Haber Merkezi - HDP’nin önceki dönem Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile MYK Üyeleri başta olmak üzere 28’i tutuklu 108 kişi hakkında açılan Kobanî Davası başladı.
Duruşma öncesinde HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile milletvekillerinin yaptığı açıklama, onlarca polis tarafından kalkanlarla engellenmeye çalışıldı, basın emekçilerinin açıklamayı görüntülemesine izin verilmedi.
HDP Eş Genel Başkanlarının yaptıkları açıklamanın ardından milletvekilleri ve parti yöneticileriyle duruşma salonuna geçti.
İzleyicilerin ve avukatların bir kısmının salona yerleşmesinin ardından 60’dan fazla avukattan, duruşmayı izleyici salonundan takip etmeleri istendi. Avukatların itirazı üzerine arbede yaşandı. Savunma avukatlarının önemli bir kısmı ve HDP MYK Üyesi Veli Saçılık, mahkeme salonu dışında bırakıldı.
Salon içinde ise bekleyiş devam ediyor. 200’ün üzerinde avukatın hazır bulunduğu duruşmayı yurt dışından gelen temsilci ve heyetler, kadın ve gençlik örgütleri, STK ve sendika temsilci ve yöneticileri takip ediyor.
Ayrıca ESP Eş Genel Başkanı Şahin Tümüklü, DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, HDK Eş Sözcüleri İdil Uğurlu ve Sedat Şenoğlu, EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, TİP Genel Başkanı Erkan Baş, TİP Milletvekili Ahmet Şık ve CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da duruşmayı izleyenler arasında.
HDP yetkililerinin verdiği bilgiye göre 1200 avukat savunmayı üstlenmek amacıyla dava kapsamında yetki belgesi sundu. Yetki belgesi sunanların dışında çok sayıda avukat da davayı takip edecek. Adalet İçin Hukukçular, Avukat Dayanışması, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Çağdaş Avukatlar Grubu (İstanbul ve İzmir), Demokrasi İçin Hukukçular, Kartal Hukukçular Derneği, Katılımcı Avukatlar, Toplumsal Hukuk, Sosyal Hukuk, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Özgürlükçü Demokrat Avukatlar gibi hukuk kurumları davayı yakından takip edecek.
İzmir, Diyarbakır, Van, Şırnak, Urfa, Dersim, Hakkari, Ağrı, Bursa, Mardin barolarından başkan ve temsilci düzeyinden davaya katılım sağlanacak ve katılımcı barolar hem destek hem de gözlemci sıfatıyla duruşmalarda yer alacak.
Avrupa Parlamentosu Sosyalistler & Demokratlar Grubu'nda bulunan İsveç Sosyal Demokrat Parti ve İtalya Demokratik Partisi, Avrupa Parlamentosu Avrupa Özgür İttifakı/Yeşiller Grubu'nda bulunan Fransa Halklar ve Bölgeler Dayanışma Partisi ve Galiçya Ulusal Bloku (BNG), İlerici Enternasyonel bileşenlerinden Yunanistan MeRA25 Partisi ve Polonya Sol Parti (Razem), Fransa Sol Parti, Katalonya Cumhuriyetçi Sol Parti, Katalonya Halk Birliği Partisi (CUP), Birleşik Bask Partisi (EH Bildu).
CHP de davayı Meclis İnsan Hakları Komisyonu üyeleri Sezgin Tanrıkulu, Ali Haydar Hakverdi, Servet Ünsal ve Parti Meclisi’nden Semra Dinçer’in olduğu 4 kişilik heyetle takip ediyor.
“Avukatlarımız olmadan sorulara yanıt vermeyeceğiz”
Avukatların salona alınmaması ve savunma hakkının gasp edilmesi üzerine SEGBİS’le bağlanan HDP’liler mahkeme başkanının kimlik tespitine ilişkin sorularını yanıtsız bıraktı. Duruma ilişkin cümleleri mahkeme başkanının daha yüksek ses kullanarak sorularını yöneltmesi ile engellenmek istendi. SEGBİS’Le bağlanan HDP’liler kimlik tespitine ilişkin soruları yanıtlamadı ancak savunma hakkının gaspına dair şunları söyledi:
Alp Altınörs: CMK hükümleri açıktır. Ben her hususta avukatlarımın yanımda olmasını istiyorum. Aynı şekilde CMK’ya göre müdafi desteği alma hakkım var. Avukatım olmadan kimlik tespitini yapmak istemiyorum.
Ayla Akat: Bu koşullarda sorduğunuz sorulara cevap verebilmem mümkün değil. Şu an Türkiye siyaset tarihinin en önemli davalarından biri görülüyor. Bu dosya savunma makamı yerine oturmadığı için eksik başlamıştır. Yapmanız gereken ikinci sırada olan güvenlik personelinin çıkarılması, oranın savunmaya ayrılmasıdır.
Ayşe Yağcı: Avukatım olmadan kesinlikle sorulara cevap vermeyeceğim.
Berfin Özgü Köse, Avukatlarım olmadan mahkemenin hiçbir aşamasında herhangi bir beyanda bulunmak istemiyorum”
Gülfer Akkaya: Avukatlar alınmadan konuşmak istemiyorum.
Kimlik tespiti devam ediyor. HDP’liler savunma hakkının gasp edilmesini protestoya devam ediyor. Mahkeme başkanı alkışlarla protesto edildi, Sebahat Tuncel Mahkeme heyetini protesto etti, sanıklar heyete sırtını döndü.
Şu ifadeler kullanıldı:
Emine Ayna: Avukatların bu salondan gitmesinde mutlaka haklı bir gerekçeleri vardır. Sorularınızın hepsinin cevabı iddianamede var.
Emine Beyza Üstün: Avukatlarım salona alınıncaya kadar sorularınız yanıtsız kalacak. Sizi hukukun ilkelerini uygulamaya devam ediyorum.
Figen Yüksekdağ: Savunma hakkının eksiksiz biçimde yerine getirilmesi gerekiyor. Burası, savunma hakkına riayet edilmemesi yoluyla bu davanın nasıl bir rol oynadığı ve oynayacağının işaretlerini gösterdi. Bu husus konusunda hukuk kurallarında biri de savunma haklarının eksiksiz yerine getirilmesidir. Avukatların salonda hazır bulundurulmasını istiyoruz. Bu şekilde yargılamaya geçilemez. (Yüksekdağ’ın mikrofonu kapatıldı)
Sebahat Tuncel (Mahkeme salonunda): “İyi niyetle gitmez bu iş, hukukla gider. Hukuk hepimizi bağlar. Siz kendi hukukunuza uymuyorsunuz. Benim avukatlarımın burada olması gerekiyor.” Mahkeme başkanının mikrofonu kapatın demesi üzerine alkışlarla protesto başladı. Savunma hakkı engellenemez sloganları atıldı. Sanıklar mahkeme başkanına sırtlarını döndü.
“Buraya susmaya değil konuşmaya geldik”
Selahattin Demirtaş: “Buraya susmaya değil konuşmaya geldik. Yargılanmaya değil, yargılamaya geldik. Avukatların sayısı belliydi. Her bir sanık için 3 avukat olsa da 100’den fazla avukat olacaktı. Mahkeme salonunun kalabalık olacağı önceden belliydi. Bu sorunu çözebilirdiniz. Gerçekten yargılamanın devam etmesini istiyorsunuz ara verip bu sorunu çözebilirsiniz. Bilgilerimizi tabi ki mahkemeye vereceğiz. Sormak istediğiniz her türlü soruyu sorabilirsiniz, biz de savunmamızı yapacağız. Yıllardır yargılama yapıyorsunuz. Bizi onlarla karıştırmayın.
Sesinizi yükseltmeyin. Karşınızda çocuk yok. Türkiye’nin üçüncü büyük partisinin meclis grubu eşbaşkanları karşınızda. Her ne kadar sanık sandalyesinde otursak da halkın iradesini temsil ediyorsunuz. Bizler medeni insanlarız. Daha önce darbecileri yargıladınız, bilemem nasıl yargıladınız. Ama bize o muameleyi uygulayamazsınız. Bir duruşma salonunda avukatların bulunması gerekir. Yargılama usulen uygun gibi gözüksün yapmak istiyorsanız avukatlar girsinler. Ben orada değilim. Yanımda avukat yok, duruşma salonunda avukat yok. Şu anda duruşma salonunda aleyhime birşey tespit etme şansım yok. Baskı ortamında yargılamayı yapsanız da avukatların buraya girmesi gerekiyor.”
Demirtaş kimlik tespitine ilişkin sorulara yanıt vermeyerek, “Kimlik tespitini yapmaya çalışan mahkeme başkanına “Cevap vermeyeceğim. Biz size değil cevap vermek günahımızı bile vermeyiz” dedi.
Gültan Kışanak: Yüzyüzelik ilkesine riayet edeceksiniz. Ne kimse kimseyi görüyor, ne sizi görüyoruz. Bir de avukatlarımızı salondan çıkardınız. Saray’ın talimatıyla karar verilmiştir. Bu dava taraflı ve bu tiyatroda biz olmayacağız. Hukuk kurallarına uymuyorsunuz. Yüz yüzelik ilkeleri yerine getirilmemiştir. Dava hükme bağlanmıştır, Saray’ın talimatlarıyla hüküm veriyorsunuz. Siz hukuka hukukun temel ilkelerine riayet etmediğiniz sürece sorularınıza cevap vermeyeceğim.
Gülser Yıldırım (Kürtçe söz aldı): Duruşmayı izliyorum, hukuk namına bir şey görmüyorum. Bu nedenle de sorulara cevap vermek istemiyorum. Bu mahkeme talimatla kurulmuştur bu nedenle de bu mahkemenin sorularına cevap vermeyeceğim. Kimlik bilgilerim de zaten önünüzde var, bana sormanıza gerek yok.
Günay Kubilay: Ben savunma hakkımı istiyorum. Avukatlarım olmaksızın konuşmayı düşünmüyorum. Avukatımı istiyorum. Kapıları açarsanız hepsi gelecek. Mahkeme başkanı olarak bir prestij sorunu haline getirmeyin.
Mesut Bağcık: avukatlarım olmadan hiçbir soruya cevap vermeyeceğim.
İbrahim Binici: Avukatlarım olmadan hiçbir sorunuza cevap vermiyorum.
İsmail Şengül: Avukatlarım olmadan hiçbir aşamada sorulan sorulara cevap vermek istemiyorum.
Nazmi Gür: Sizi hukuka davet ediyorum.
Sırrı Süreyya Önder: Avukatlarım olmadan cevap vermeyeceğim.
Mahkeme başkanı kimlik tespiti sırasında bazı sanıklara, “Türkçe okuma yazmanız var mı?” diye sordu.
Avukat krizi çözüldü
Şevket Herki’nin aktardığı bilgilere göre, sabah salona alınmayan avukatlar dahil tüm avukatlar salona girdi, kimlik tespitleri devam ediyor. Mahkeme salonunda yeterli sayıda avukat alınamadığı için ek salon açıldı bütün avukatlar salona alındı.
Avukatlar reddi hakim talebinde bulunacaklarını ve bunun gerekçelerini de sıralayacaklarını ifade ederek söz istemişti.
Mahkeme oy birliği ile reddetti. İddianame okunmaya başlandı. Salondakiler iddianame okunurken sıralara vurarak ve alkışlayarak protesto ediyor. İddianame duyulmayacak kadar güçlü bir protesto var.
Selahattin Demirtaş'ın SEGBiS kamerasına gösterdiği kağıtlardan birinin üzerinde de "128 milyar dolar nerede" yazılı olduğu görüldü.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın