Örgüt üyeliğinden ceza alan DEM'li ve CHP’li başkanlar: Kayyımlara zemin oluşturmak isteniyor

Dersim (Rûdaw) – Dersim Belediyesi Eşbaşkanı Cevdet Konak ve Ovacık Belediyesi Başkanı Mustafa Sarıgül, kendilerine verilen 6 yıl 3 ay hapis cezası ile ilgili süreci Rûdaw’a değerlendirdi.

Tunceli 1. Ağır Ceza Mahkemesinde dün görülen duruşmada Dersim Belediyesi Eşbaşkanı Cevdet Konak ve Ovacık (Pulur) Belediyesi Başkanı Mustafa Sarıgül’e 6 yıl 3 ay hapis cezası verildi.

2013 yılında başlatıldığı belirtilen soruşturma, 2022 yılının sonunda davaya dönüştürüldü. Dersim Belediyesi Eşbaşkanı Cevdet Konak ve Ovacık Belediyesi Başkanı Mustafa Sarıgül, verilen cezanın kayyıma zemin oluşturma amacını taşıdığını belirtiyor.

Dersim’de 2012-1013 yıllarında doğa gezisi, doğa gezileri ve cenazelere katılmaktan ötürü kendisine örgüt üyeliğinden geriye dönük dava açtıklarını ifade eden Dersim Belediye Başkanı Cevdet Konak, alınan bu karar nedeniyle Dersim halkında kayyım atandığı yönünde tedirginliğin oluştuğunu ifade etti.

“Siyasi bir karar, yasal ve demokratik haklarımızı kullanmaya devam edeceğiz”

Konak, “2012, 2013 ve 2014 yıllarında katıldığım doğa gezilerinde, cenazelerde, HES’lere ve barajlara karşı halkın demokratik haklarını kullanırken sesini yükselttiğim, benim de yanımda olduğum süreçlerden kaynaklı dava açılmış. Ve aradan 10 yıl geçmiş 2023 başlarında bu davayı geriye dönük açmışlar ve örgüt üyeliğinden açmışlar. Seçimlerden sonra da bu süreci hızlandırdılar. Onuncu ayın yirmi sekizinde savcı gerekçeli kararını açıkladı ve tebliğ edildi ve dün 20’sinde karara bağladılar ve örgüt üyeliğinden 6 yıl 3 ay ceza verdiler. Yani bunu değerlendiğimizde yaptığımızda bunun Dersim Belediyesine ve Dersim iradesine yapılan bir siyasi saldırı olduğunuz düşünüyoruz. Hukukta adaletten yana bir karar görmüyoruz. Siyasi karar olarak değerlendiriyoruz. Ve yasal haklarımızı Demokratik haklarımızı bir üst mahkemede kullanacağız” dedi.

“Dersim artık kendi belediyesinde sömürge bir memur görmek istemiyor”

Mahkeme kararının ardından Dersim halkının kayyım endişesiyle belediyeye akın ettiğini ifade eden Konak, “Dün zaten yolun güvenlik önlemleriyle ilgili bu anonslar ile yaparken Dersim halkı zaten ciddi bir tedirginlik yaşadı. Yani dün öğleden sonra şu saate kadar binlerce Dersimli belediyemizi ziyaret etti. Haberleşiyoruz biz kendileriyle. Yani kayyım atanacağı bir atmosfer yarattılar. Şimdi eğer hukuk varsa ceza bana verilmiş. Yargı süreci devam eder. Mahkemeler beni suçlu bulursa ve Yargıtay da beni suçlu bulursa beni görevden alırlar. Belediye meclisi kendi içerisinde seçim yapar. Kendi başkanlarını yeniden belirler. Ama burada gördüğümüz şu var; süreç işlemeden hukuksal ve yasal süreç işlemeden  çok acil ve ivedi bir şekilde bir siyasi kararı görüyoruz. Bu karar da Dersim halkında bazı kaygılara neden oldu. Biz 7 aydır görev yapıyoruz, görevimiz bu kente hizmet etmektir. Bu kenti talan eden 2016 Kasım ve 2019 Mart kadar görev yapan kayyım siyasetidir. Kayyımın kendisi ranttır, talandır ve yağmadır. Bu noktada Dersim artık kendi belediyesinde sömürge bir memur görmek istemiyor” diye konuştu.

“Her platformda dilimi, kültürümü ve inancımı ifade ettim”

Dersim’de doğa talanı başta olmak üzere kendi kültür, inanç ve diline sahip çıkmaya devam edeceğini belirten CHP'li Ovacık (Pulur) Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül ise, “Bu belediyeciliğin içinde temel görevlerimizden en başında da işte halkımızın kötü gününde ilgili de olduğu gibi kötü gününde yanında olmak, çünkü biz belediye başkanıyız. Bir yolu yapacaksa bir müteahhit yapabilir ama halk, bir düğüne belediye başkanının katılmasını ister, cenazesine katılmasını ister. Buna katıldık. Özellikle dilimiz konusunda ana dilini iyi kullandığım için her platformda dilimi kullandım ve bundan hiçbir rahatsızlık duymadılar çünkü ben halkıma oraya gelen yaşlı teyzelerime olan biteni anlattım bu dilde. Ve inançlarım noktasında bağlılığım var bunun için de büyük çabalar harcadım” ifadesini kullandı.

 “Tarihi, zorbalıklarla mücadeleyle geçen bir halkın ellerinden yetki almaya çalışacaklar”

Dersim’de doğanın yok edilmesi başta olmak üzere bir çok alanda yaşanan haksızlıklara karşı mücadele verdiğini ifade eden Sarıgül, “Doğamızı savunmak için büyük çabalar harcadım özellikle önemli altın madenin olduğu bölgede maden şirketlerinin defalarca üst düzeyde olmasa bile mesaj düzeyinde tehditvari söylemlerine kadar vardı bu olaylar ama bütün bunları hesaba koydular ve aynı zamanda CHP’nin de bir belediye başkanı olmamdan kaynaklı bir başka gerekçeyle oluşturmuş oldular ve kayyıma zemin için bize bu cezayı vermiş oldular. Tarihi zorbalarla mücadeleyle geçmiş bir halka bu zorbalıklarla bu yetkiyi ellerinden almaya çalışacaklar. Halk buna karşı tepkili, bizler de temkinliyiz kayyım olabilme olasılığına karşı bu olayında kayyım olayına zemin olduğunu düşünüyoruz” dedi.

“Savunma yapmamıza dahi gerek görülmeden karar verildi”

Başkan Sarıgül, “Ama çok da önemsemediğimiz bizi normal duruşmalara bile çağırmadıkları bu dava apar topar bugünlerde karara bağlandı. Ve bir örgüt üyeliği hiç aklımızın ucundan geçmiyorken örgüt üyeliği diye bir yerden ceza aldık. Yani bunun gerekçesi de başta Cumhuriyet Halk Partisi olmak üzere yine ilimizdeki DEM ve DEM ile birlikte kayyım atayabilmek ve buna zemin oluşturmak. Bu tip olaylarla daha önce siyasi hayatımızda karşılaştığımız gibi gördüğümüz en üst seviyeden örgüt propagandasından 3-5 ayla geçiştirilen olaylardı. Ama bu olayda örgüt üyeliğin verilmesi ve savunma yapmamıza bile gerek görülmeden acele karar verilmesi bizde şaşkınlık yarattı. Bu iki önemli bölgenin hassasiyetiyle ilgili alınmış bir karar. Aynı zamanda dediğim gibi Cumhuriyet Halk Partili belediyelere kayyım atama hamlesi olarak görüyoruz” görüşüne yer verdi.