New York (Rûdaw) - Slovakya Dışişleri Bakanı Juraj Blanar, Ukrayna savaşının askeri yöntemlerle çözülemeyeceğini ve diyalog yoluyla bir ateşkes sağlanmasının tek çıkış yolu olduğunu belirtti. Blanar, hükümetin bu konuda net bir duruş sergilediğini vurguladı.
79. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu görüşmelerine katılmak için ABD’nin New Yok kentinde bulunan Slovakya Dışişleri Bakanı Juraj Blanar Rûdaw temsilcisi Diyar Kurda’nın sorularını yanıtladı.
Juraj Blanar, Ukrayna savaşında üçüncü yıla girildiğine dikkat çekerek, "Herhangi bir değişiklik görmüyoruz. Bu nedenle, bu savaşa yönelik muhalefetimiz çok net. Açıkça söylemek gerekirse, Ukrayna’da yaşananlar uluslararası hukukun açık bir ihlalidir" dedi.
Slovak Bakan, uluslararası hukukun farklı olaylar karşısında çifte standartlarla değerlendirilmemesi gerektiğini belirtti.
Irak’taki ABD müdahalesi ve Kosova’nın bağımsızlığı sürecini örnek gösteren Blanar, "Uluslararası hukuk, kim ihlal ederse etsin, her zaman savunulmalıdır. Küçük bir ülke olarak elimizdeki en önemli araç budur" diye ekledi.
Başbakan'a suikast girişimi
Blanar ayrıca, Slovakya Başbakanı'na yönelik suikast girişiminin araştırıldığını açıkladı. Bu tür olayların demokratik bir ülkede kabul edilemez olduğunu vurgulayan Bakan Blanár, "Polis, saldırıda kullanılan kurşunla ilgili soruşturma yürütüyor. Umarım Başbakanımız'a ciddi bir şey olmaz. Soruşturmanın sonuçlarını beklemeliyiz" ifadelerini kullandı.
Blanar, Ukrayna ve Gazze’deki savaşa karşı barış çağrısında bulunanların, Rusya’yı desteklemekle suçlanmasının da doğru olmadığını belirtti.
Bu tür eleştirilerin insanları korkuttuğunu söyleyen Blanar, barış süreci hakkında konuşanların baskı altında tutulmasının endişe verici olduğunu ifade etti.
Slovakya Dışişleri Bakanı Juraj Blanar şunları söyledi:
"Hükümetimiz Slovakya'yı yalnızca bir yıldır yönetiyor. Ukrayna savaşı, askeri yollarla çözüme kavuşturulamıyor. Yapılabilecek tek şey, ateşkes anlaşmasına varmak için diyalog ve diplomatik çözümler bulmaktır. Şu anda bu savaşın üçüncü yılındayız ve herhangi bir değişiklik görmüyoruz. Bu nedenle, bu konudaki muhalefetimiz çok net.
Açıkça söylemek gerekirse, Ukrayna'da yaşananlar uluslararası hukukun açık bir ihlalidir. Tıpkı Irak'ta olduğu gibi, bu da ABD'nin uluslararası hukuku ihlal etmesiydi. Eski Yugoslavya’da ve Kosova'nın bağımsızlığı sürecinde de uluslararası hukuk ihlal edildi. Biz uluslararası hukuka sadece 'iyi' biri çiğnediğinde iyi, 'kötü' biri ihlal ettiğinde kötü olarak bakamayız. Küçük bir ülke olarak elimizdeki tek silah uluslararası hukuktur ve biz, uluslararası hukuku içeren her adımı ve girişimi destekliyoruz.
Ayrıca biliyorsunuz, Başbakanımız'a yönelik bir saldırı girişimi oldu. Bu, bir suikast girişimiydi ve demokratik bir ülkede, hatta dünya genelinde kabul edilemez bir durumdur. Bu tür olaylar sadece Avrupa'da değil, dünyanın her yerinde yaşanabilir. Bu durum aynı zamanda toplumsal çeşitlilikle de ilgili. Çünkü Ukrayna ve Gazze’deki duruma baktığımızda, barış çağrısı yapanların Rusya'yı destekledikleri gerekçesiyle eleştirilmesi doğru değildir. İnsanlar bu eleştirilerden korkuyor ve ‘Ne olacak?’ diye soruyor. Barış süreci hakkında konuştuğumuzda eleştiriliyoruz.
Şu anda polis, Başbakan’a yönelik saldırıda kullanılan kurşunla ilgili soruşturma yürütüyor. Umarım Başbakan’a ciddi bir şey olmaz. Şimdilik bir şey söyleyemem, polis soruşturmasını beklemek zorundayız."
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın