Avrupa Konseyi Kavala kararını kabul etti; Ankara’dan ilk tepki geldi
Haber Merkezi - Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, oy çokluğuyla Osman Kavala'nın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) havale edilmesine karar verildi. Türkiye Dışişleri Bakanlığı ise kararı “bağımsız yargı sürecine müdahale” şeklinde değerlendirerek AİHM’e “içtihat ve ilkeleri doğrultusunda karar alma” çağrısında bulundu.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, bugün yapılan olağan toplantısında, tutukluluğu süren iş insanı Osman Kavala ile ilgili AİHM karaına rağmen Türkiye'nin yükümlülüğünü yerine getirip getirmediğinin tespit edilmesi için davanın AİHM'e havale edilmesine karar verdi.
Oy çokluğuyla kabul edilen kararın ardından AİHM, Türkiye'nin yükümlülüğünü yerine getirip getirmediğini inceleyecek.
AİHM'nin ihlal yapıldığı yönünde görüş bildirmesi durumunda da Komite, Türkiye'ye karşı alınacak önlemleri değerlendirecek.
Bu önlemler arasında Türkiye'nin Konsey üyeliğinden çıkarılması veya oy hakkının askıya alınması da bulunuyor.
Ankara’dan tepki
Kararın ardından Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, “Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi 2 Aralık 2021 tarihinde ülkemizin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Kavala kararını uygulayıp uygulamadığının tespiti hususunu AİHM'e havale etme niyetini içeren bir bildirimde bulunmuş ve konuya ilişkin görüşümüzü iletmemizi talep etmişti” denildi.
Açıklamada, Türkiye'nin konuyla ilgili hükümetten istenen görüşü gönderdiği belirtilip şu ifadeler kullanıldı:
“Hükümet görüşümüz, bugüne kadar gösterdiğimiz işbirliği anlayışıyla uyumlu olarak, 19 Ocak 2022 tarihinde Avrupa Konseyi’yle paylaşılmıştı. Görüşümüzde, ülkemizin AİHM kararının gereğini yerine getirdiği, Kavala’nın tutukluluk durumunun halen devam eden başka bir yargı süreci nedeniyle olduğu ayrıntılarıyla açıklanmış ve konunun hukuk ilkeleri temelinde incelenmesi çağrısında bulunulmuştu.
Buna rağmen Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi bugün (2 Şubat) Kavala davasının AİHM’e havale edilmesine dair bir ara kararı oy çokluğuyla kabul etmiştir. Böylelikle, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi ülkemizde devam eden bağımsız yargı sürecine müdahale niteliği taşıyan yaklaşımını devam ettirmiş ve yargı sürecine saygı ilkesini ihlal etmiştir.
AİHM kararlarının icrasını denetleyen Bakanlar Komitesi’nin gündeminde başka ülkelerle ilgili çok sayıda uygulanmayan karar bulunurken, Kavala kararının sürekli olarak gündemde tutulmasını, iyi niyetten uzak, kasıtlı ve de tutarsız bir yaklaşım olarak görüyoruz.
İç hukukta devam eden dava süreci gözardı edilerek siyasi saiklerle alınan bu önyargılı kararın Avrupa insan hakları sisteminin itibarını zedelediği aşikardır.
Avrupa Konseyi insan hakları sisteminin etkinliğinin sağlanması için, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin tarafgir ve seçici yaklaşımını bir yana bırakması gerekmektedir. Temennimiz, AİHM’in alınan bu kararı hakkaniyetle değerlendirmesi ve bu konuda iç hukukta devam eden dava sürecini dikkate alarak, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi uyarınca ilk derece mahkemesi gibi hareket etmeden, içtihat ve ilkeleri doğrultusunda karar almasıdır.”