20. Yüzyılın İlk Çeyreğinde Kürd Dili Üzerine Çalışmalar-5

28-11-2022
Seîd Veroj
Etiketler Kürdçe Gramer Kitabı Kavaid-i Lisanı Kürdî Harputlu Ömer Avni Efendi
A+ A-

1900’ün başında yazılmış ilk Kürdçe gramer kitabı:  “Kavaid-i Lisanı Kürdî” ve Harputlu Ömer Avni Efendi

Bugünkü bilgilerimize göre “Kavaid-i Lisanı Kürdî”, 1900’ün başında yazılmış ilk Kürdçe dilbilgisi kitabıdır. “Kavaid-i Lisanı Kürdî”nin yazarı Ömer Avni Efendi, bugünkü adıyla Elazığ olan tarihi Harput şehrinde doğmuştur. Doğum tarihine dair farklı bilgiler dile getirilir. İstanbul Müftülüğü Meşahiyat arşivinde kayıtlı evraklara göre, “Ömer Avni Efendi, Hicri 1281 yılında Harput’ta doğmuş. Babasının ismi Hacı Osman Ağa ve anasının ismi de Ayşe Hanım’dır.”[1] Ailesi aslen Elazığ Baskil kazasının Kulîyana Jêrî (Aşağı Kuliyan) köyündendir.[2] Öğrencisi olan İshak Sunguroğlu’nun aktarımına göre, Ömer Avni Efendi Hicri 1277 (1860)’ta Harput’ta doğmuştur, babası Baskil kazasının Aşağı Kıluşağı köyünden Osman Keya olarak bilinirdi.[3] Ramazan Yetik’in aktarımına göre ise Ömer Avni, “3 Muharrem 1282’de (29 Mayıs 1865’te) Elazığ Alacameclis’te doğmuştur.”[4]

Ömer Avni, “Ölköğrenimini Harput’ta Kamil Paşa Medrese’sinde görür. 1883 yılında Harput Rüştiyesi’ni (Harput Ortaokulu) pekiyi derece ile bitirir ancak diploma alamadan ve ayrıca Harput’ta devam ettiği medrese eğitimine ara vererek İstanbul’a gider. İstanbul’un Fatih semtinde Harputî Ebubekir Efendi’den ders alarak eğitimine devam eder ve diplomasını alır.”[5] İcazetnamesini aldıktan sonra Harput’a döner.

“Eylül 1308 (1892)’de vekâleten Dersim Çarsancak Rüştiyesi’nde öğretmenliğe başlamış. Mayıs 1309 (1893)’te asil öğretmen olarak tasdiki geldikten sonra, mecburen rüştiye öğretmenliğini bırakarak birkaç aylık aradan sonra 10 Haziran 1309 (1894)’te Dersim’in Pah nahiyesine tayin olur. Aynı yıl terfi için katıldığı sınavda iyi bir derecede başarı elde ederek muallim-i sani olarak Arapgir Rüştiyesi’ne tayin edilir.”[6] Arapgir’de çalışırken maaşından kesinti yapılır, o da maaşiyet makamına başvurarak ilgili yetkililerden bunun nedenini öğrenmek ister. Maaşiyet makamı tarafından verilen cevapta: “Terfi için İstanbul’a gelmesi istendiğinden istifa ederek İstanbul’a gider. Bir sene kadar medreselerde dersle meşgul olduktan sonra, Darûlmualim sınavını iyi dereceyle geçerek Türkçe Kavaid öğretmeni olarak Elazığ Askeri Rüşdiyesi’ne tayini yapılır. Bu gelişi takribi olarak 1318 (M. 1902/1903) yıllarına tesadüf eder.[7] Aynı dönemde Elazığ Askeri Rüştiyesi Mektebi Kavaid-i Osmani muallimliğine atanır.”[8] Ömer Avni, anadili Kürdçenin yanı sıra iyi derecede Türkçe, Farsça ve Arapça da biliyordu. O dönemdeki akranlarının aktardığına göre, uzun boylu, karagözlü ve esmer biriymiş. Öğrencisi olan İshak Sunguroğlu, “Sakin, mütevazı bir zat olduğunu, yalnız rahmetlinin yüzünün güldüğünü kimse görmemiştir. Uzun boylu, siyah sivri ve uzun bir sakalı vardı, daima siyah cübbe giydiğini.” söyler.  

Ömer Avni, “Kavaid-i Lisan-ı Kürdî” adlı kitabının yazımını 1900’ün hemen başında tamamlamıştır. Kitabın 1900’ün başında ya da öncesinde yazıldığını ortaya koyan iki temel argüman vardır: Birincisi, Harputlu Kemaleddin Efendi’nin kitaba yazdığı “önsöz”ün tarihi; ikincisi de, Ömer Avni’nin kitabın basımı için Elazığ Maarif Müdürlüğü’ne yaptığı başvuru tarihinden ortaya çıkmaktadır.

Kavaid-i Lisanı Kürdî’nin yazılışı ve basımıyla ilgili farklı görüşler vardır. Osman Aydın’a göre, “Bu eser 1890-1900 yılları arasında yazılmış.”[9] Ramazan Yetik’e göre, “Kavaid-i Lisan-ı Kürdi adlı kitap toplam 48 sayfadan ibaret olup 1299’da (M. 1900-1901) yazılmış ve 1328 (M. 1910)’da Elazığ’da Hacı Hurşid Efendi matbaasında basılmıştır.[10] Yazarın kendisi eserin basımıyla ilgili Vilayet Maarif Müdürlüğü’ne yaptığı başvuruda, “Kavaid-i Lisan-ı Kürdi adlı risalem Maarif Encümeni tarafından incelenerek 26 Teşrin-i Sani 1317 (9 Aralık 1901)’de 2849 sayılı kararla basım izni verilerek, bir an önce basım ruhsatı verilmesi için Yüksek Maarif Encümenliği’ne gönderilmiştir…. Elazığ Rüşdiyesi Kavaid-i Osmani muallimi: Ömer Avni.”[11] Dönemin Vilayet Maarif Müdürlüğü’nce verilen karara rağmen, bilinmeyen nedenlerle kitabın basımı gecikmiştir. Ömer Avni bu eserin bir kopyasını da İstanbul’da yayınlanmakta olan Kürd Teavün ve Terakki Gazetesi’ne göndermiş ve gazete yöneticilerini de bir telgrafla bu konuda bilgilendirmiştir. Gazete yöneticilerinin yazarın telgrafına verdiği cevapta: “Kavaid-i Lisanı Kürdî ve Edebî Tatbikat Nümûnesi” adındaki eserleriniz henüz gelmedi. Himmetinize teşekkür ve gazetemizde tefrika, sonra da kitap biçiminde basılmak üzere hemen göndermenizi diler ve bekleriz.”[12] Bu telgraftan öyle anlaşılmaktadır ki yazar, “Kavaid-i Lisan-ı Kürdi”nin yanında bir de “Edebi Tatbik Nümûnesi” adıyla ikinci bir kitap hazırlamıştır ki verilen cevapta “eserleriniz” denilmektedir. Kürd Teavün ve Terakki Gazetesi (KTTG) yöneticileri tarafından yazara verilen bu cevap, gazetenin 27 Kanun-i Evvel 1324 (9 Ocak 1909) tarihli 6. sayısında yayımlandığına göre, öyle anlaşılıyor ki 1909’un birinci ayına kadar da adı geçen eser henüz basılmamıştır.

 Kemaleddin Harputî’nin Kavaid-i Lisanı Kürdî’ye yazdığı önsöz

Kemaleddin Harputî, Kavaid-i Lisanı Kürdi’nin “Mukaddime”sinde yazarın eseriyle ilgili şu temel hususları belirtmiştir:  Kürt lisanı kavaidi; Arapça, Farsça ve Kürtçe olarak üç dilden oluşmakla, bu risalenin eğitim ve öğretimde yayılmasıyla, Kürt çocukları Türk dilini öğrenecekleri gibi, Türk çocuklarının da Kürt diline vakıf olacakları beklenmektedir.

