EKONOMİ
Türkiye Enerji Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Akyener
Haber Merkezi - Türkiye Enerji Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Akyener, Irak’ın Uluslararası Tahkim Mahkemesi’nde açtığı davayı kazanması nedeniyle petrol akışının durduğu Kürdistan-Ceyhan Petrol Boru Hattı hakkında Rûdaw’a değerlendirmelerde bulundu.
Oğuzhan Akyener hattın yeniden açılıp açılmayacağına ilişkin, “Süreç artık Türkiye, Irak ve Irak Kürt Bölgesel yönetimi’nin daha entegre bir işbirliği çözümü ile nihayete geldi gibi” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye’nin bölgede istikrara katkı sağlamak için hattan petrol akışına izin verdiğini ifade eden Akyener, “Özellikle Irak merkezi hükümetinin tahkim süreçlerini başlatması ve tahkim ile ilgili Türkiye'ye bir tazminat ödetilmesi ile alakalı neticelenen durumlar Türkiye'nin artık bu meseleye daha farklı bir bakış açısı getirmesine sebep oldu. Çünkü biliyorsunuz boru hattının uygulamaya geçmesi noktasında Türkiye şunu istemişti hep başından beri. Satılan petrol hem Irak’ın hem diğer bölgelerde istikrarın sağlanmasına fayda sağlıyor. Bunu göz önünde bulundurarak baktı. Irak’ın istikrarı ve güvenliği Türkiye'nin de güvenliğidir perspektifinden yaklaştı Türkiye. Irak'taki iç ihtilaflara ve anlaşmazlıklara rağmen en azından süreç devam etsin, bölgedeki sıkıntılar ve ekonomik darboğazlar daha da derinleşip terör örgütlerinin daha fazla zemin kazanmasına fırsat verilmemesini istiyor Türkiye. Zaten bu sebeple petrol boru hattının akışına müsaade edilmişti ki bunu neticelerini de gördük” dedi.
"Herkesin yararına olacak"
Türkiye’nin kaygısının ekonomik değil bölgenin istikrarı olduğunu vurgulayan Oğuzhan Akyener, “Öbür türlü bölge çok daha istikrarsız bir hal alırdı. Türkiye’nin buradaki kaygısı ekonomik değil, bölgenin istikrarına bakıyor. Ancak süreç Türkiye’nin tazminat ödemesi gereğine evrilmişti. Tabii bu adil bir yaklaşım değil. Türkiye’nin de ‘Madem öyle gidin kendi aranızdaki problemleri çözün, ben yine yanınızdayım ben yine arkanızdayım’ şeklinde duruşu gözlenebildi. Süreç artık Türkiye, Irak ve Irak Kürt Bölgesel yönetimi’nin daha entegre bir işbirliği çözümü ile nihayete geldi gibi. Ve biz artık yakın zamanda başlayabileceğini düşünüyoruz. Entegre bir iş birliği içerisinde bölgedeki terör unsurları hep birlikte temizleniyor. Hatta Kalkınma Yolu Projesinde Türkiye yatırımlar da yapmak istiyor. Bu koridora ihtiyacı olan Hindistan gibi ya da belki Çin gibi ya da karşı tarafta Avrupa Birliği ülkelerinin faydasına olacaktır” diye konuştu.
"Ceyhan'a kendileri de petrol gönderiyor"
Irak merkezi yönetiminin meseleyi tahkim mahkemesine taşıdığı halde kendisinin de Kerkük petrolünü aynı hattan aktardığını ifade eden Oğuzhan Akyener şöyle devam etti:
“Ceyhan üzerinden günlük ortalam 500 bin varil petrol sevkiyatı söz konusuydu. Irak merkezi yönetimi bu sürece karşı çıkıyor ama Erbil yönetiminin ürettiği petrolün yanı sıra Irak merkezi hükümetinin Kerkük sahasından ürettiği petrolün bir kısmı da buradan taşınıyordu. Yani aslında Ceyhan'a kendileri de petrol gönderiyor. Ama tahkime taşımışlardı, böyle bir mantıksızlık vardı. Bu derece ambargoların devam ettiği, arz noktasında pandeminin etkileri henüz aşılamamışken, petrol arz etmeye çalışan ülkelerin yatırım anlamında darboğazda olduğu dikkate alınırsa bu hacim genel denklemde küçük görünse de önemli bir etkiye sahip olabiliyor.”
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın