Dedeoğulları davasında karar çıktı: Mehmet Altun'a 7 kez ağırlaştırılmış müebbet

Konya (Rûdaw) – Konya'da Dedeoğulları ailesine yönelik gerçekleştirilen katliamın davası bugün görüldü. Davada sanık Altun'a 7 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.  

Konya’nın Meram ilçesinde 12 Mayıs 2021 tarihinde Dedeoğulları ailesi, Keleş ve Çalık ailesi tarafından ırkçı saldırıya maruz kaldı.

Saldırının ardından emniyete ve gerekli mercilere can güvenliklerinin olmadıklarını belirtmelerine rağmen önlem alınmadı.

30 Temmuz 2021 tarihinde Dedeoğulları ailesinden 7 kişi öldürülmüş; sanık Mehmet Altun, aynı aileden Yaşar Dedeoğulları ile eşi İpek (57), çocukları Serap (33), Serpil (29), Sibel (35), Metin (42) ve Barış Dedeoğulları'nı (31) katletmişti.

Tutuklu sanık Altun ile diğer dokuz sanığın yargılandığı davanın duruşması Konya 4’ncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı. 

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu Eş Sözcüsü Nuray Özdoğan, HDP Milletvekilleri Murat Çepni ve Kemal Peköz, HDK Eş Sözcüsü Esengül Demir, CHP Eski Konya Milletvekili Atilla Kart, CHP Eski Grup Başkanvekili Levent Gök davayı izledi.

Davada, reddi hakim talebi üzerine mahkeme heyeti avukatları salondan çıkardı.  

Duruşmada, Dedeoğulları ailesi avukatlarının reddi hakim talebi kabul edilmedi.

Mahkeme heyeti, ardından avukatları salondan çıkardı.

Karar açıklandı:

Davada akşam saatlerinde karar çıktı.

Sanık Mehmet Altun'a 7 kez ağırlaştırılmış müebbet, farklı suçlardan da 10 yıl hapis cezası verildi. Öte yandan davada diğer sanıklar için de beraat kararı çıktı.

Kart: Katil, Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nı ziyaret etmiş

CHP Eski Milletvekili ve Hukukçu Atilla Kart, şunları söyledi:

“45 yıllık hukukçu kimliğimle konuşuyorum. Böylesine vahim bir tabloyu görmedim, yaşamadım. Mahkeme panik halde bir an önce karar çıkarmak istiyor!

Bugün ne çıktı ortaya?

Katilin 20 Mayıs’tan 30 Temmuz’a kadarki 70 günlük süre boyunca, Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nı ziyaret ettiği, 4 saat orada kaldığı ortaya çıktı.

Ayrıca Emniyet Genel Müdürlüğü Ana Binasına gittiği ortaya çıktı. 

Katliam öncesinde bir güvenlik şirketinden brifing almış, 4 saat boyunca! Mahkemenin bugünkü paniklemesinin bu ortaya çıkan resmi belgelerden olduğunu görüyoruz.

Biz hakikatin ortaya çıkmasını istiyoruz. Katliamın profesyonelce yapıldığı, kamu görevlilerinin de karıştığını gösteren bulgulardan bahsediyoruz.”

Karabulut: Katil ‘Biz öldürdük’ diyor, buradaki Biz kim?

Dedeoğulları ailesi avukatlarından Abdurrahman Karabulut da şunları söyledi:

“Katliamdan hemen önce ve sonra 2 dakikalık kamera kaydı kaybı var, silinmiş.

Tetikçi katil, emniyeti aradığı ses kaydında ‘Biz öldürdük, biz öldürmeseydik onlar bizi vuracaktı’ diyor. Biz’deki kastı kim? Ben öldürdüm demiyor, biz öldürdük diyor. İtiraf ediyor, bununla ilgili 20 dakikalık 112 kaydını istedik Adli Tıp’tan.

Mahkeme bunu reddediyor. Bunu istemenin neresi hukuka aykırı?

Bu olayın arkasında başkaca kimselerin olduğu deliller bunlar.”

Beştaş: Katilin tuttuğu tetikte ırkçılığa karşı çıkmayan herkesin eli var

Duruşmayı takip eden Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş da şunları söyledi:

“Bu aslında mahkemenin ne yapmak istendiğini ve kararı ilan ettiği anlamına geliyor. Irkçı bir katliam işlendi. Irkçılığa ırkçılık demezsek, ırkçılıkla mücadele edemeyiz.

Türkiye’de Kürtler eşit ve özgür yurttaş değil. Ayrımcılığa ve ötekileştirmeye uğruyor. Bu işin sorumlusu kim? Sadece tetikçi katil mi? Tabi ki değil.

Irkçı ve milliyetçi söylemlerle Kürtlere düşmanlık yapanlardır. Bu söylemi uygulayan kolluk ve İçişleri Bakanıdır. Gereğini yerine getiren yargı erkidir.

Bugün katilin tuttuğu tetikte ırkçılığa karşı çıkmayan herkesin eli vardır. Nerede kardeşlik? Neredesiniz? Çıkıp saçma sapan açıklamalarla katliamı örterek mi ırkçılıkla mücadele edeceksiniz? Bugün utanç verici ve tarihin kara sayfalarına geçecek bir yargılama izledik.

Avukatlar iddiaları o kadar iyi sundular ki her şey açık. Bu katilin kollukla bağlantısı nedir. Sadece katile 10’ar defa müebbet vererek, bu dosyada adalet sağlanmaz. Arkasındaki gücün ve bağlantıların ortaya çıkarılmasıyla adalet gerçekleşir. Konya Meram katliamı 84 milyon yurttaşın bilmesi gereken bir katliamdır. Kürtler katledilecek, katledilenler de hep beraat mi edecek? Bunu kabul etmiyoruz.”

Levent Gök: Hukuka aykırı

CHP Milletvekili Levent Gök de şu ifadeleri kullandı:

“Bu yara öylesine büyüdü ki hepimizi sardı. Bu davada mahkeme başkanının gösterdiği tutum olağanüstü hukuka ve usule aykırı bir tutumdur. Ailenin acısının hafifletilmesi mümkündü.

Bundan mahkeme başkanını. Olağan üstü çabalarıyla kaçınıldığını gördük. Bu davada adaletin gelmesinin söz konusu olamayacağını da gördük. Kamu vicdanının ayaklar altına alındığının tanığı olduk. Devlet yargı eliyle bir kez daha çökertilmiştir.

Yargıyı bu hale getirenler binlerce kez utanmalı.”

 

Dava

30 Temmuz 2021'de Dedeoğulları ailesinden 7 kişinin cinayet zanlısı Mehmet Altun 4 Ağustos'ta yakalanmıştı.

İddianamede, Altun hakkında öldürme olayına ilişkin "canavarca hisle tasarlayarak 7 kişiyi kasten öldürme" suçlamasıyla 7 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edilmişti.

Ayrıca Altun'un "nitelikli olarak konut dokunulmazlığını ihlal" suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar, "Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkındaki Kanun'a muhalefet" suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar ve "yakarak mala zarar verme" suçundan da 8 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.

Soruşturma kapsamında diğer sanıklar Yahya Çalık, İbrahim Keleş, Ramazan Çalık, Ali Çalık, Lütfi Keleş, Ali Keleş (Lütfi Keleş'in oğlu), Veli Keleş, Ali Keleş (Veli Keleş'in oğlu), Ayşe Keleş ve Ali Keleş (Harun Keleş'in oğlu) hakkında ise "canavarca hisle tasarlayarak 7 kişiyi kasten öldürmeye azmettirme" suçundan 7'şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, "yakarak mala zarar vermeye azmettirme" suçundan da 8'er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talebinde bulunulmuştu.