Ulusal Birlik Çalıştayı’nın sonuç bildirgesi açıklandı
Diyarbakır (Rûdaw) - Kürdistani İttifak Çalışması’nın “Ulusal Birlik Çalıştayı’nın” sonuç bildirgesinde, “Çalıştay bileşenlerinin; ‘ulusal ittifak hedefinde kararlı ve istikrarlı yürü ama asla acele etme’ perspektifini sunduğu” belirtildi.
Kürdistani İttifak Çalışması'nın yol haritasını belirlemek üzere düzenlediği "Ulusal Birlik Çalıştayı" bugün sona erdi.
Diyarbakır’da Kürt siyasetçi Ahmet Türk, Devrimci Demokrat Kürt Derneği (DDKD), HDP, İnsan ve Özgürlük Partisi (PİA), Kürdistan Komünist Partisi (KKP), Kürt Demokratlar Platformu-Kuzey (PDK-Bakur), Kürdistan Demokrat Partisi-Türkiye (PDK-T), Demokratik Toplum Kongresi'nin (DTK) Eş Başkanları Leyla Güven ve Berdan Öztürk, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanları Saliha Aydeniz ve Keskin Bayındır, Özgür Kadın Hareketi (TJA) aktivistleri ve Azadî Partisi temsilcileri ile kanaat önderleri ve çok sayıda sivil toplum kuruluşu temsilcisi tarafından oluşturulan 2 günlük Kürdistani İttifak Çalışması'nın düzenlediği "Ulusal Birlik Çalıştayı" bugün sona erdi.
Ulusal İttifakı oluşturma amaçlı çalıştayın Türkçe ve Kürtçe sonuç bildirgesi düzenlenen basın toplantısında okundu.
Birdirgenin Türkçe metnini Sinan Çiftyürek okudu.
“Diyarbakır’da, kalıcı Ulusal Birlik amaçlı18-19 Ocak 2020 tarihinde planlanan Çalıştay belirlenmiş gündem üzerine çalışmalarını başarıyla tamamladı. Kurmanci, Kîrmançkî ve Tirkî yapılan açılış konuşmalarının ardından,130 civarında siyasetçi, akademisyen, kadın, genç, seyda ve STK temsilcisinin yer aldığı Çalıştay’da katılımcılar üç gündem üzerine yazılı-sözlü zengin görüş ve önerilerini sundular” denilen sonuç bildirgesinde şu ifadeler yer aldı:
“Tartışma ve sunumlar; ulusal ittifakın gerekliliği, modeli, programı, iç işleyişi, ulusal ittifakın önündeki muhtemel engeller ve bunları aşma yöntemleri, halkımızın içerde ve sınır ötesinde kazanımlarını ve hatta varlığını hedef alan sömürgeci rejimlerin saldırıları….üzerinden sürdürüldü.
Özellikle kadınlar ve gençler sundukları görüş ve önerilerle Çalıştaya önemli katkılar sundular. Seyda ve mellelerimizin; ulusal birliğe siyasal İslamcıdan komüniste varana kadar tüm siyasal yapıların geniş ulusal birliğini savunmaları dikkat çekiciydi. Annelerin ulusal birlik hedefinde Kürt siyasetine feryat ve basınç yüklü çağrıları önemliydi. Bütün bu tutum ve yaklaşımlarla Çalıştaya hakim olan duruş, ideolojik değil ulusal değerleri, kazanımları sahiplenme, büyütme ve koruma tutumuyla hareket etmek olmuştur.
Kürdistani parti ve kadrolar; sokakta, kahvede her alanda yüzleştiği ‘ulusal ittifakta birleşin’ basıncını Çalıştayda daha doğrudan daha çıplak olarak yaşadılar. Qazî Mihemmed’ten beri gelen tarihsel basıncı; Güney Kürdistan ile Rojava Kürdistan’ı coğrafyalarının varoşsal birlik ihtiyaçlarının dayatması ve Dünya halklarının ‘birlik olun destek verelim’ çağrısıyla birleşince siyasal parti ve kadrolarımız ulusal birlik konusunda adeta kuşatma altına alındı. Bu durum olumludur ve Kürdistan tarihinde belki de ilk kez bu düzeyde yaşanıyor!
Bu koşullarda siyasal parti ve kadrolarımız ulusal birlik yönünde adım atmak zorunda! Ve Çalıştay perspektifi doğrultusunda sancılı da olsa ulusal birlik adımı illaki atılacak. Önemli olan atılacak birlik adımından geriye düşmemek! Çalıştay bileşenlerinin; ‘ulusal ittifak hedefinde kararlı ve istikrarlı yürü ama asla acele etme’ perspektifini sunması Çalıştayın bir diğer ileri yönüdür. Kuzeyde Kürdistan’da atılacak ulusal birlik adımını 4 parçada ortaklaşarak ulusal kongre hedefine doğru büyütmek Çalıştayın ortak eğilimiydi.”
Bildirgenin sonunda, çalıştayın öne çıkan bir diğer ortak paydasının, hâlihazırda ulusal ittifak çalışmasının dışında kalan partilerin katılımı için olumlu yaklaştığı ve bu yaklaşım kucaklayıcı olup umut verici olduğuna işaret edilerek, “Çalıştaya umutla gittik ve görüp yaşadık ki Çalıştayda hakim olan da umuttu. Umudu pratikleştirmek yolunda Çalıştayın verdiği mesaj; hem tartışalım hem pratikte yürüyelim!”sözleri kullanıldı.