Tepkilere neden olan Esat Oktay'ın isminin verildiği ilkokulun tabelası değiştirildi
Haber Merkezi – İzmir'de bir okula "Esat Oktay Yıldıran" adının verilmesine gösterilen tepkiler üzerine tabela indirildi. İsmi 12 Eylül sürecinde Diyarbakır Cezaevinde yaptığı vahşi işkencelerle anılan Oktay’ın isminin bir okula verilmesine gelen tepkiler de devam ediyor. Öte yandan CHP’nin İzmir Milletvekilinin Yıldıran’ın eşini ziyaret ettiği ortay açıktı.
Türkiye Milli Eğitim Bakanlığı, 12 Eylül sonrası Diyarbakır Cezaevi’nin işkencecisi Esat Oktay Yıldıran’ın isminin İzmir'de bir ilkokula verilmesiyle ilgili gerekli incelemenin yapıldığını ve bunu tasvip etmediklerini açıkladı.
MEB'in açıklamasında Yıldıran'ın isminin bir okula verilmesi için "Bakanlığımızca tasvip edilemeyecek bir hata olduğu kolaylıkla anlaşılabilir" denildi. Bakanlığın dünkü açıklaması ardından tabelanın indirildiği yerine “Buca İlkokulu” yazılı yeni bir tabela asıldığını gösteren fotoğraflar sosyal medyada hızla yayıldı.
İzmir'de bir okula "Esat Oktay Yıldıran" adının verilmesine gösterilen tepkiler üzerine tabela indirildi pic.twitter.com/IykGyoXwko
— Rudaw Türkçe (@RudawTurkce) December 27, 2023
Açılış fotoları kaldırıldı
Buca İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü de sanal medya hesabından okulun açılışına ilişkin yaptığı paylaşımı gelen tepkiler sonrasında kaldırdı.
Hesap sorulması isteniyor
İzmir'de bir okula 1980 askeri darbesi döneminde Diyarbakır Cezaevi’nde Kürt tutuklulara akla hayale gelmeyecek işkenceler yapan Yüzbaşı Esat Oktay Yıldıran’ın adının verilmesine gelen tepkiler sürüyor. Bir çok siyasetçi, sanatçı ve Diyarbakır Barosu sorumluların soruşturalarak hesap sorulmasını talep ediyor. Diyarbakır Cezaevindeki vahşeti sanatına taşıyan Ahmet Güneştekin de tepki gösteren isimler arasında yer aldı.
Güneştekin: Ağır bir suçtur ve neden olanlar mutlaka soruşturulmalıdır
‘Hafıza Odası’ sergisi ile Diyarbakır Cezaevindeki işkenceye dikkat çekmek için özel olarak yaptığı "5 No'lu Koridor" eserinin sahibi Ahmet Güneştekin Esat Oktay Yıldıran’ın isminin bir ilkokula verilmesine tepki gösteren isimler arasına katıldı.
Güneştekin, “Böyle bir akıl tutulması ağır bir suçtur ve neden olanlar mutlaka soruşturulmalıdır!” dedi.
X hesabı üzerinden Esat Oktay Yıldıran’ın fotoları ile bir paylaşım yapan Ahmet Güneştekin “İzmir Buca'da adı bir ilkokula verilen Esat Oktay Yıldıran, ülke tarihinin en karanlık günahkârlarınlarından biri olarak 'hafıza odası'na sadist, sapık bir işkenceci olarak kayıt altına alındı!” dedi.
Güneştekin paylaşımının devamında şu ifadelere yer verdi:
“İşkenceleri arasında en zevk aldığı köpeğini saldırtmak, kadınlara cinsel işkenceler, onları çıplak spor yaptırmak, tecavüz, dışkı yedirmek, makata cop sokmak... Akla gelebilecek her türlü insanlık dışı suçu işlemiş bir caninin adını bir eğitim yuvasına vererek insanlığı tahrik etmek, vicdanları yaralamak mağdurların ailelerine acı çektirmektir. Böyle bir akıl tutulması ağır bir suçtur ve neden olanlar mutlaka soruşturulmalıdır!”
İzmir Buca'da adı bir ilkokula verilen Esat Oktay Yıldıran, ülke tarihinin en karanlık günahkârlarınlarından biri olarak 'hafıza odası'na sadist, sapık bir işkenceci olarak kayıt altına alındı!
— Ahmet Güneştekin☀️ (@AhmetGunestekin) December 26, 2023
İşkenceleri arasında en zevk aldığı köpeğini saldırtmak, kadınlara cinsel işkenceler,… pic.twitter.com/DQ77hKgrDC
CHP’li vekil Oktay’ın eşini ziyaret etti
Esat Oktay Yıldıran'ın işkenceleri kamuoyunda tartışılırken, CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel'in yapmış olduğu bir ziyaret sosyal medyaya düştü.
Sertel'in 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde Esat Oktay Yıldıran'ın eşi Serpil Yıldıran'ı evine giderek ziyaret ettiği ortaya çıktı.
Dünyanın en kötü cezaevi
Diyarbakır Cezaevi Esat Oktay Yıldıran'ın yaptığı ve yaptırdığı işkenceler nedeniyle dünyada en kötü şöhretli 10 cezaevi içinde yer alıyor.
Yıldıran, cezaevini işkencehaneye çevirmiş ve duvarlara "Allah yoktur, Peygamber izne gitmiştir" yazısını yazdırmış ve tutuklulara türlü acılar yaşatmış nadir kişilerden biri.
Köpeği Joe ile birlikte tutuklulara insanlık dışı uygulamalar yapan Yıldıran, coplu tecavüzden dışkı yedirmeye, yüksek sesle marş dinletmeye, tek tik elbise giydirmeye kadar eşi benzeri az görülen bir çok işkence yöntemini tutuklulara uygulamıştı.