Erbil (Rûdaw) - Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye hakkında hazırlanan 2022 yılı raporunu kabul etti. Raporda, Türkiye'nin AB'ye katılım sürecinin "mevcut koşullar içinde" yeniden başlatılamayacağı belirtilirken AB'ye üyelik yerine daha "gerçekçi" bir çerçeve bulmaya yönelik sürecin başlatılması tavsiye edildi.
Avrupa Parlamentosu'nun (AP) bu yılki Türkiye raporu, geçen hafta Genel Kurul'da yapılan oylamada 18'e karşı 434 oyla kabul edildi. Oylamada 152 parlamenter çekimser kaldı.
Türkiye raportörü İspanyol parlamenter Sanchez Amor tarafından kaleme alınan raporda temel haklar, hukukun üstünlüğü gibi konularda eleştirilere yer verilirken Türkiye'nin üyelik sürecine ilişkin perspektif ise işbirliği odaklı aktarıldı.
Türkiye ile üyelik müzakerelerini sonlandırmayı içeren değişiklik önergesi ise 460 oyla reddedildi, raporda yer almadı.
Türkiye'deki demokrasi, yargı ve medyanın bağımsızlığı ile farklı etnik ve dini gruplarla kadın ve LGBTİ haklarına yönelik iddiaların yer aldığı raporda Ankara’nın Kürt meselesine yaklaşımı ile Kürtçe önündeki engellerle ilgili mesajlar da öne çıktı.
Raporda, Türkiye’deki Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimlerinde "tarafların eşit şartlar altında yarışmadığı” dile getirilerek, iktidarın haksız bir avantajla seçim sürecini yürüttüğü belirtildi.
Seçimlerden önce iktidarın devlet kurumları üzerindeki gücünü de kullanarak sosyal medyayı denetime almaya çalıştığı, gazetecileri ve politikacıları hapsettiği ifade edilen raporda, Kürtlerin çoğunlukta olduğu bölgelerde seçilmiş kişilerin görevden alınarak muhalefetin dezavantajlı duruma düşürüldüğü belirtildi.
Siyasi partilerin ve muhalefet üyelerinin hedef alınmasından endişe duyulduğuna vurgu yapılan raporda özellikle Kürt siyasetçilere, gazetecilere, avukat ve sanatçılara yönelik seçimlerden önce kitlesel gözaltılar yaşandığı aktarıldı. Raporda ayrıca Halkların Demokratik Partisi'ne (HDP) karşı devam eden kapatma davasından da endişe duyulduğu aktarıldı.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi ve AİHM kararlarının Ankara açısından bağlayıcılığının hatırlatıldığı raporda, bu bağlamda Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş kararlarına vurguda bulunuldu.
Avrupa Parlamentosu, “Kürt sorunu konusunda son derece kaygılı olduğunu” belirttiği raporunda ilgili tüm tarafların katılımıyla güvenilir bir siyasi sürecin acilen yeniden başlatılmasını istedi.
Kürtçeye yönelik kısıtlamaların da yer aldığı raporda, “Kültürel hakların daha da daralması ve Kürt dilinin eğitimde eğitim dili olarak kullanılmasına yönelik yasal kısıtlamalar da dahil olmak üzere, özellikle ülkenin güney doğusundaki Kürt toplumuna yönelik şiddetli ve giderek artan baskılardan endişe duymaktadır” denildi.
Ankara’dan tepki
Türkiye Dışişleri Bakanlığı rapora, “Türkiye karşıtı çevrelerin dezenformasyonuna dayalı haksız itham ve önyargılarla dolu bu rapor, AP’nin gerek ülkemizle ilişkiler gerek AB’nin geleceğine ilişkin her zamanki sığ ve vizyonsuz yaklaşımının bir yansımasıdır” ifadeleriyle tepki gösterdi.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise, “Avrupa Birliği (AB) Türkiye'den kopmanın gayreti içerisindedir. Bu dönem içerisinde biz de bu gelişmeler karşısında değerlendirmelerimizi yaparız ve bu değerlendirmeden sonra gerekirse Avrupa Birliği ile yolları ayırabiliriz” açıklamasını yaptı.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın