Pagan ve Hristiyan köklerine rağmen günümüzde seküler bir kutlama olan Cadılar Bayramı renkli kostümler ve bal kabağı dekorasyonlarıyla kendini gösteriyor ve her yıl geleneksel olarak 31 Ekim gecesi kutlanıyor.

Bayramda çocuklar, doğaüstü karakterler, insanüstü güçlere sahip hayali kahramanlar ya da ölümü çağrıştıran varlıkların kıyafetlerini giyiyor. Kostümleri ile ev ev gezen miniklere ebeveyinleri de eşlik ediyor. Çalınan her kapıda ise ‘Şeker mi şaka mı?’ diye sorularak şekerli gıdalar toplanıyor.

Dünya genelinde popülaritesi günden güne artan Cadılar Bayramı, Japonya’dan Amerika Birleşik Devletleri’ne uzanan küresel bir boyuta ulaşmış durumda ve haliyle perakendecilerin de dikkatini çekiyor.

Peki, kutlamanın kökeni nereye dayanıyor ve toplumlar festivalin sembollerini ve geleneklerini neye borçlu?

Balkabağı

Bir balkabağını fener olacak şekilde oymanın ve şekillendirmenin kökenleri bin yıl önceye, Cadılar Bayramı‘nın antik Roma öncesi Keltik Festivali dönemine dayanıyor.

Sebzeleri şekillendirmeye tekrar gelecek olursak, bu sebzelerden genellikle turplar onları taşıyanı koruyacak şekilde sunuluyor. Yüzler, eski Keltlerin o gece boyunca etrafta gezindiklerine inandığı, kötü ve istenmeyen ruhları uzaklaştırmak için kullanılıyor.

Balkabağı, Cadılar Bayramı‘na son zamanlarda eklenmiş bir sembol. Cadılar Bayramı geleneklerini ‘Yeni Dünya’yla tanıştıran yerli Amerikanlar, İrlandalı göçmenler, balkabağının şekillendirilmesinin diğer sebzelere göre daha kolay olduğunu farkettikten sonra, balkabağı Cadılar Bayramı‘nın ayrılmaz bir parçası haline gelmiş oldu.

Kıyafetler

Modern kavramsallaştırma tamamen Amerikan etkisindeymiş gibi görünse de, Cadılar Bayramı, efsane olarak ve birtakım batıl inançlar ile beraber Avrupa kökenli tarihi bir geçmişe sahiptir.

Köken olarak Cadılar Bayramı, 1 Kasım tarihinde kutlanan, yazın bitişini ve yeni Keltik yılının başlangıcını belirten bir Pagan Festivalidir.

Samhain; çiftçilerin hasatlarını topladığı, hayvanlarını kestiği, çimenlerin ve ağaçların kış için hazırlandığı; yaşayanların, ölülerin ve ruhların birbirine en yakın olduğu zamandır. İskoçya ve İrlanda’nın bazı bölgelerinde, antik Keltler, ölen akrabalarının yaşayanlar üzerinde oluşturmaya çalıştıkları baskı ortamını uzaklaştırmak veya kafalarını karıştırmak için maskeler takmış veya kıyafetlerini değiştirmişlerdir.

Günümüze kadar süregelen bir kimsenin görünüşünü maskeleyerek değiştirmesi geleneği, yüzyıllar sonra tekrar yorumlanarak bugün giyilen kostümler haline geldi.

Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada’nın yeniden tanımladığı modern Cadılar Bayramı, Avrupa’ya yayılmada güçlüklerle karşılaştı.

1990’lı yıllarda, Cadılar Bayramı Fransa’ya ihraç edildi ancak asla Amerika’da gözlenen ticari coşkuyu yaratamadı.

Barlardan ziyade birkaç gece kulübünde kutlanmaya başladı ve yurtdışında yaşayıp Cadılar Bayramı partileri düzenleyen insanlar arasında gittikçe popülerliği azalan bir eğlenceye dönüştü.

Limoges şehri, Atlantik’teki diğer kuzenlerine nazaran mutat olarak Cadılar Bayramı geçit töreni ve festivaline ev sahipliği yapıyor.