Tenbih (Hatırlatma):  Bu dilde kullanılan Arapça,  Farsça harflerden fazla iki harf görülür ki, biri (qaf) ile (kâf) sesleri arasındadır yani “q” harfi. İncelendiğinde, bunun Arapça (kâf)a yakın olduğu görülür. İkincisi (waw) ile (fâ) sesleri arasında bir harftir ki, buna işaret olarak (waw) üzerine nokta konulmuştur.”[13]

Ömer Avni Efendi’nin, Kavaid-i Lisanı Kürdî adlı eserinin “önsöz”ünü de dostu ve arkadaşı olan Kemaleddin Harputî (Harputlu Kemaleddin Efendi) yazmış. Harputlu Kemaleddin, alim, edip, yazar ve Harput’un faziletli şahsiyetlerinden olup aile “Efendizade”ler olarak bilinirdi ki bugün de Elazığ’da “Efendigil”ler olarak tanınırlar. Kemaleddin Harputî, 25 Eylül 1317 (8 Ekim 1901)’de Kavaid-i Lisani Kürdî’ye yazdığı önsözde, “Allah’ın yüce kitabı buyurmaktadır ki; çeşitli milliyetlere ve binlerce dile bölünmüş olan insanlardan her bir kesimin; ancak dinsel, dünyasal her türlü ilerlemenin esası demek olan dile ettiği hizmet nispetinde eğitim ve uygarlık âleminde mesafe alacağı şüphesizdir.

Şu halde, aydınlanma ocakları ve sınırsız ilerlemenin kaynağı olan Sultan’ın ülkesinin her bölümünde parıldayan eğitimin şimşekleriyle Kürdistan âlemini de gereği gibi aydınlatacağı; soyut şehirlilerinkinden farklı bir dil kullanan ve bir bölümü göçer olarak yaşayan Kürtler ve aşiretler, genellikle eğitimden yoksun oldukları halde, başka dilleri de bilmediklerinden istenen düzeye yetişememekle birlikte, adeta yüzyılın uygarlık emri olduğu halde, her nedense Kürt dilinin şimdiye kadar hiç kimse tarafından diğer diller gibi kuralları ortaya konmamıştı (grameri yazılmamıştı).

İşte bu defa, alanında önemli bir eğitim gören değerli eğitimci, Arapgir Rüştiyesi öğretmeni Ömer Avni Efendi, bu gerçeği görerek, esasen kendisi de Kürt olduğu için, yine (Hemcinsi çeker birbirinin gayretini/Zahm-ı miraza vurur sûzın anınçün merhem) hikmetli sözünde öngörüldüğü üzere, Sultan’a bağlı memleketlerde Kürtler’in yaşadığı yerlerin ilkokullarında ders programlarına alınması düşüncesiyle, Kavaid-i Lisan-ı Kürdî konusunda ilk defa münhasır (özel) bir risale hazırlamıştır.

Bu nedenle, Anadolu yönünde dil konusunda gençliği eğitmek amacıyla hazırlanan bu bağımsız ve özgün kitapçığın, eğitim ve aydınlanma konusunda büyük bir arzu besleyen Kürt insanında büyük bir memnunluk yaratacağına ve eğitimine önemli bir katkı sunacağına olan inancımla, yazarını kutluyorum. 25 Eylül 1317 (8 Ekim 1901).”[14]

Kemaleddin Harputî’nin 9 Teşrinisani 1325 (22 Kasım 1909) yılında Elazığ’da yayınlanan Seda[15] dergisinde de yazıları çıkmış.  Elimizde iki sayısı mevcut olan Seda dergisinin sahibi ve sorumlu müdürü, Mehmed Abdullah Cevdet idi. Mehmed Abdullah Cevdet, 1919’da Elazığ’da bir şubesi açılan Kürdistan Teali Cemiyeti’nin de şube başkanıydı.[16] İleriki günlerde adı geçen dergiye dair daha ayrıntılı bir yazı hazırlayacağım.

Yazarın Kavaid-i Lisanı Kurdî ve KTTG’de belirtilen Kavaid-i Lisanı Kürdî ve Edebî Tatbikat Nümûnesi” haricinde, bilebildiğimiz kadarıyla yayımlanmamış iki eseri daha vardır. Elyazması olan bu iki eserden biri “Osamanlıca-Farsça Lugat” ve diğeri de Arapça “İlmihal” dir.    

Bu yazı hazırlanırken Kavaid-i Lisanı Kurdî’nin yazılışı üzerinden 122 yıl ve basımı üzerinden de 112 yıl geçtiği halde bu değerli eserin ilk baskısını arşivlerde bulabilmek oldukça zahmettir. Bütün girişimlerime rağmen ne dijital ve ne de matbuu olarak bulamadım. Her ne kadar birkaç kişinin arşivinde olduğu söyleniyorsa da, maalesef orijinal kitabı elde etmek mümkün olmadı. Ancak kitapla ilgili gerçek bilgileri Sadık Albayrak’ın “Son Devir Osmanlı Uleması” adlı seri eserlerinin dördüncü cildinde yayınlamış olduğu kitabın “Mukaddime”sinde ve Kemaleddin Harputî’nin adıgeçen kitaba yazdığı “önsöz”den edinebildim. Ümit ederim ki araştırmacılarımız yakın zamanda bu kitabın orijinal baskısına ulaşır ve böylece kitabın içeriğini daha iyi öğrenmiş oluruz.

 

[1] BOA, Yer Bilgisi, 186-55, H-29.12.1281; Ramazan Yetik, Son Devir Harput (Elazığ) Ve Dersim (Tunceli) Uleması, Yüksek Lisans Tezi, Erzincan2018), r. 162-163, (Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Tarih Anabilim Dalı)

[2] Osman Aydın, Bilim ve Sanat Dünyasının Ünlü Kürtleri, Deng Yayınları, Diyarbakır, 2018, s. 127

[3] İshak Sunguroğlu, Harput Yollarında, İkinci Cilt, İstanbul, 1959,  s. 415-416

[4] Ramazan Yetik, Son Devir Harput (Elazığ) Ve Dersim (Tunceli) Uleması, Yüksek Lisans Tezi, Erzincan 2018), r. 162, 163

[5] Osman Aydın, a.g.e., s. 127

[6] BOA, Yer Bilgisi, 186-55, H-29.12.1281

[7] İshak Sunguroğlu, a.g.e., s. 415-416

[8] Ramazan Yetik, Son Devir Harput (Elazığ) Ve Dersim (Tunceli) Uleması, Yüksek Lisans Tezi, Erzincan2018), s. 162

[10] Ramazan Yetik, a.g.e., s. 162

[11] BOA, MF_MKT_ 0184_00074_01_001, Yer Bilgisi: 1084-74

[12] Kürd Teavün ve Terakki Gazetesi (Kovara Kurdî-Tirkî 1908-1909), sayı: 6 (9ê Kanûna Paşîna 1909), Wergêr: M Emîn Bozarslan, Weşanxana Deng, Sweden, r. 327 (Ji Arşîva Lutfî Baksî)

[13] Sadık Albayrak, Son Devir Osmanlı Uleması, Cilt 4, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür İşleri Daire Başkanlığı Yayınları, İstanbul 1996, r. 207 (Ji arşîva Lutfî Baksî)

[14] Sadık Albayrak, Son Devir Osmanlı Uleması, Cilt 4, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür İşleri Daire Başkanlığı Yayınları, İstanbul 1996, s. 208

[15] Seda, sayı: 1, Mamüratülaziz Vilayeti Matbaası, 9 Zilkade 1327/ 9 Teşrinisani 1325/ (22 Kasım 1909)

[16] Kurdistan, Sayı: 8, 21 Mayıs 1335 (21 Mayıs 1919), s. 2

(Yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Rûdaw Medya Grubu'nun kurumsal bakış açısıyla örtüşebilir ya da örtüşmeyebilir.)

Yorumlar

Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın

Yorum yazın

Gerekli
Gerekli
 

Son paylaşılanlar

Foto: İsmet Yüce

Asimilasyon sistemi: Pogrom

Tanımlama olarak genel durum ve yapılma amacına bakıldığında, etnik soykırım veya sürgün amaçlı olduğu düşünüldüğünde pogrom kavramı en yakını olarak görülebilir.