250 bin Euro’lu Kürt göçmenler

Stockholm/Helsinki (Rûdaw) – İsveç Parlamentosu, göçmen sorununu çözmek için katı bir yasa çıkardı.

 

Girdikleri ilk Avrupa Birliği (AB) ülkesinde parmak izi alınan göçmenlerin bir kısmı İsveç ve Norveç’ten bu ülklere gönderilirken, bazıları da sınırdışı edilerek doğrudan Kürdistan Bölgesi’ne gönderildi.

 

Bu ülkelere Schengen Vizesi’yle gidenlerin arasında radikal İslamcılar olduğu gibi, Kürdistan Bölgesi’nden üst düzey yöneticiler, sanatçı, yazar ve işadamları da bulunuyor.

 

Kürdistan’daki gazetelerin birinde daha önce köşe yazarı olan F.T. Norveç’te yaklaşık bir yıl kaldıktan sonra Fransa’ya gitmek zorunda kalmış. Burada kendisini neyin beklediğini de bilmiyor. Kendisi demeç vermek istemiyor ancak yakınları, parmak izinden kimliğinin belli olduğunu söylüyor.

 

Avrupalı ülkelerin yaptığı anlaşmada, vizeyle giden göçmenlerin, ilk ayak bastıkları ülkelere gönderilmesi hükmü yer alıyor.

 

Sahte vizeyle gittiler

 

Geçtiğimiz hafta da İsveç, 8 Kürt göçmeni Almanya’ya geri gönderdi. Rûdaw’a konuşan bu göçmenlerden biri olan Zanyar Hadi, “Almanya vizesiyle Avrupa’ya geldiğimiz ortaya çıktı ve göçmen muamelesine tabi tutulmadık. Vizeyi yasal olmayan yollardan almıştık ve parmak izimizin alınmayacağı söylenmişti ancak uçaktan indiğimiz gibi Münih Havalimanı’nda parmak izimiz alındı” dedi.

 

Şu an Almanya’da hükümetin kararını bekleyen Zanyar ve diğer arkadaşları, büyük ihtimalle sınırdışı edileceklerini söylüyor.

 

Aynı şeyi yaşayan Sehend (48) isimli göçmen de Finlandiya’dan İsveç’e, oradan da Fransa’ya gönderilmiş. Hiçbir hizmet alamadıklarını ve zor koşullarda olduklarını söyleyen Sehend, “Ne olursa olsun Avrupa’ya döneceğim. Ancak şu an vakit uygun değil, bu yüzden Kürdistan’a gidiyorum” dedi.

 

Daha önce Finlandiya ve İsveç’teki kamplarda da kalan Sehend, bu kamplarda Kürdistan’da tanınan önemli şahısların da bulunduğunu söyledi:

 

“Çoğu benim gibi vizeyle gelmiş. Bu yüzden kendi isteğimizle ülkemize dönmek zorundayız. Aksi takdirde sınırdışı edileceğiz.”

 

250 bin Euro’yla gelen var

 

Mülteci dosyasında uzman olan Avukat Selah Mecid, Sehend’in sözlerini doğruladı.

 

Selah Mecid, “Aralarında çok tanıdık simalar var. Bazılarının yanında 250 bin Euro vardı ama kamplarda kalıyorlardı. Sanatçı ve gazeteciler de var” diye anlattı.

 

Finlandiya yasalarına göre göç kurumu çalışanlarının medyaya konuşması yasak. Rûdaw’a konuşan ve isminin gizli tutulmasını isteyen bir kurum çalışanı, “Yunanistan, İspanya ve birkaç ülkenin sağladığı vize kolaylığı sayesinde gelen ve kendilerini göçmen olarak tanıtan kişilerin hepsi kesinlikle sınırdışı edilecek” dedi.

 

İsveç’te en katı yasa

 

Geçtiğimiz hafta İsveç Parlamentosu göçmenlerle ilgili yeni bir yasa çıkardı. İsveç’ten sonra Finlandiya da aynı doğrultuda bir yasa çıkarmaya hazırlanıyor. Selah Mecid, “İsveç ve Finlandiya’nın bu konuda ilerleme kaydetmesi durumunda Norveç ve Danimarka da aynı yola başvuracak” şeklinde konuştu.

 

Yasa; geçici oturum, kısıtlı hizmet ve aile bireylerinin getirilmesinin önlenmesini getiriyor.

 

21 Haziran’da yasa, 25 Kasım 2015 tarihinden önce İsveç’e gelen herkesi kapsıyor.

 

Yeni yasa göçmenlere 3 yıllık oturum hakkı ve vazı kısıtlı hizmet hakları tanıyor. Göçmenin geldiği ülkede şartlar düzelmezse eğer, oturumu 3 yıl daha uzatılıyor. Ancak 25 Kasım’dan sonra İsveç’e gelenler sürekli göçmen statüsüne alınmadığı için bu kişilerin yakınlarını İsveç’e getirmesi de mümkün değil.

Yasaya tepki gösteren insan hakları savunucuları, tarihte ilk kez İskandinav ülkelerinin göçmenlere karşıtlık yaptığını söylüyor.

 

Çıkarılan yasayla, oturum almayı bekleyen 162 bin göçmenin gönderilmesi planlanıyor.

 

Sol Parti haricinde tüm partiler yasaya destek verdi. Sol Parti eski üyesi Mikail Vallåt, “İsveç’te insan hakları diye bir şey kalmadı. Özellikle de eskinden gururlandığımıız mülteci hakları konusunda” diyor.