Güney Kürdistan’ın (Kürdistan Bölgesi) IŞİD’le sınırı var. Savaş yaklaşık iki yıldır yakasından düşmüyor. Şehirleri mülteci ve sığınmacılarla dolu. Ekonomik kriz yaşıyor ve siyasi istikrarı zayıf.
Kuzey Kürdistan (Türkiye Kürdistanı), kargaşa içinde. Bir yılda iki seçim gördü. Ölüm ve gözaltılar kol geziyor, işsizlik hat safada.
Batı Kürdistan’ın (Rojava/Suriye Kürdistanı) birçok silahlı grupla sınırı var. Bazı bölgeleri IŞİD’in, bazıları da Baas rejimine yakın grupların elinde. İşsizlik ve yoksulluk mevcut ancak siyasi istikrar yok.
Kürdistan’ın dört parçasından sadece Doğu Kürdistan’da (Rojhılat/İran Kürdistanı) huzur var. IŞİD ve diğer gruplar burada yok. Belli ölçüde bir istikrar sözkonusu.
Halk kendi işleriyle meşgul. Tarımla uğraşıyorlar, gençler iş için başka kentlere gidebiliyor. Bu; yoksulluğun, hapis ve idamların olmadığı anlamına gelmese de Kürdistan’ın diğer parçalarına göre, özgürlük konusu hariç, birçok konuda daha iyi. Bu yüzden de bu huzurun bozulmaması gerektiği unutulmamalıdır.
Burada sorulması gereken sorular şunlar: Kim unutmamalı? Kim, huzuru bozacak girişimde bulunmamalı? Huzur kiminle bozulur?
Şüphesiz bu görevler iki tarafın omuzlarında: Biri İran devleti ve hükümeti, diğeri Doğu Kürdistan halkı.
Huzurun korunması için temel görev İran Hükümeti’nin. Bunun için de yapması gerekenler şöyle:
1-Kürt gruplara diyalog çağrısında bulunma
2-Kürtler’i hapis ve idam etmekten vazgeçme
3-Siyaset ve düşünce özgürlüğünü sağlama
4-Kürt bölgelerine daha fazla hizmet götürme
5-İran’ın farklı bölgelerinden Kürt merkezlerine gönderilen yöneticileri geri çekme
6-Herhangi bir ayrım yapmadan merkezi yönetime Kürtler’i dahil etme
İran Hükümeti yukardaki maddeleri yerine getirirse Kürt taraflar, huzuru bozmaz. Aksi takdirde, Kürt illerinde huzuru bozmak Kürt gruplar için en kolay şey.
Hükümet hak ve özgürlüklerin temini için planlı bir programa başlarsa, Kürt gruplar da şunları yapmaya başlamalı:
1-İç anlaşmazlıkları bir yana bırakıp, tek kanat haline gelmeliler. Temel yönetim prensiplerine göre birlik olup, gelişmiş ülkelerdeki gibi tutum sergilemeliler.
2-Ne istedikleri konusunda ortak bir stratejileri olmalı. Federalizm mi konferderalizm mi? Ya da başka bir şey mi?
3-Yönetim pastasını bölüşüp, sandalye hesabına düşmeden önce, teknokrat kişilerden geçici hükümet kurmaya çalışmalılar. Ülkeyi yönetmek için kabiliyetli kişileri seçmeliler.
Fakat hem hükümet hem de Kürt taraflar düşünmeyip, toplumsal bir intifadaya sebep olurlarsa şüphesiz kaybeden halk olur.
(Yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Rûdaw Medya Grubu'nun kurumsal bakış açısıyla örtüşebilir ya da örtüşmeyebilir.)
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın