Haber Merkezi - AK Parti Sözcüsü Çelik, “AK Parti'de değişim, olağanüstü bir durum değildir. Biz geleneklerimizi, tecrübelerimizi koruyarak sürekli değişim içerisinde olan bir partiyiz" dedi. Çelik, seferberlik tüzüğünde değişen savaş teknolojileri, savaş koşulları, jeopolitik gelişmeler etrafında güncellendiğini söyledi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısı devam ederken gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın toplantının başında kapsamlı bir değerlendirme yaptığını, iç ve dış politika gündemini değerlendirdiğini ifade eden Çelik, Erdoğan'ın gelecek dönemde dış politikada başta Gazze konusu olmak üzere yoğun bir mesaisinin olacağını dile getirdi.
İran’daki helikopter kazası
Sözcü Çelik, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve beraberindekilerin kazada hayatlarını kaybetmesinin üzücü olduğunu beliterek, "Dünyada bu tip kazalar olduğu zaman, geçmişte Türkiye'de de bunlara zamanında ulaşabilmek imkan ve kabiliyet meselesidir. Bu çerçevede bizden talep edilen anında yerine getirilmiştir. Akıncı İHA ve gece görüş helikopteri ile AFAD ekipleri gönderilmiştir. İHA'nın çok kısa bir zaman içerisinde, çok uzun ve zorlu hava koşullarında bir uçuş gerçekleştirerek merhum şahsiyetlerin yerini tespit etmesi, Türkiye'nin bu konudaki imkan ve kabiliyetinin nasıl geliştiğini göstermesi bakımından fevkalade önemlidir” dedi.
Uluslararası Ceza Mahkemesinin Netanyahu talebi
Çelik, Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Başsavcısı Kerim Han'ın, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında yakalama kararı başvurusu yaptığını anımsattı.
Bu son derece önemli talebin, Netanyahu ve hükümet üyelerinin doğrudan savaş suçundan sorumlu olduklarını kayda geçirdiğine işaret eden Çelik, "Umarız ki Uluslararası Ceza Mahkemesinin ön yargılama dairesi, başsavcının talebine uygun bir karşılık verir, insanlık vicdanı, uluslararası hukuk ve tarihin doğru yerinde durmak adına bu kişilerin tutuklanması kararı çıkar” diye konuştu.
İspanya, Norveç ve İrlanda'nın, Filistin'i devlet olarak tanıması
Ömer Çelik, İspanya, Norveç ve İrlanda'nın, Filistin'i devlet olarak tanıyacaklarını ifade etmelerini de memnuniyetle karşıladıklarını bildirdi.
Çelik, ABD'de Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham tarafından yakın bir zamanda korkunç bir açıklama yapıldığını belirterek, "Hiroşima ve Nagazaki'yi örnek göstererek ima yoluyla Amerika'nın orada atom bombası kullanması gibi silahın İsrail tarafından kullanılabileceğine dair bir açıklama yaptı ki bu korkunç bir açıklamadır" ifadesini kullandı.
AK Parti'de değişim
AK Parti Rize İl Başkanı Hikmet Ayar'ın istifasını nasıl değerlendirdiği ve istifaların il başkanları düzeyinde gelmesinin beklenip beklenmediği sorulan Çelik, "bir değişim sürecinin başlangıcı" gibi yorumlar gördüğünü ifade ederek, "AK Parti'de değişim, olağanüstü bir durum değildir. Biz geleneklerimizi, tecrübelerimizi koruyarak sürekli değişim içerisinde olan bir partiyiz" dedi.
Seferberlik ve Savaş Hali Yönetmeliği
Resmi Gazete'de yayınlanan Seferberlik ve Savaş Hali Yönetmeliğine ilişkin soru üzerine Çelik, daha önceki seferberlik tüzüğünün 1990'da hayata geçtiğini anımsatarak, değişen savaş teknolojileri, savaş koşulları, jeopolitik gelişmeler etrafında bu tip belgelerin güncellenmesi gerektiğine işaret etti.
Bunun, Milli Savunma Bakanlığı koordinasyonunda Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliğinin katkısıyla gerçekleştiğini belirten Çelik, şu yanıtı verdi:
"Bu seferberlik meselesinde stratejik olan esas şudur; herhangi bir savaş durumunda bütün kurumlardaki ve sivil toplumdaki milli güç unsurlarının Türk Silahlı Kuvvetlerine destek verecek, onun emrine verilecek şekilde koordine edilmesi esastır. Türkiye Cumhuriyeti devletinin, milletimizin egemenlik haklarını ve güvenliğini sağlayacak şekilde bütün milli güç unsurları nasıl senkronize edilecektir. 1990'lı yılların koşullarında hayata geçmiş olan bu belge 6-7 kere küçük değişikliklere uğradı. Daha sonra teknik sebeplerle tüzüğün düzenleyici olmaktan çıkması, yönetmeliğin düzenleyici bir belge haline gelmesiyle de esasında 2011'den itibaren çeşitli kurumlardan, bütün bakanlıklardan, bütün kurum ve kuruluşlardan yani 'milli güç unsuru' diyeceğimiz, Türkiye Cumhuriyeti'nin güvenliğini sağlama ve muhafaza etmeyle ilgili herkesin görüşleri alındı."
Çelik, bu konunun daha önce değerlendirileceğini ama araya deprem gündeminin girdiğini söyledi.
Dünyada ülkelerin güvenliğinin korunmasıyla ilgili çok büyük değişiklikler olduğuna dikkati çeken Çelik, şunları kaydetti:
"İHA'ların, SİHA'ların artık savaş teknolojisinde başat bir rol almış olması var. Türkiye buna çok önemli bir yatırım yapıyor, en son Akıncı'nın başarısını gördük. Kuzeyimizde Rusya-Ukrayna gerilimi, güneyimizde Gazze'yle ilgili durum, Balkanlardaki gelişmeler, bütün bunları değerlendirdiğinizde her zaman için milli güvenlikle ilgili belgelerin güncellenmesi söz konusudur. Ama bu belge daha önceden çalışılmaya başlamıştır. Şimdi bütün milli güç unsurları bir savaş durumunda TSK'nin ülkeyi koruma misyonuna nasıl destek verecek, nasıl emrine girecek, bu şekilde bütün kurumların görüşleri alındı. Bu görüşler arasındaki tenakuzlar giderildi. Yeni jeopolitik ve teknolojik gelişmeler ışığında 'Türkiye Cumhuriyeti'nin milli güvenliği için en üst düzeyde yapılması gerekenlerin koordinasyonu nedir?', buna karar verildi ve yönetmelik olarak yayınlandı. Olağan bir işlemdir ve olağan bir şekilde güncellenmiştir. Herhangi bir özel konuya veya gündeme dönük olarak bu adım atılmamıştır. Türkiye Cumhuriyeti'nin güvenliğine dönük olarak bu belgenin olgunlaştırılmasıyla birlikte Sayın Cumhurbaşkanımızın direktifiyle hayata geçmiştir."
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın