Foto: Rûdaw
İstanbul (Rûdaw) - Ağır hasta tutuklu Ekim Polat’ın sağlık durumu gün geçtikçe kötüye gidiyor. Doktorlar içeride tedavisinin mümkün olmadığını belirtse de, adli tıp buna karşı çıkıyor. Annesi Songül İlker ise, oğlunun içeriden sağlam çıkmasını istiyor.
Türkiye’de son günlerde hasta tutukluların durumu gündemin önemli başlıklarından biri. İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) verilerine göre, 600 kadar hasta tutuklunun sağlık durumu ciddiyetini koruyor.
Hastanelerin mahkumlar hakkında verdiği raporlara rağmen, adli tıp kurumu, tahliyelerine izin veren kararı onaylamıyor. Son süreçte değişik cezaevlerinde 7 hasta tutuklu yaşamını yitirdi.
Hastalığı ciddi boyutlarda
Durumu ağır olan hasta tutuklulardan biri de aslen Dersimli olan Ekim Polat.
İstanbul’da 2016 yılındaki Gezi Parkı Olayları esnasında tutuklanan Ekim Polat, “Devrimci Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi (DHKP-C) yöneticiliği” suçlaması ile gerekçesiyle 24 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Tutukluluğunun ilk 1 buçuk yılını Silivri 5 No’lu L Tipi Kapalı Cezaevi’nde geçiren Polat, ilk olarak Bandırma’ya, sonrasında Manisa Akhisar T Tipi Kapalı Cezaevi’ne ve ardından Denizli T Tipi Kapalı Cezaevi’ne sürgün edildi.
İstanbul’da ikamet eden annesi Songül İlker, defalarca hastanenin “cezaevinde kalmamalı” şeklinde rapor verdiğini ancak oğlunun dışarıda tedavi edilmesine izin verilmediğini söyledi.
Rûdaw’a konuşan anne İlker, “16 yaşındayken Gezi protestolarında gaz bombasından yaralandı ve gözaltına alındı. Hedef gösterildi, bir linç kampanyası başlatıldı. Örgütün bombacısı diye yakalayıp 24 yıl hapis verdiler. Ağır işkencelere maruz kaldı. Aynı dosyada yer alan bir diğer kişinin, delilleri onu işaret etmesine rağmen serbest bırakıldı. İçeride iki defa kalp krizi geçirdi. Ciddi boyutlara varan kalp ritim bozukluğu, ilerlemiş KOAH ve tüberküloz hastası oldu. Oradaki yemekleri yiyemiyor. Kanser riski taşıyor. Son olarak görmeye gittiğimde artık yürüyemiyordu” dedi.
Ekim Polat tutuklandığında 19 yaşındaydı. Şu an 19 yaşında olan Polat’ın ayrıca böbrek ve diyabet hastası, ayrıca Hipofizden kaynaklı gövdesinin büyürken kemikleri eriyor. Ailenin avukatı ise, tüm bunların üstüne hastaların haklarının da ihlal edildiğini belirtti.
Hasta tutuklular ölüyor
Ailenin Avukatı Ali Aydın, “Biz seni bırakmamak için her yolu deniyoruz diyorlar yani, mantık bu. Seni hastaneye götürüyoruz, ilaçlarını alıyorsun içeride kalacaksın diyorlar. Hastalıkları son safhaya ulaşana kadar da bırakmıyorlar. Bıraktıktan bir süre sonra o hasta tutuklular ölüyor. Ekin’de de aynı durum mevcut. Türkiye’de idam cezası kaldırıldı, idam cezası yok ama fiili olarak cezaevlerinde ölüme neden olması idamın başkı bir şekli” diye konuştu.
Hasta tutukluların durumu uzun bir süredir gündemde bulunuyor. Hukukçulara göre bir yıl içerisinde Türkiye’deki hapishanelerde 59 mahkum hastalıktan hayatını kaybetti.
HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm de, “Burada en büyük engel şu an adli tıp kurumu. Adli tıp kurumu aslında devlet ve özel hastanelerin cezaevinde kalamaz şeklinde verdiği rapora rağmen çıkmalarına izin vermiyor. Ya hiç olumlu rapor vermiyor yada ölüm anına kadar böyle bir onay vermiyor. Bu şeyler iktidarın onayı ve bilgisi dahilinde yapılıyor” dedi.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın