Erbil (Rûdaw) – Yaklaşık 373 milyon seçmen, önümüzdeki beş yıl için 720 Avrupa Parlamentosu üyesini seçmek üzere sandık başına gidiyor.
Rûdaw muhabiri Zınar Şino, AB üyesi ülkelerde seçim kampanyaların ülkedeki atmosfere göre değiştiğini aktardı.
Zınar Şino, bunun nedenini AB parlamento seçimlerinde Almanya'nın tek bir seçim bölgesine sahip olmasına, ancak federal ve bölgesel parlamento seçimlerinde farklı seçim bölgelerinin, yaklaşık 299 seçim bölgesinin ve daha fazla rekabetin olmasına bağlıyor.
Hristiyan Demokratların yönetimindeki Avrupa Halk Partisinin birliğin en büyük partisi olma konumunu devam ettirmesi öngörülüyor. Anketlere göre aşırı sağın 720 sandalyenin yaklaşık dörtte birini elde etmesi beklenirken, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen başkanlığındaki EPP'nin oyun yapıcı konumunu muhafaza edeceği tahmin ediliyor.
Seçimlerde Fransa'da Marine Le Pen liderliğindeki aşırı sağcı Ulusal Birlik Partisinin, İtalya'da Başbakan Giorgia Meloni liderliğindeki İtalya'nın Kardeşleri ve Macaristan'da Başbakan Viktor Orban liderliğindeki Fidesz Partisinin zafer elde etmesi bekleniyor.
Seçimlere katılımın geleneksel olarak düşük gerçekleştiği Hollanda'da geçtiğimiz yıl kasım ayında ülkedeki parlamento seçimlerinde büyük başarı elde eden Geert Wilders liderliğindeki Özgürlük Partisinin zafer elde etmesi bekleniyor.
Zınar Şino’nun aktardığına göre bugün, yarın ve 8 Haziranda altı ülkede seçim yapılacak, diğer 21 AB üyesi ülkede ise seçim Pazar günü yapılacak.
İsveç ve Almanya'da farklı partilerden aday olan üç Kürt kadın, parlamantoya girmek için yarışacak.
İsveç'te Sosyal Demokratlar listesinde Evin İncir ve Diana Gaffur, Almanya'da ise Özlem Demirel Sol listeden aday.
Rûdaw’a konuşan Sol siyasetçi ve Sol Parti Grup Başkanvekili Şıwan Waysi, Özlem Demirel’in yaklaşık yedi yıldır Avrupa Parlamentosu üyesi oldupğunu söyledi.
Şıwan Waysi Demirel’in Avrupa Parlamantosunda Kürt meselesinin yanı sıra, Ortadoğu, savaş ve Kürdistan karşıtı politikalar karşısında aktif rol aldığını söyledi.
Rûdaw’a konuşan İsveç Sol Parti üyesi Ferheng Şeyh Muhammed, "Almanya'da AB parlamento seçimleri bölgesel ve federal parlamento seçimlerinden farklı. Yalnızca parti listelerine oy verebilirsiniz" dedi.
Ferheng Şeyh Muhammed, seçim sisteminin İsveç’te farklı olduğunu ifade ederek, "İsveç'teki diğer ülkelerden farklı olarak seçmenler listelere veya listedeki belirli adaylara oy verebilir” diye konuştu.
Ferheng Şeyh Muhammed'e göre herhangi bir aday, partisinin listedeki sıralamasına bakılmaksızın oyların yüzde 5'ini alması halinde kendi oyu ile Avrupa Parlamentosu üyeliğini kazanmış oluyor.
Şıwan Waysi, Almanya'daki seçim kampanyasındaki soğuk atmosferin nedeni hakkında, “Toplumda koronavirüs sırasında yaşanan kişisel krizler, toplumun koronavirüsten sonra tekrar dışarı çıkıp kalabalıklara karışmaktan kaçınması; Ukrayna'daki savaş, İsrail ve Hamas'taki savaş gibi diğer krizlerler seçim kampanyalarını etkiledi” ifadelerinini kullandı.
Şıwan Waysi’nin anketlere dayandırdığı verilere göre Almanların yüzde 40'ından fazlası birşeylerin değişmesine olan inançlarını kaybettiği için oy vermek istemiyor.
Ferheng Şeyh Muhammed, İsveç'in halihazırda Avrupa Parlamentosu'nda 21 sandalyesi olduğunu, seçimlerde sandalye sayısının 22'ye çıkmasının beklendiğini söyledi.
Avrupa'daki Kürtler seçimlere katılmalı
Genel olarak, AB ülkelerinde yaşayan ve bölgesel ve federal seçimlerin yanı sıra Avrupa Parlamentosu'nda da oy kullanma hakkına sahip çok sayıda Kürt mülteci var.
Fergeng Şeyh Muhammed, Kürtlerin seçime katılması gerektiğini ifade ederek, "Kürt davasının demokratik ve medeni bir şekilde ele alındığı, desteklendiği, güvenli ve demokratik bir gelecek konusunda endişeleriniz varsa, o zaman [Avrupa Parlamentosu seçimleri için] oy vermek iki kez bu yüzden katılım önemlidir " dedi.
Avrupa'da 27 ülkenin ortak geleceğinde söz sahibi olacak isimleri belirlemenin ilk ayağı olan AP seçimleri, bugün Hollanda'da düzenleniyor.
Hollanda'da AP oylaması başladı
Yaklaşık 400 milyon seçmeni sandıkla buluşturacak seçimler, bugünden itibaren 4 gün sürecek.
AB kurumları arasında üyeleri doğrudan halk tarafından seçilen tek organ olan AP'nin 720 yeni üyesi, 1979'dan bu yana 10'uncusu düzenlenen bu seçimle belirlenecek.
Seçimler, 9 Haziran akşamı 27 ülkenin tamamında sandıkların kapandığı an sona erecek. Takip eden saatlerde AP tarafından kesin olmayan sonuçlar açıklanacak.
İlerleyen günlerde sonuçların resmileşmesiyle yeni milletvekilleri, üyesi bulundukları siyasi partilerin görüşünün AP çapında örtüştüğü diğer partilerle çatı oluşumlar kurma çalışmalarına başlayacak.
Bu koalisyonlar, AB'nin yasama organının gelecek 5 yıl boyunca alacağı kararlarda söz sahibi olacak siyasi grupları oluşturacak.
Siyasi gruplar, 16 Temmuz'da başlayacak yeni yasama döneminin ilk Genel Kurul toplantısında hazır bulunacak ancak süreç bununla bitmeyecek.
AP'nin yeni Genel Kurulu, bir yandan seçim gündemi nedeniyle rafa kaldırılan yasa tekliflerini görüşmeye başlarken diğer yandan AB'nin yeni yönetim kadrolarının formasyon süreci de devam edecek.
AB'yi gelecek 5 yıl boyunca yönetecek isimler de belli olacak
Avrupalı seçmenler, bu seçimle yalnızca AP milletvekillerini değil geleceklerinin 5 yılında söz sahibi olacak yeni yönetimin de belirlenmesinin yolunu açacak.
Seçimin ardından yaklaşık 6 aylık sürede AB'nin yürütme organı Komisyon ve karar alma organı Konseyin yapısı da şekillenecek.
AB'nin en üst ve prestijli pozisyonu AB Komisyonu Başkanlığı için özellikle en çok oy olan siyasi grubun liste başı adayı olmak üzere tüm adaylar, diğer gruplardan yoğun destek arama sürecine girecek.
AB Zirvesi olarak bilinen AB Konseyinin ilk toplantısında üye ülkelerin liderleri, AB Komisyonu Başkanlığı için adaylarını sunacak.
İlerleyen aylarda milletvekilleri, AB ülkelerinin liderleri tarafından gösterilen adayların arasından AB Komisyonunun yeni başkanını seçecek.
AB'de bir nevi bakan görevi gören Komisyon üyeleri ise üye ülkeler tarafından Komisyon başkanına danışılarak aday gösterilecek.
Bu isimlerin göreve başlaması için onayı da yine AP verecek.
AB'nin karar alma organı, AP ile yasama yetkisini paylaşan Konseyin yeni başkanı ise üye ülkelerin liderleri tarafından nitelikli çoğunlukla seçilecek ve 1 Aralık'ta görevlerine başlayacak.
Böylece yılın son ayına AB, gelecek 5 yılını yönetecek yeni isimlerle girecek.
AP seçimleri takvimi
Avrupa'da 27 ülkenin ortak geleceğinde söz sahibi olacak isimleri belirlemenin ilk ayağı olan AP seçimleri, 4 güne yayılacak.
Oy kullanılacak günler, ülkeden ülkeye değişiyor. Hollanda'nın ardından 7 Haziran'da İrlanda, Çekya ve Estonya'da AP seçimleri için oy kullanılacak.
8 Haziran'da İtalya, Malta, Slovakya ve Letonya'da seçmenler, AP seçimleri için sandığa gidecek.
En hareketli gün ise 21 ülke seçmeninin sandık başında bulunacağı 9 Haziran olacak. Oy verme işleminin sürdüğü Estonya ve İtalya'ya 19 ülkenin eklenmesiyle 9 Haziran'da AB'nin toplam 21 üyesinde birden seçim yapılacak.
Almanya, Fransa, İspanya, Polonya, Romanya, Belçika, Portekiz, Yunanistan, Macaristan, Finlandiya, Avusturya, Bulgaristan, Danimarka, İsveç, Hırvatistan, Litvanya, Slovakya, Lüksemburg ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi sandığa gidecek.
Her ülke nüfusu oranında milletvekili çıkaracak
Bu seçim, AP'deki sandalye sayısı açısından bir ilke işaret ediyor.
İngiltere'nin 2020'de AB'den ayrılması, 2019 seçimlerinin ardından görevine henüz başlamış AP'nin üye sayısını da etkilemişti.
Ancak sandalye sayısının artık 28 değil 27 üye ülkeye göre yeniden düzenlenmesi, bir sonraki seçime bırakılmıştı.
Dolayısıyla bu seçimde ilk kez 705 yerine 720 milletvekili seçiliyor. Nüfuslarına göre en çok milletvekilini çıkaran ilk 5 ülke sırasıyla 96 ile Almanya, 81 ile Fransa, 76 ile İtalya, 61 ile İspanya, 53 ile Polonya'dan oluşuyor.
Romanya 33, Hollanda 31, Belçika 22, Portekiz, Yunanistan, Macaristan, İsveç ve Çekya 21'er, Avusturya 20, Bulgaristan 17, Slovakya, Danimarka ve Finlandiya 15'er, İrlanda 14, Hırvatistan 12, Litvanya 11, Letonya ve Slovakya 9'ar, Estonya 7, Malta, Lüksemburg ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi 6'şar milletvekili çıkaracak.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın