Bakırhan’dan 'yerel seçim' mesajı: Biz artık kesinlikle eski biz değiliz

09-12-2023
Etiketler HEDEP 2024 Yerel Seçimler Tuncer Bakırhan İBB İstanbul Büyükşehir Belediyesi AK Parti
A+ A-

Haber Merkezi – Bakırhan, yerel seçimlere dair yaptığı açıklamada “Birbirine yakın siyaset yapan bu iki blok arasında seçim yapmak zorunda değiliz. Ne kimsenin bize rota belirleme ne yol gösterme haddi var. Bu hareket 40 yıllık büyük emekler ve bedellerle bugüne geldi. Biz kendi öz gücümüze güveniyoruz, kendi irademize güveniyoruz. Yeri geldiğinde kendi adaylarımızla, yeri geldiğinde açık ve şeffaf bir işbirliğiyle seçimlere de gideriz ittifak da yaparız. Ama kesinlikle biz artık eski biz değiliz” dedi.

HEDEP Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, dün akşam saatlerinde İstanbul’un Kağıthane ilçesinde düzenlenen halk buluşmasına katıldı.

Gündemdeki konulara ilişkin konuşan Bakırhan, Mart 2024’te yapılacak seçimlere ilişkin “kazan-kazan” stratejisi izleyeceklerini belirterek “Halkımızın iradesinin yönetimlere yansıdığı kazan-kazan politikasını izleyeceğiz” dedi.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na da eleştiri yönelten Bakırhan, “Bir Kürt imamı Büyükşehir Belediyesinde çalışırken gözaltına alındığında ona sahip çıkılsın diye verdik. Yargılanmayan, soruşturmaya uğramayan tek bir Kürt var mı? Bir imama dahi sahip çıkmayan bir anlayışa niye oylarımızı verelim?” dedi.

Bakırhan’ın konuşmasında seçimlere dair öne çıkanlar şöyle:

“Buradaki arkadaşların en fazla merak ettiği konulardan biri seçimlerdir. Bu seçimler bizim için tarihi bir önemdedir. Bu seçimlerde, şimdiye kadar denemiş olduğumuz yol ve yöntemlerin dışında başka bir yol deneyeceğiz. Sadece Kürdistan coğrafyasında kazanan olmayacağız. Batıda da Kürtlerin, emekçilerin, ezilenlerin, yoksulların bulundukları her ilde, ilçede, beldede iradelerinin yönetimlere yansıyacağı bir politikayı, yani kazan-kazan politikasını izleyeceğimizi bir kez daha sizlerle paylaşmak istiyorum.

Türkiye’nin her yerinde kendi adaylarımızla girme eğilimimiz var. Tabii bunu henüz Parti Meclisimiz ile tartışmadık. Eş Genel Başkanımız ile birlikte 20-25 kenti ziyaret ettik. Aynı burada olduğu gibi halklarımızın katıldığı çok geniş toplantılar aldık.

“Oyunu ver ama bizimle fotoğraf verme”

O toplantılarda insanlarımız bize sordu: Biz 2015’ten beri iktidara kaybettiren, karşısındaki muhalefetin kim olduğuna, ne yaptığına bakmadan muhalefeti destekleyen bir yol izledik. Peki, bu siyaset Kürde, emekçiye ne kazandırdı, demokratik çözüme nasıl bir katkı sundu? Bu siyaset Kürtlerin İstanbul’da daha özgür, daha rahat ve refah içinde yaşamasına yol açtı mı?

Oyunu ver ama bizimle fotoğraf verme. Oyunu ver ama bize sorma. Sanki biz hep oyumuzu onlara vermek zorundaymışız gibi büyük bir yanılgı içindeler. Biz oylarımızı AKP kaybetsin diye verdik ama demokrasi kazansın diye de verdik, emekçiler kazansın diye de verdik.

“Bir imama dahi sahip çıkmayan bir anlayışa niye oylarımızı verelim?”

Bir Kürt imamı Büyükşehir Belediyesinde çalışırken gözaltına alındığında ona sahip çıkılsın diye verdik. Yargılanmayan, soruşturmaya uğramayan tek bir Kürt var mı? Bir imama dahi sahip çıkmayan bir anlayışa niye oylarımızı verelim? Bu eğilimimiz sonrasında çeşitli manipülasyonlar yapanlar, “AKP ile anlaştılar” diyenler, bize rota belirleyenler büyük yanılıyorlar.

Bizim rotamızı halkımız belirler. Siirtli hemşerilerimiz, Karslı halklar belirler. Bizim rotamızdan sapma durumumuz asla olmamıştır. Biz sözümüz için bedel veren bir gelenekten geliyoruz. Biz kısmi çıkarlar için asla siyaset yapmayız.

Erdoğan diyor ki ‘HEDEP’in bu tavrı ‘ne koparırsam kardı’ anlayışıdır’. Sanırım bizi kendileri ile karıştırıyorlar. Bizde geri vites yoktur, bizde eyvallah etmek yoktur, bizde zalime boyun eğmek yoktur. Sanırım Erdoğan bizi başkaları ile karıştırıyor. Bir gün söylediği sözün tam tersini başka gün söyleyen kendisi ve hareketiyle karıştırıyor.

“Birbirine benzer iki blok arasında seçim yapmak zorunda değiliz”

Sol adına hareket ettiğini, yazdığını çizdiğini söyleyen medya da öyledir. ‘AKP ile anlaştılar, AKP ile uzlaştılar, AKP ile görüşüyorlar...’ Huzurunuzda söylüyorum; görüştüğümüz, konuştuğumuz, anlaştığımız, uzlaştığımız hiçbir siyasi parti yoktur. Biz tavrımızı çok net söylüyoruz. Biz, halkımızın da bize belirttiği gibi, başta İstanbul olmak üzere her yerde kendi adaylarımızı çıkarma eğilimindeyiz. Bu tabii güç birliği yapmayacağımız anlamına gelmiyor. Ama bu işbirliği kapalı kapılar arkasında olmayacak. Bu işbirliği sizlerden kaçırılmayacak, kamuoyundan gizlenmeyecek. Biz buradayız, bizimle birlikte başta İstanbul ve ilçeleri olmak üzere Türkiye’de yerel yönetimleri yönetmek isteyenler varsa kapımız açıktır, kamuoyu önünde konuşuruz. Bizim Türkiye halklarından saklayacak hiçbir şeyimiz yok. Bundan sonraki politikamız budur. Niye her dönem bu kadar bedel ödemiş, bu kadar emek vermiş bu hareket birbirine benzer iki blok arasında seçim yapsın? Birisini 100 yıldır Kürtlere, buradaki halklara ve inançlara uyguladığı baskı politikalarından tanıyoruz.

Diğerini de son 21 yıldır bizim üzerimizden estirdiği zulüm politikalarıyla tanıyoruz. Dünyanın neresinde bir partinin eş genel başkanları, belediye başkanları, milletvekilleri, yöneticileri içeridedir.

Var mı böyle bir ülke? Söz konusu Kürtler olunca, emekçiler olunca, Aleviler olunca, halklar olunca, gençler olunca sözünü sakınan, birbirine yakın siyaset yapan bu iki blok arasında seçim yapmak zorunda değiliz. Ne kimsenin bize rota belirleme ne yol gösterme haddi var.

“Biz artık eski biz değiliz”

Bu hareket 40 yıllık büyük emekler ve bedellerle bugüne geldi.

 Biz kendi öz gücümüze güveniyoruz, kendi irademize güveniyoruz.

Yeri geldiğinde kendi adaylarımızla, yeri geldiğinde açık ve şeffaf bir işbirliğiyle seçimlere de gideriz ittifak da yaparız. Ama kesinlikle biz artık eski biz değiliz.

“Kayyımları göndereceğiz”

Bunlar bizim daha önce şeffaf yaptığımız ihaleleri 21B usulü ile yapıyorlar. Siirt’e Trabzon’dan bir devlet memuru atamışlar, o devlet memuru Karadeniz’den, Uşak’tan, Burdur’dan bir müteahhitti üç dosya ile birlikte çağırıyor. Ne ihale yapıyor, ne kamuoyu var, ne basın var. Müteahhittin istediği firmaya ihaleyi veriyor. Bu ihaleler nasıl biliyor musunuz? Bir liraya yapılacak işi 7 liraya veriyorlar. Bu kayyımlar, yerel yönetimleri resmen çarçur ediyorlar.

Bugün buraya Vanlılar, Batmanlılar buraya gelmişler, baş üstüne gelmişler. Onlar bizim direniş merkezlerimizdir. Yine Karslı, Siirtli, Iğdırlı, Ardahanlı, Amedli hemşerilerimizin desteğiyle kayyımcı zihniyeti göndereceğiz. İnşallah bölgede yine demokratik yerel yönetimler bayrağımızı yükselteceğiz. Herkese eşit davranan, eşit hizmet götüren yerel yönetimler anlayışını tekrar egemen kılacağız. Buradan da tekrar ediyorum. Sizin iradenizin yönetimlere yansımasını istiyoruz. Buna varım diyenlere kapımız açıktır, bütün siyasi partilere bu çağrıyı yapıyorum.”

Yorumlar

Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın

Yorum yazın

Gerekli
Gerekli