Dersim DEM Parti Adayı Konak: Kayyımlar döneminde başkanlarımızın yarım kalan projelerini tamamlayacağız
Dersim (Rûdaw) – DEM Parti’nin Dersim Belediye Başkan Adayı Cevdet Konak "Kayyımlar döneminde başkanlarımızın yarım kalan projelerini tamamlayacağız" dedi.
DEM Parti’nin Dersim Belediye Başkan Adayı Cevdet Konak Rûdaw'a yaptığı açıklamada seçilmesi halinde başta Kirmancki dilinin gelişimi için okullar açacaklarını ve boşaltılan köylerin yeniden yaşanılır hale getirilmesi için projeleri hayata geçireceklerini söyledi. Konak, göç etmek zorunda kalan Dersimlilere köylerine dönme çağrısı yaparak “Bu memleket hepimize yeter” dedi.
31 Mart’ta gerçekleşen yerel seçimlere kilitlenen Türkiye’de Dersim’de belediye başkanlığını kimin kazanacağı merek konusu.
Resmi rakamlara göre 89 bin 317 nüfusa sahip olan Dersim vilayetinin merkezinde 41 bin 389 kişi yaşıyor ve 24 bin 617 seçmeni bulunuyor.
2019’daki yerel seçimlerde TKP’nin adayı faith Maçoğlu oylarında yüzde 32,77’sini alarak seçimleri kazanmıştı. HDP adayı oyların yüzde 28,2’sini CHP adayı ise oyların 20,59’unu, AK Parti ise oyların 14,06’sını almıştı.
DEM Parti, EMEP, SMF, TİP ve Partizan’ın yerel seçimlere ortak girme kararı alması ardından yapılan ön seçimde Dersim Belediye eş başkan adayı Cevdet Konak ve Birsen Orhan oldu.
TKP Özcan Sarısaltık’ı, CHP Ali Mustafa Çelik, AK Parti ise Erkan Eroğlu’nu aday gösterdi. Kentte seçimin CHP ile DEM Parti arasında geçeceği ön görülüyor.
Rûdaw Emro programının sunucusu Nwêner Fatih’in sorularını yanıtlayan DEM Parti’nin Dersim Belediye Başkan Adayı Cevdet Konak vaatleri ve seçim kampanyasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
"Son 20 yıldır halkımız fakirliğin pençesinde inliyor"
Osmanlı döneminde 500 yıl büyük bir zulüm gören Dersim’in Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşundan itibaren de 100 yıldır daha büyük zulüme maruz kaldığını belirten Konak, “Dersim, Kürdistan ve Anadolu’da son 20 yıldır devlet politikaları nedeniyle yoksulluk ve fakirliğin pençesinde inliyor. AK Parti’nin faşizmi nedeniyle milletimiz perişan” dedi.
Ekonomik boyutu dışında Dersim’deki güvenlik tedbirleri adı altında her dağın başına bir karakol kurulduğunu söyleyen Cevdet Konak, “Bütün dağlara karakol kurulmuş. Bu şatlarda seçime gidiyoruz. Geçtiğimiz yılın baharında cumhurbaşkanı seçimlerinden bugüne her şey daha da kötüye gidtti. Fakir daha fakir oldu, memur, işçi evine ekmek götüremez durama geldi” değerlendirmesinde bulundu.
"AK Partinin alamadığı tek yer Dersim"
1994’de Dersim’in birçok köyünün yakıldığını ve boşaltıldığını, halkın bir kısmının merkeze, büyük kısmının ise başka illere ve yurtdışına göç ettiğini hatırlatan Konak, “23 yıldır iktidar olan AK Partinin alamadığı tek yer Dersim’dir. Bu yeni bir siyaset değil, bu Kemalistlerin yıllardır yürüttüğü siyasetin bir devamı” ifadelerini kullandı.
Konak sözlerini şöyle sürdürdü:
“ismet Paşa 1935’de bu toprakları geziyor, daha sonra Erzincan’a gidiyor. Sonra diyor ki ‘Erzincan’a Türkleri yerleştirmezseniz Kürdistan’ın bu topraklarda kurulması kaçınılmazdır. Hiç zaman kaybetmeden Erzincan'ın inancını, kültürünü, dilini değiştirmemiz gerekir.’ Erzincan’da bugün Balkan ve Sovyetlerden getirilen göçmenler yerleştirilmiştir.
"Burası Kızılbaş Kirmancların memleketidir"
AKP-MHP faşizmi ise bugün başka bir planı devreye sokmakta. 1923’te cumhuriyet kurulduğunda 5 Dersim mebusunı vardı Meclis’te. O mebuslar ‘Bu hükümet bize huzur, getirecek, dilimiz ve kültürümüzü inkar etmeyecek’ şeklinde güvendi. Ama Lozan’da verilen bu sözler tutulmadı. Türkiye Cumhuriyeti’nin dili Türkçe inancı da Sünni İslam’dır denildi. Ancak burası Kızılbaş Kirmancların memleketidir. Bu coğrafya Kürt coğrafyasıdır. Tüm Mezopotamya ve Anadolu’da en fazla Kirmanc Kızılbaş bu coğrafya da yaşamaktadır. Tabi Türk halkına da saygılıyız, onlar da bu sistemde eziliyor, onlar da bizim kardeşimiz. ”
"Kayyımlar döneminde başkanlarımızın yarım kalan projelerini tamamlayacağız"
Cevdet Konak, geçmişte partilerinin 10 yıldan daha fazla Dersim’e hizmet verdiğini ancak kayyımla belediyelerinin ellerinden alındığını dolayısıyla hizmetlerinin yarım kaldığını vurgulayarak şunları söyledi:
“2004-2009 arası Songül Erol Abdi başkanımız 2009-2014 yılları arasında Edibe Şahin, 2014-2019’a kadar Ali Bulve Nurhayat Altun yürüttü. Nurhayat başkanımız bugün hala tutuklu. Burdan kendisine selam olsun. Onların yarım kalan projelerine sahip çıkacağız, tamamlayacağız.
"Dilimizin yaygınlaşması için okullar açacağız"
2019’da atanan kayyım bizim tüm emeklerimizi yok etti. Hem bu kazanımlarımızı geri alacağız hem de geçmişte kadınlara, çocuklara tüm halka yapılan hizmetlerimizi sürdüreceğiz. İlk önceliğimiz bu olacak.
Dilimizin kentte, köylerde daha yaygın bir şekilde konuşulmasını sağlamak amacıyla okullar açacağız.”
"Biz Alişer'in Zarife'nin idam edilen Seyit Rıza'nın torunlarıyız"
“Biz Alişer’in Zarife’nin, idam ettikleri Seyit Rıza’nın torunlarıyız” diyen Konak sözlerini şöyle sürdürdü:
“Seyit Rıza idama giderken ne dedi? ‘Ben sizin hileleriniz ile baş edemedim bu bana dert oldu. Ama size boyun eğmedim bu da size dert olsun’. Biz bu büyüklerimizin yolundayız. 50 yıldır bu dağlar yanıyor. 50 yıldır bu dağlarda binlerce gencimiz toprağa düşüyor. Hepsi toprağın altında. Biz söz veriyoruz ‘Bize bıraktığınız, Dersim gençlerine emanet ettiğiniz Dersim dağlarının kilidine layık bir duruş içerisinde olacağız. Bu emanetin hakkını vereceğiz. Biz bu sorumluluğu bu görevi üstlendik. Hem bu yolda ilerleyeceğiz hem de fakir fukaraya hizmet götüreceğiz.
Boşaltılan köylerden göç edenlere çağrı: Geri dönün
Başta dilimiz olmak üzere, atalarımızdan beri bize miras kalan, bugüne kadar bizi getiren kültürümüz ve inanç mirasımıza sahip çıkacağız. Yer altı yer üstü kaynaklarımızdan çevreye, fakir fukara halkımıza bizden önceki başkanlarımız tarafından yapılan hizmetleri daha ileriye taşıyacağız.
En önemlisi de hükümet tarafından boşaltılan 400 köy ve mezramızı nasıl yeniden inşa edeceğiz, nasıl yeniden yaşanır bir yer haline getireceğiz. Sizin kanalınız aracılığı ile de Ortadoğu, Mezopotamya, Anadolu’da yaşayan göç etmek zorunda kalmış halkımıza imkanınız varsa köylerinize dönün çağrısı yapıyoruz. Gelin bu memleket hepimize yeter, herkese yer var.”