‘Türkiye-Suriye ilişkileri asla eski gibi olmayacak’
Erbil (Rûdaw) - Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr Bilal Sambur, Türkiye-Suriye görüşmelerinin kısa sürede başlamasını beklemediğini belirterek, “Türkiye-Şam ilişkileri katiyen eski haline dönemez” dedi.
Prof. Dr. Bilal Sambur, Türkiye hükümetiyle Suriye hükümetinin görüşme ihtimali olup olmadığı konusunda değerlendirmelerde bulundu.
Rûdaw canlı yayınında Hêvidar Zana’nın sorularını cevaplayan Prof. Dr. Sambur, “Erdoğan ile Esat’ın görüşme ihtimali var mı” sorusu üzerine, “Şunu söyleyebiliriz. Türkiye istihbaratı, Türkiye Dışişleri uzun süredir bu görüşmenin hazırlığını yapıyor. Türkiye-Suriye görüşmelerinin arabuluculuğunu ise Irak ve Rusya yürütüyor. Önce Rusya Devlet Başkanı Putin, Erdoğan'dan rica etti. Dedi ki ‘Suriye yönetimi ile ilişki kurmanız gerekiyor.’ Irak da bu konuda Türkiye'ye yardımcı oluyor. Diyebiliriz ki Erdoğan-Esat görüşmesi kısa bir süre içinde değil ama uzun vadede, bu hazırlıkların ardından güçlü bir ihtimaldir. Büyük bir ihtimalle bu görüşme gerçekleşecek” diye konuştu.
“Türkiye'nin askerlerini topraklarımızdan çıkarması gerekiyor”
Prof. Dr. Bilal Sambur “Esat bir kaç gün önce bir açıklamada bulunmuştu ve görüşmelere hazır olduklarını söylemişti. Ancak Türkiye'nin Suriye'nin egemenliğini tanımak kapsamında güçlerini Suriye'den çekmesini talep ediyor. Suriye Sizce Türkiye güçlerini Suriye'den çekmeye hazır mı?” sorusuna da şu cevabı verdi:
“Beşar Esat rejimi öncelikle şunu söylüyor. Diyor ki ‘Eğer Türkiye ilişkileri yeniden kurmak istiyorsa askerlerini Suriye’den çıkarmalı. Bu çok önemli bir nokta. Şöyle ki Suriye topraklarında askerleri bulunan tek ülke Türkiye. Diğer ülkelerin Suriye'de askeri yok. Rus ordusu Esat'ın daveti üzerine gitti. Ancak Türkiye askerleri oraya zorla girdi. Bu da çok önemli bir fark. Esat diyor ki ilişkilerin kurulması için Türkiye'nin askerlerini topraklarımızdan çıkarması gerekiyor ve silahlı güçlere de desteğini çeksin. Türkiye de ‘bu mümkün değil’ diyor. Türkiye katiyen bu mevzuyu gündeme getirmiyor. Türkiye PYD meselesini, ekonomik meseleleri gündeme getirmek istiyor ama Türkiye'nin Suriye'den çıkmazsı Türkiye için kesinlikle gündemde değil. Hiç öyle bir şey olabilir mi? Rojava'da bir sistem kurulmuş, oluşturulmuş. Türkiye bu sistemin tamamen, temelinden yıkılmasını istiyor. Zaten Türkiye bu amaçla Esat yönetimi ile yeniden ilişkiyi kurmak istiyor. Esas amaç bu. Türkiye diyor ki benim girdiğim yerler Suriye'nin parçaları. Türkiye'nin parçaları senin de bunu kabul etmen gerekiyor. Türkiye Cerablus, El Bab, Efrin gibi yerler için ‘ben zaten buralardayım, ben Antep'i idare ediyorsam buraları da idare edebilirim, idare ediyorum’ diyor. Suriye'de iki hükümet bulunsun, iki devlet bulunsun. Biz iki devlet gibi bir çare bulalım diyor. Şam da biz böyle bir şey kabul edemeyiz diyor. Evet Esat da bir kez daha ilişki kurmaya hazırız dedi, Erdoğan da buna yönelik olumlu cevaplar verdi. Ancak bu önlerindeki yolun sorunsuz bir yol olduğu anlamına gelmiyor. Yollarında çok büyük sorunlar var ve şu anda bu sorunların nasıl aşılacağını kimse bilmiyor.”
“Şam ile yeniden ilişkileri kurabilirim diyor”
“Şam ile ilişkiler eskisi gibi olursa bu Rojava ve Kürtler için nasıl bir etki yaratır” sorusu üzerine de Prof. Dr. Bilal Sambur şöyle devam etti:
“Şunu düzeltmek istiyorum. Türkiye-Şam ilişkileri katiyen eski haline dönemez. Türkiye Şam aracılığı ile Rojava'nın daha fazla kontrolü altına girmesini istiyor. Yani Türkiye-Suriye arasındaki ilişkiler Rojava açısından, Rojava'daki Kürtler arasından yeni bir değişim yaratıyor, yeni bir süreç başlatıyor, bu onlar için zor bir şey. Rojava Kürtlerinin yeni bir politika üretmeleri gerekiyor. Ancak şu ana kadar öyle bir politika görmedik. Rojava'nın tepkisinin bu konuda ne olacağını bekleyip göreceğiz. Türkiye hükümeti Suriye meselesini bugüne kadar çok boyutlu bir malzeme olarak kullanılıyordu. Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan Sisi hakkında çok sert sözler etti. Veliaht Prens Salman hakkında çok sert sözler etti. Ama şimdi bunlarla ilişkilerini ilerletmiş, hatta derinleştirmiş. Türkiye şimdi de Suriye için diyor ki ‘Ben Suriye politikamı uygulamışım. Askerlerim orada zaten. Burada sistem inşa etmişim. Rusya ile de ilişkilerimi epey derinleştirmişim. ABD ve Avrupa da şu aşamada dirençli değiller. Yani şu aşamada şartlar benim için uygun. ‘Yani şimdi Şam ile ilişkilerimi yeniden kurmakta hiçbir engel yok’ diyor. Bana göre her iki taraf da ilişki kuracaklar. Bu ilişkilendirme süreci uzun sürecek. Şimdilik bunu söyleyebilirim.”