her defasında aktarılıyor.
Ermeni meselesiyle alakalı "Sözde Ermeni Soykırımı" konusunda bunları bütün yetkililere anlattığım zaman bazıları bakıyorum ki konuya hâkim değiller. Biz bir milyonun üzerindeki belgeyi, şu anda silahlı kuvvetlerimizin elinde olan belgeleri açıyoruz. Buyurun gelsin tarihçiler, hukukçular, bunları incelesin.
Peki Amerika'da var mı? Amerika'da sadece Harward'ta bir miktar bu tür belgeler olduğu söyleniyor. Onlar da açsın. Bir miktar belgenin Fransa'da olduğu söyleniyor. Onlar da açsın. Ermenistan'da var mı? Yok. Bütün herkes bu tür arşivlerini açsınlar ve bu arşivler kurulacak olan ve tarihçilerden oluşan heyetler tarafından incelesin. Hukukçular tarafından incelensin. Arkeologlar tarafından incelensin. Ondan sonra gerekirse biz siyasetçiler de devreye girelim. Çünkü bu karar siyasetçilerin vereceği bir karar değildir. Bu karar her şeyden önce tarihçilerin yapacağı inceleme, araştırma neticesinde, hukukçuların ve arkeologların yapacağı inceleme araştırma neticesinde ortaya çıkacaktır.
Kafataslarını gördük, bütün bunlar belgeler. Bunlar bizde var. Biz gösteriyoruz, onlar da göstersin. Siyasiler bunun kararını ondan sonra versinler. Ama burada hiç bir belge ortaya koyamayanların söyleyecek bir sözü yoktur. Biz belgeyle konuşuyoruz. Çıkıp karar almışlar. Alsanız ne yazar? Burada aldığınız kararların bir kıymet-i harbiyesi yok. Çünkü sizin bu kararlarınız tamamen siyasidir.
Her şeyden önce Amerika Birleşik Devletleri iç siyasetindeki kamplaşmanın aleyhimize sonuçlar doğurduğunu, bazı çevrelerin Trump'ı zayıflatmak amacıyla ülkemizle ilgili gelişmeleri kendi çıkarları için suistimal ettiklerini üzüntüyle görmekteyiz.
Bu eylemler müttefiklik ilişkilerimizin ruhuyla bağdaşmadığı gibi ABD yönetimi ile 17 Ekim tarihinde Suriye konusunda varılan mutabakata da aykırıdır. Bu aldığınız kararların bir kıymetiharbiyesi yok. Çünkü bu kararlarınız tamamen siyasidir. ABD'nin ilişkilerimizde tamiri mümkün olmayan adımlar atmaması, her iki taraf için de çok önemlidir.
Yeri geldiği zaman otururuz bütün heyetlerimizle beraber, kapatılması gerekiyorsa İncirlik'i de kapatırız, Kürecik'i de kapatırız.
Bunlar bu tür şeyleri yapar da biz de elimiz boş duracak değiliz. Çok açık ve net, rahatlıkla söyleyeyim. Amerika'da Kızılderililerle ilgili olarak bunu söylememek konuşmamak mümkün mü? Kızılderililerin tarihi, Amerika'nın yüz karasıdır."
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın