CHP’den ‘Nuşirevan Elçi’ açıklaması
Haber Merkezi - CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, Rûdaw’a verdiği röportaj nedeniyle hedef haline getirilen, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Başdanışmanı Nuşirevan Elçi'nin sözleri hakkında, “Şahsi görüşü yansıtır. Partimizi hiçbir şekilde bağlamaz. Bu konunun partimizin de gündeminde olmadığını ilgili danışman ifade etmiş” dedi.
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, bugün parti genel merkezinde haftalık basın toplantısı düzenledi. Toplantıda, gündemi değerlendiren Öztrak, memur maaşı ve emekli aylıklarına artış oranının önce yüzde 25 olarak açıklandığını, bugün de yüzde 30'a çıkarıldığını belirtti.
Öztrak, "İhale yapmıyorsunuz memurun maaşını, emeklinin aylığını belirliyorsunuz. Madem imkanınız vardı neden baştan yüzde 30'u vermediniz. Siz böyle mi devlet yönetiyorsunuz?" diye sordu.
Bazı ürünlerdeki fiyat artışlarını hatırlatan Öztrak, yapılan yüzde 30 zammın yetersiz olduğunu söyledi. Öztrak, "Memurumuza, emeklimize açık çağrımızdır. Bunları sallayabildiğiniz kadar sallayın. Salladıkça dökülecekler, salladıkça düşecekler" diye konuştu.
Faik Öztrak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hani 'Türkiye Modeli' diyerek, millete yutturmaya kalktığınız safsataya göre TL değer kaybedecek, rekabet gücümüz artacak, dış ticaret fazla verecek, rezervler dolup taşacak, TL değerlenecek, enflasyon düşecekti. Türk lirası değer kaybetti. Milli paramızı pul ettiler. Ama onun dışında, dediklerinin hiçbiri gerçekleşmedi. Bu rezalete rağmen hala milletimize rekor cakası satıyorlar. Ama ne demişler, 'İmamın dediğine değil, yaptığına bakacaksın.' 1923-2002 arasındaki 79 yılda verilen dış ticaret açığı 247 milyar dolar. Son 20 yılda verilen dış açık 1 trilyon 250 milyar dolar. Önceki 79 yılda verilen dış açığın 5 katı son 20 yılda verilmiş. Biz boşuna söylemiyoruz, 'Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz' diye."
“Nisan başına kadar yapılacak bir seçim erken seçimdir”
CHP Sözcüsü Öztrak, açıklamalarının ardından soruları yanıtladı.
Öztrak, eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş'in silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetmesine ilişkin soru üzerine, "Son derece korkunç, ürkütücü bir cinayettir. Biz şu anda bu konunun arkasında olduğumuzu ifade edip, konuyu daha fazla siyasetin içine çekmemek için yetkililerin yapacaklarını izliyoruz. Çünkü kendi ailelerinin de talebi bu" yanıtını verdi.
Erken seçim konusundaki iddialar ve DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ın adaylık konusundaki söylemlerine yönelik sorular da yöneltilen Öztrak, "Türkiye'nin 13'üncü Cumhurbaşkanı, altılı masanın belirleyeceği aday olacaktır. Seçimle ilgili tutumumuzu başından belli ettik. Nisan başına kadar yapılacak bir seçim erken seçimdir. Destekleriz dedik. Bu tarihten sonra yapılacak seçimin ise siyaset mühendisliği olduğunu ve bizim bu siyaset mühendisliğinin parçası olamayacağımızı söyledik. Hayırlısı olsun, demek ki kendi göbeklerini kendileri kesecekler. Biz her an seçim olacakmış gibi hazırız" ifadelerini kullandı.
“Şahsi görüşü yansıtır”
Öztrak, Kılıçdaroğlu'nun Başdanışmanı Nuşirevan Elçi'nin sözlerine yönelik tepkiler hakkında, "Şunu açıkça ifade edeyim, Genel Başkanımızın, parti sözcüsü olarak benim ve grup başkan vekillerimizin dışında her beyan, ancak şahsi görüşü yansıtır. Partimizi hiçbir şekilde bağlamaz. Bu konunun partimizin de gündeminde olmadığını ilgili danışman ifade etmiş" dedi.
Elçi ne demişti?
Kılıçdaroğlu'nun Başdanışmanı Avukat Nuşirevan Elçi, CHP Genel Merkezi’nde Rûdaw’a verdiği röportajda “Kürtler’e özerklik”le ilgili şu ifadeleri kullanmıştı:
“Zaten CHP iktidar olmadığı sürece bu sorunu çözemez. Projeleri tabii ki var. Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi diyoruz artık adı özerklik veya başka türlü de konulabilir. Bunun değiştirilmesi gerekiyor zaten. Tüm yetki ve imkanların tek bir yerde toplanması zaten başından beri yanlıştı. Hem Kürtler için hem de diğer halklar için yetkilerin dağıtılması zaten gerekli. Bunun yanı sıra Kürtçe anadilde eğitim konusunda adımların atılması gerekir. Türkiye zaten bugün bunları gerçekleştirebilecek durumda. Belki eskiden kadroları yoktu, imkanları yok, ekonomik gerekçeler vesaire ileri sürebilirler ancak Türkiye bugün bu imkanlara sahip. Bugün Kürt sorununun çözümü de çok kolay, neden? Bugün Türkiye’deki Kürtler arasında bağımsızlık isteyenlerin sayısı çok az. Bağımsızlık, ayrılık olmadığı sürece sistem içerisinde Kürtlerin haklarını elde etmesi de gayet kolaydır. Velev ki bugün Türkiye Ortadoğu’da böyle kalmış. Bugün Edirne’den öteye gittiğimizde bu tür konuları konuşursak bize gülerler. Anadilde eğitim hakkı zaten üzerinde konuşulması bile gerekmeyen bir mesele gibi.”