Kürtler 'resmi dil ve eğitim' talebiyle Kürt Dil Bayramı'nı kutladı

İstanbul-Diyarbarkır (Rûdaw) – 15 Mayıs Kürt Dil Bayramı Kürtlerin, Kürtçe’nin resmi dil olarak tanınması ve eğitim dili olması talebini yinelemesine vesile oldu.

15 Mayıs Kürt Dil Bayramı vesilesiyle Diyarbakır ve İstanbul’da çeşitli etkinlikler düzenlendi.

Diyarbakır’da 15 Mayıs Kürt Dil Bayramı dolayısıyla Kürdistan Ulusal Gençliği (CNK) öncülüğünde bir panel düzenlendi.

Moderatörlüğünü Mursel Ekici’nin yaptığı panele ünlü Kürt Dilbilimci Mihemed Malmîsanij, araştırma-yazar Muhsin Doski ve şair Mueyed Teyîb konuşmacı olarak katıldı.

Diyarbakır’da 9 siyasi partinin oluşturduğu Kürt Dil Platformu’nun yürüyüşü polis engeline takıldı. Yürümek isteyen göstericiler ile polis arasında yer yer arbede yaşandı. Polis yürüyüşe engel olurken, sadece basın açıklamasına izin verdi.

Ciziri: Kürt halkı, Kürtçe’nin resmi ve eğitim dili olmasını talep ediyor

Basın açıklamasını okuyan Kürt Dil Platformu Sözcüsü Şerefhan Ciziri, “Kürt sorunu olarak adlandırılan bu sorun, 99 yıldır bu ülkenin temel sorunu. Ama doğrusu devletin Kürt dil ve kültürüne yönelik asimilasyon, baskı ve susturma politikasıdır.  Kürt halkı aleni ve kararlı bir şekilde Kürtçe’nin resmi ve eğitim dili olmasını talep etmektedir” ifadelerini kullandı.

Polisin yürüyüşe izin vermemesine tepki gösteren MED-DER Eş Başkanı Şilan Elmas Kan Rûdaw mikrofonlarına şunları söyledi:

“Kürtler, Kürt Dil Bayramı’nı bayram havasında kutlayamıyor. Çünkü Kürtlerin kimliğine, kültürüne diline ve varlığına karşı tahammülsüzlük söz konusu. Kürt dili, Kürtlerin kimliği ve varlığının temeli olduğu için en fazla dilimize saldırılıyor. Sanki yürüyüşümüz bir siyasi parti yürüyüşüymüş gibi izin verilmedi.”

Yaklaşık 5 milyon Kürdün yaşadığı İstanbul’da ise 3 ayrı etkinlik düzenlendi. Etkinliklere sivil toplum örgütleri ve vatandaşlar büyük ilgi gösterdi.

İstanbul Sultanbeyli ilçesindeki Ardahan Hoç Van Hacıaliköyü Kültür ve Dayanışma Derneği’nde, Kürt diline ilişkin bir panel düzenlendi.

Panele katılan konuşmacılar İstanbul’da yaşayan Kürtlerin dillerini özgürce kullanamadıklarını veya sahip çıkmadıklarını, bu durumun gelecek nesiller açısından ciddi bir tehdit olduğuna dikkat çekti.

Rûdaw’a konuşan yazar ve araştırmacı Nihat Gültekin, “İstanbul’da yaşayan Kürtler çeşitli nedenlerle dillerine sahip çıkmıyorlar. Tabi bunun nedenleri var. Ama ne olursa olsun, anne ve babalar hane içerisinde Kürtçe konuşmalı. Çocuklarla da konuşmayı unutmamalılar” dedi.

Sağnıç: Kürtçe için mücadele etmek lazım

Yazar ve araştırmacı Azad Sağnıç ise konu hakkında şunları dile getirdi:

 “Kürt dilinin gelişmesinde ve yaygınlaştırılmasında en büyük sorumluluk aydınlara düşüyor. Dil için mücadele etmek ve bazı girişimlerde bulunmak gerekiyor. Kürt dili talebiyle meydanlara çıkabilmeliyiz. Ben seçimlerden önce Kürt dili için yüreğimizi yumuşatacak ve bizi sevindirecek bazı olumlu adımlar atılacağına inanıyorum.”

İstanbul’un en büyük ve en fazla Kürdün yaşadığı ilçesi Esenyurt’ta İstanbul Kürt Enstitüsü ve HDP İstanbul İl Teşkilatı’nın öncülüğünde toplanan yüzlerce kişi polis ablukasına rağmen “Kürt dili resmi ve eğitim dili olsun” talebiyle Esenyurt Meydanı’nda yürüyüş düzenlendi.

Alparslan: Kürtçe eğitim ve resmi dil olmazsa yok olur

Rûdaw’a konuşan İstanbul Kürt Enstitüsü Eş Başkanı Remziye Alparslan “Kürt dilinin en büyük sorunu Kürtçe’nin resmi dil olarak tanınmaması. Bugün  gelmiş olduğumuz durumda resmi ve eğitim dili olmazsa ve kamusal, yaşamsal alanlarda kullanılmaz ise Kürtçe’nin yok olmasının önüne geçilemez ve büyük bir tehlike ile karşı karşıya kalırız” şeklinde değerlendirdi.

Araştırmacılara göre; Kürtçe’nin kullanımı azalıyor, asimilasyon politikaları yeni nesiller için büyük bir tehdit oluşturuyor.

15 Mayıs Kürt Dil Bayramı vesilesiyle düzenlenen tüm etkinlikler ve yürüyüşlerde Kürtler, Kürtçe’nin resmi dil olarak kabul edilmesi ve eğitim dili olmasını talep etti.