Partiya Azadî: Şeyh Said ve dava arkadaşlarına bir mezar taşı dahi çok görülmüştür

Diyarbakır (Rûdaw) - Şeyh Said ve dava arkadaşlarının idam edilmesinin 95’inci yıldönümü vesilesiyle Partiya Azadî’den yapılan açıklamada, “Kürdistan halkının hak, adalet, hürriyet ve eşitlik davasının zaferle sonuçlanmasını, Kürdistan, Ortadoğu, İslam Ümmeti ve insanlık âlemi için gelecek günlerin barış, kardeşlik ve huzur getirmesini temenni ederiz” ifadelerine yer verildi.

Partiya Azadî, 29 Haziran 1925’te Şeyh Said ve 46 dava arkadaşının Diyarbakır’da idam edilmesinin 95’inci yıl dönümü vesilesiyle yazılı bir açıklama yaptı.

“1925 yılının Şubat ayında tahmili bir şekilde Piran’da Şeyh Said Efendi ve dava arkadaşları tarafından başlatılan kıyam, aynı yılın Haziran ayında Kürdistan’ın aziz şehitleri Şeyh Said Efendi ve dava arkadaşlarının idam edilerek şehadetleriyla son buldu” ifadelerine yer verilen açıklamada, “İnsani, İslami ve Kürdistani taleplerle Kürdistan’ın Kuzeyinde halkın yoğun katılımıyla gerçekleşen Şeyh Said Kıyamı, Kürdistan’da inkâra, dayatmaya, işgale karşı en büyük itirazlardan biridir. Bu itiraz nedeniyledir ki sonraki Kürdistani hareketlere ilham kaynağı olmuş, Kürdistan’i taleplerin nelerden ibaret olduğunu da net bir şekilde ortaya koymuştur” denildi.

Açıklamada şu sözlere yer verildi:

“Bu Kıyam; Kemalizm’in Kuzey Kürdistan’ı asimile yapma projesini sekteye uğratmış, Kürdi, Kürdistani ve İslami aidiyetin korunmasına da hizmet etmiştir.

Türkiye’nin Kemalist rejiminin Kürdistan’ın Kuzeyinde Takriri Sükûn Kanunu, İstiklal Mahkemeleri, Tenkil ve Tedip operasyonlarıyla işlediği suçlar insanlık vicdanını kanatır mahiyette olmuştur.

"Kürt şeyh ve önderlerinin bir mazar taşı dahi yok”

29 Haziran 1925 günü Şeyh Said Efendi ve 46 dava arkadaşları Kürdistan’ın kadim şehri Diyarbakır’da idam edilmek suretiyle şehit edilmişlerdir. Şehit Şeyh Said Efendi ve davasını unutturmak için kendisi ve dava arkadaşlarına bir mezar taşı dahi çok görülmüştür.

Aynı muamele Dêrsim’in yiğit evladı ve Kürdistani bir şahsiyet, önder ve şehit olan Seyyid Rıza ve İslam Âleminin iftiharı olan Kürdistanlı büyük âlim Bediüzzaman Saidê Kürdi hakkında da icra edilmiştir

“Kürdistan’ın özgürlüğü ümmetin birliğini getirecektir”

Kürdistan’ın özgürlüğü, Kürt halkının adalet ve eşitlik talebeleri İslami ve insani talepler arasında bir öncelik veya sonralık sorunu olmadığı gibi, Kürdistani taleplerin İslam’a ve Ümmetin maslahatına aykırı bir yönünün olmadığı da aşikârdır. Kemalistler, Baasçılar ve onlar tarafından zihinleri çelinmiş olanlarca ileri sürülen ve Kürdistan’ın özgürleşmesinin İslam ve Arap Âlemi’nin birliğine zarar vereceği söyleminin tam tersine tüm Müslüman halkların özgür olmalarıyla birlikte İslam ümmeti kemale ermiş olacaktır.

Kürdistan halkının meşru temsilcisi olan siyasi aktörler ve bir bütün olarak Kürdistan halkı; ekseriyetinin Müslüman olması itibariyle İslami ve aynı zamanda insani sorumluluklarının bilincindedirler. Ancak Kürdistan’ın komşusu ve halkları Müslüman olan ülkelerin yönetimleri kendi sorumluluklarının bilincinde olmadıkları gibi, Kürdistan halkına karşı olan görevlerini yerine getirmeyerek Kürt halkının ayrıştırmasına ve insanı taleplerinin yasaklanmasına sebep olmuşlardır.

Bu vesile ile 1925 Kürdistan Kıyamının lideri Şehit Şeyh Said Efendi ve dava arkadaşlarını şehadetinin 95’inci yıldönümünde bir kez daha hürmet, minnet ve rahmetle anarken, Kürdistan halkının hak, adalet, hürriyet ve eşitlik davasının zaferle sonuçlanmasını, Kürdistan, Ortadoğu, İslam Ümmeti ve insanlık âlemi için gelecek günlerin barış, kardeşlik ve huzur getirmesini temenni ederiz.”