RÛDAW/ÖZEL - Erdoğan’ın D. Bakır’'a mesajı ne!

Ayser ÇINAR/İhsan YALIN

 

Erbil (Rûdaw) - Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım’ın yarın Diyarbakır’a gitmesi bekleniyor.

 

Rûdaw, konuyu Güneydoğu Sanayici ve İşadamları Derneği (GÜNSİAD) Başkanı Şah İsmail Bedirhanoğlu, AK Parti Diyarbakır milletvekili Galip Ensarioğlu, Diyarbakır Barosu Başkan Yardımcısı Ahmet Özmen, Doç. Dr. Hüseyin Şeyhanlıoğlu ile gazeteci Mahmut Bozarslan’a sordu.

 

Çatışma ve operasyonlar sürerken, Erdoğan Diyarbakır’da “çözüm süreci”ne dair bir mesaj verir mi?

 

DÜRÜMLÜ KÖYÜNE GİDECEKLER

 

Şah İsmail Bedirhanoğlu: Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın Diyarbakır’a gelmesi her anlamda önemlidir. Bölgede son dönemlerde olağanüstü koşullar yaşandı. Hendek siyaseti, çatışmalar ve operasyonlar toplumu hem siyasi, hem ekonomik, hem de psikolojik anlamda çok etkiledi. Ağır bir tabloyla karşı karşıyayız.

 

 Özellikle bölgede ekonomik anlamda ağır bir tablo yaşanıyor. Bu tablonun hafifletilmesi için daha önce hem Cumhurbaşkanı’na, hem de Başbakan’a taleplerimizi ilettik, ancak taleplerimizin bir kısmı karşılandı bir kısmı ise karşılanmadı.

 

Cumhurbaşkanı ve Başbakan büyük ihtimalle Diyarbakır’da yapacağı açılıştan sonra 16 sivilin hayatını kaybettiği Dürümlü köyüne gidecek.

 

 

ŞİDDETLİ DÖNEM

 

Hüseyin Şeyhanlıoğlu: Cumhurbaşkanı’nın heyetinde ben de olacağım. Açılıştan sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Yıldırım Dürümlü köyünü ziyaret edecek. Bu ziyarette terörle mücadelede “kararlılık” vurgusu yapılacak. Dürümlü köyünü ziyaret etmelerindeki amaç şu: “Biz bölgeyi ve bölge halkını önemsiyoruz”. 

 

Başbakan Yıldırım’ın son açıklamalarına baktığımızda daha şiddetli bir döneme girdiğimizi görebiliriz.

 

 

ÇÖZÜME VESİLE OLUR MU?

 

Ahmet Özmen: Bu süreçte Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın bölgeye yapacağı ziyaret önemli. Umarım bu ziyaret bölgedeki çatışma ortamının son bulması için vesile olur. Çözüm sürecine dönülmesi için bir adım olur. Umut ediyorum ki silah ve çatışmanın çözüm olmadığını anlarlar  ve bu duruma bir an önce son verirler.

 

 

MANİDAR ZİYARET!

 

Mahmut Bozarslan: Geçen yıl ya da daha önceki yıllar olsa bu ziyaret hem siyasi, hem sosyal, hem de ekonomik olarak heyecan yaratırdı bölgede. Ancak bugünün şartlarında çok heyecana neden olmuyor. Hükümetin ve Cumhurbaşkanı’nın bölgeye verdiği önem açısından değerlendirilebilir.

 

Hem Başbakan Binali Yıldırım’ın AKP adayı olmasından birkaç saat sonra Diyarbakır’a gelmesi, hem de yeni hükümetin Cumhurbaşkanı ile birlikte ilk gezisini Diyarbakır’a yapması manidar. Devlet kanadında Kürt sorunuyla ilgili yeni bir dönemin başlangıcı olarak değerlendirilebilir.

 

 

HALKLA YÜZYÜZE

 

Galip Ensarioğlu: Diyarbakır Havalimanı’nın terminal binasının açılışı henüz yapılmadı. Sayın Cumhurbaşkanımız temellerini kendisi attığı için, kendi eseri olarak açmak istiyor. Bununla beraber Diyabarkır’da bir dizi açılış var, bunların açlışını yapıp Diyarbakır’daki son durumu yerinde görmek ve bu konuda halkla görüşüp, halka hitap etmek istiyor.

 

Neticede bölgede uzun süredir devam eden çok ciddi sıkıntılar var. Yani bu sıkıntıları ülkenin Cumhurbaşkanı olarak yerinde görmek, müdahale etmek istiyor.

 

 

Cumurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz günlerde “Çözüm sürecini buzdolabına kaldırdık, bitirdik demedik” diye bir açıklama yaptı. Diyarbakır ziyaretinde bu konuya ilişkin birşey söyler mi? Süreç yeniden başlar mı?

 

YANITLAR UMUTSUZ

 

Şah İsmail Bedirhanoğlu: Kürt meselesiyle ilgilenen biri olarak bir an önce bu meselenin sona ermesini umut ediyorum. Umarın yeni bir diyaloğ sürecinin kapıları aralanır ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu konuda Diyarbakır’da bir mesaj vereceğini sanmıyorum. Her iki taraf açısından da posizyonlar çok sert. Erdoğan’ın yine terörle mücadelede kararlılık vurgusu yapacağını düşünüyorum.

 

Hüseyin Şeyhanloğlu: Çözüm süreci bir daha başlamaz. O konu kapandı. Bu yüzden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu konuda bir mesaj vereceğini düşünmüyorum. Başbakan Yıldırım açık açık PKK ve onun uzantısı HDP’yle “savaş” dedi. Verdikleri mesaj gayet net. Geri adım atacaklarını sanmıyorum.

 

Ahmet Özmen: Kürt meselesi bu şekilde yol alamaz. Hatta mevcut durumu daha da derinleştirdiği gibi toplumda ciddi kırılmamalara ve ayrışmalara sebebiyet veriyor. Bunu her fırsatta dile getiyoruz. Sizler aracılığıyla bu görüşümüzü tekrar dile getiriyoruz. Çözüm sürecine bir an evvel geri dönülmesini temenni ediyoruz.

 

Mahmut Bozarslan: Yeni bir sürecin başlamasına ilişkin işaretler verebilir. Ziyaretin hendek çatışmalarının sürdüğü bir dönemde olması, bir süre önce 17 kişinin öldürüldüğü Dürümlü köyünü ziyaret edecek olması, PKK’yi dışarıda tutacak, halkı muhatap alacak bir sürecin ipuçları alarak algılanabilir.

 

Galip Ensarioğlu: Kürt sorununun çözümüne dair gereken adımları atan Sayın Erdoğan’dı. Bu anlamda Kürdistan Bölgesel Yönetimi’yle ilişkileri en üst düzeye çıkarıp sürdüren de kendileridir. Bu meseleye bakış açısı bellidir. Bu konuda her zaman pozitif olmuşlardır. Çatışmaların Kürt meselesiyle bir ilgisi yoktur. Birileri kendi halkına bile bile zarar veriyor.