DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan (ortada) Ankara’da, sivil toplum örgütleriyle buluştu. / Foto: Şevket Herki / Rûdaw
Erbil (Rûdaw) - DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, “Türkiye’de birkaç yerde kent uzlaşısı çerçevesinde kimi partilerle görüşmelerimiz sürüyor. Ama çoğunlukla emekçilerin, Kürtlerin, ezilenlerin, Alevilerin adaylarını çıkaracağız” dedi.
31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerde ittifaklar için partilerle değil adaylarla anlaştıklarını belirten Bakıhan, “Biz işimize bakacağız. Kent uzlaşısı sağladığımız yerleri de açıklayacağız. Gizli saklımız yok. Biz siyasi partilerle bir şey yapmadık, kentteki adaylarla yaptık” diye konuştu.
“Kent uzlaşısı denilince hemen akla bir adres geliyor”
Tuncer Bakırhan Ankara’da, sivil toplum örgütleriyle buluştu. Burada bir konuşma yapan Bakırhan özetle şunları söyledi:
“Adaylarımız belirlendi. Batıda da kent uzlaşısı dedik. Kent uzlaşısı denilince hemen akla bir adres geliyor. Niye öyle onu da çok anlamadım. Sanki başka siyasi parti yokmuş, demokrat insanlar yokmuş, başka bir araya geleceğimiz güç yokmuş gibi direkt bir parti adres olarak sunuldu. Hatta bu konuda kimileri bize rota belirlemeye çalışıyor. Ama bu sefer eyvallah yok. Bedelini ödeyenleri, emeğini verenleri, burada vicdanında hissedenleri, en doğru adayları seçmek gibi vicdani bir sorumluluk var. Bir kere dedik ki sağcı, ırkçı, milliyetçi olmayacak, kadın düşmanı olmayacak. Ekoloji bizim kırmızı çizgimizdir. Asla çevreyi peşkeş çekmeyecek, koruyacak. Gençleri uyuşturucu belasından, bu umutsuzluktan ve çaresizlikten kurtaracak adaylar olsun dedik. Çevresine ailesine çalışmak yerine o kentte yaşayan halka çalışacak adaylar olsun dedik. O çerçevede de davranıyoruz.
Türkiye’de birkaç yerde kent uzlaşısı çerçevesinde kimi partilerle görüşmelerimiz sürüyor. Ama çoğunlukla emekçilerin, Kürtlerin, ezilenlerin, Alevilerin adaylarını çıkaracağız.
İstanbul Büyükşehir’de Meral Danış Beştaş ile Murat Çepni’yi aday olarak çıkardık. Biri Terzi Fikriler’den ilham almış bir gelenekten geliyor. Biri de Batman’dan bugüne Kürdistan deneyimimizden gelmiş bir arkadaşımız. Ankara’da da aday çıkaracağımızı söyledik. Burada Sevgili Gültan Kışanak ile Öztürk Türkdoğan arkadaşımızı aday gösterdik. Burada kazanacak mıyız diyebilirsiniz. Elinizi vicdanınıza koyun; bu adaylarla diğer siyasi partilerin adaylarını bir kefeye koyun, hangisi iyiyse ve halklar uğruna bedel ödüyorsa ona verelim. Kim kazanacak sorusu yerine gittiğimiz her yerde kim iyidir, kim demokratiktir, kim kadın dostudur, kim bedel ödüyor sorularını soralım. Önce kendimiz motive olabilirsek, kafamızdaki mecbur kaldığımız kimi adresleri yıkıp “burası adrestir” diyebilirsek, aşamayacağımız engel kalmaz.
“Gültan Başkanın aday olmasının önünde herhangi bir engel yok”
Gültan Başkanın aday olmasının önünde herhangi bir engel yok. Kendisi hukuksuz bir şekilde tutuklu yargılanıyor. Aslında şimdi aramızda olması gerekiyordu. Umarım yakın zamanda aramızda olur ve kendi seçim kampanyasını da yürütür. Çok özel çalıştık, Ankara bizim için çok önemlidir. Üniversitelerinde devrimcilerin yetiştiği, emek mücadelesinde sendikaların ve direnişlerin merkezi olan bir kentte; emekçilerin, Alevilerin, Kürtlerin yaşadığı bir kentte alternatif neymiş: İki milliyetçi ırkçı aday. Biz buna mecbur muyuz? Gültan Başkan bizim için çok özeldir. 12 Eylül’den beri bu mücadelenin içerisindedir. Gültan Başkanın Amed Belediyesi’nde uyguladığı politikalara izin verilseydi, eminim dünyada “Amed Deneyimi” diye bir model olacaktı. Muhtemelen üzerinde tezler ve dersler verilecekti. O kadar mütevazıydı. Halktan bir emekçi gibi yönetti. Ne giyim kuşamı ne yaşamı değişti. Ne çocuğu ne eşi bir anda farklılaştı. İşte biz buyuz. Bizim yerel yönetimler anlayışımız Gültan Kışanak’tır, Edip Solmaz’dır. Onlarınki de Ankara Büyükşehir Belediye Başkanıdır, Böcek’tir, Savaş’tır.
“Bir belediyemizin yolsuzlukla yargılandığını duydunuz mu?”
İki dönem kayyım atandı, ne diye bizi suçladılar? Rant sağlıyorlar dediler. Aradan 8-10 yıl geçti, bir belediyemizin yolsuzlukla ilgili ceza aldığını ya da yargılandığını duydunuz mu? Diğerlerini hiç anlatmaya gerek yok. Önümüzdeki yerel seçimler bizim için çok önemlidir.
Kaçak seçmen meselesi ciddi bir meseledir. Sizi de çok ilgilendiriyor. Çünkü Kürdistan coğrafyasını devlet gerçekten ekonomiyle terbiye etmeye çalışıyor. Dolayısıyla yaz kış demeden o coğrafyadan insanlarımız buraya inşaatlarda ya da kimi yerlerde mevsimlik işçiler olarak çalışmak için geliyor. Seçim geldiği zaman da onun maliyeti 2-3 gün yoldur. Seçmen oldukları yerlerde oy kullanmıyorlar. Şimdi bu haramcılar, başını seccadeye koyup aklı haramda olanlar oraya kaçak seçmen taşıyorsa, biz de helal seçmenlerimizi oraya göndermek için Ankaralılar olarak ciddi bir çaba içinde olmalıyız. Lütfen biz bu haram anlayışa karşı seçmenleri yerellerine gönderelim. Rakamlarla söylemeyeceğim. Siirt’te 1500 oy ile belediyeyi aldık, 6900 kaçak seçmen taşımışlar. 6900’ün bir tanesi bile Siirtli değil. Muhtemelen yüzde 99’u Siirt’i görmemiş. Sadece seçim günü uçaklarla ve özel helikopterlerle gidip oy kullanıp dönecekler. Belki kim aday onu da bilmiyorlar.
“Gizli saklımız yok”
Biz işimize bakacağız. Kent uzlaşısı sağladığımız yerleri de açıklayacağız. Gizli saklımız yok. Biz siyasi partilerle bir şey yapmadık, kentteki adaylarla yaptık. Bahsettiğimiz ilkelere uygun anlayışa sahip insanlarla oturduk ve kimi kentlerde uzlaşı sağladık ama dediğim gibi birçok yerde adaylarımızı bugün açıkladık.
“Veli Saçılık’ teşekkür ediyorum”
Veli Saçılık buradaydı, adayımızdır. Kendisine teşekkür ediyorum. Böylesine devrimci bulmak çok zor. Bolu’ya aday olduğunda orada ne yapacağını, nerede kalacağını sormadı bile. Sana teşekkür ediyorum, başımın tacısın, başarılar diliyorum. Hepimize kolay gelsin, yolumuz açık olsun. Umarım bu seçim ve sonrasında daha adil ve eşitlikçi bir Türkiye kurma mücadelesinde daha gelişmiş güçlü yol ve yöntemler bularak gerçek bir demokratik deneyim hazırlarız.”
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın