Haber Merkezi – DEM Parti Suriye’de Aleviler yoğun yaşadığı batı sahil illerinde yaşanan çatışmalara ilişkin yaptığı açıklamada Türkiye ve uluslararası toplumu sorumluluk almaya davet etti.
DEM Parti açıklamasında “Uluslararası toplumu ve Türkiye’yi de demokratik bir geçiş süreci için kolaylaştırıcı olmaya ve sorumluluk almaya davet ediyoruz” denildi.
Son iki gündür Suriye’nin batısındaki sahil kentleri Lazkiye, Dera, Humus ve Tartus’ta rejime bağlı olduğu dile getirilen silahlı gruplar ile geçiş hükümet güçleri arasında çatışmalar yaşanıyor. Suriye geçiş hükümeti güçleri Alevilerin yoğun yaşadığı kentlerde operasyon düzenliyor. Sosyal medyada yayılan çok sayıda videoda sivillere yönelik hak ihlali ve infaz görülüyor.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) çoğunluğu sivil en az 130 kişinin yaşamını yitirdiğini duyurdu.
DEM Parti Suriye’de yaşanan son olaylara ilişkin yazılı bir açıklama yayımladı.
DEM Parti Merkez Yürütme Kurulu imzası ile yayımlanan açıklamada, Lazkiye, Dera, Humus ve Tartus’ta Alevilerin hedef alındığı, belirtilerek, “Kendilerini “Suriye Ordusu” olarak tanımlayan HTŞ’li selefi grupların, Alevilerin yoğun olarak yaşadığı bölgelerde gerçekleştirdiği bu katliamı kınıyoruz” denildi.
Yayılan videolarda saldırılarda sivillerin ve yaşam alanlarının doğrudan hedef alındığı belirtilen açıklamada, “Bu tür saldırılar ve katliam girişimleri, Suriye’deki çatışmasızlık ihtimalini ortadan kaldıracağı gibi, hiçbir tarafın altından kalkamayacağı sonuçlara da neden olacaktır” ifadelerine yer verildi.
Açıklamanın devamında şunlar dile getirildi:
“Ulusal Diyalog Konferansının dar bir grupla yapılması çatışmaların ana nedenidir”
“8 Aralık 2024 tarihinden sonra yönetimi devralan Colani ve kontrolündeki HTŞ’nin Suriye’de kapsayıcı olacağına dair şüpheler, 25 Şubat 2025 tarihinde gerçekleşen “Suriye Ulusal Diyalog Konferansı” ile artmıştır. Dar bir grupla yapılan bu toplantının Suriye’nin bütününü temsil etmekten uzak olması, son günlerde yaşanan olayların ana sebeplerindendir. Bilinmelidir ki; Suriye’de kapsayıcı ve hızlı demokratik geçişi sağlayacak mekanizmaların kurulmaması, Suriye’yi uluslararası müdahaleye gün geçtikçe daha açık hale getirmektedir.
“Kapsayıcı bir yönetim katliamların önünü alacaktır”
Kadınların, Alevilerin, Kürtlerin, Arapların, Türkmenlerin, Dürzilerin, Hristiyanların ve daha birçok toplumsal kesimin dahil edileceği kapsayıcı bir yönetim, hem böylesi çatışma ve katliam girişimlerinin önünü alacaktır hem de Suriye’de istikrarsızlıktan ve çatışmadan faydalanmak isteyen çıkar gruplarına bir cevap olacaktır.
“Uluslararası toplumu ve Türkiye’yi sorumluluk almaya davet ediyoruz”
DEM Parti olarak, Esad rejimi sonrasında başta soykırım tehdidi olmak üzere, halkların hayati nitelikteki kaygılarını giderecek bütün barışçıl ve demokratik girişimleri desteklediğimizi yeniden beyan ediyor ve tüm tarafları bu doğrultuda harekete geçmeye çağırıyoruz. Uluslararası toplumu ve Türkiye’yi de demokratik bir geçiş süreci için kolaylaştırıcı olmaya ve sorumluluk almaya davet ediyoruz."
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın