7 Kürt aktivistin cezalarının 3 Şubat’ta İran Yüksek Mahkemesi tarafından onandığını duyuruldu
Erbil (Rûdaw)- İran Yüksek Mahkemesi, 7 Kürt aktivist ve Sünni’nin idam edilmesi kararı aldı.
7 Kürt aktivistin cezalarının 3 Şubat’ta İran Yüksek Mahkemesi tarafından onandığı duyuruldu.
Rûdaw’a konuşan ve isminin verilmesini istemeyen mahkum yakını, mahkeme kararının pazartesi günü avukatlara iletildiğini söyledi. 7 Kürt mahkumun söz konusu karara itiraz ederek, kararı temyiz mahkemesine taşıyacakları belirtildi.
Mahabad kenti nüfusuna kayıtlı 7 Kürt; Xesro Beşaret, Kameran Şêxe, Davud Ebdullah, Ferhad Selimi, Qasim Abiste, Eyub Kerimi ve Enwer Xizri’nin “İran yönetimine karşı çıkarak, rejim karşıtı faaliyet yürüttüğü gerekçesiyle” idam cezasına çarptırıldı.
Mahkumların idam cezalarını geçen yıl reddedilmişti ancak geçen yıl 9 yıldır tutuklu bulunan Xesro Beşaret ve Enwer Xizri bir askeri öldürdükleri suçlamasıyla 10 yıl hapis, Kameran Şêxe ise idam cezasına çarptırılmıştı.
Kürt mahkumlar karara itiraz için birkaç kez açlık grevine girerek, tek suçlarının Kürt ve Sünni olduğunu belirtmişti.
Rûdaw’a konuşan mahkum yakınları, yargılama sürecinin adeletten uzak yapılarak, haksız bir kararın alındığını dile getirdi.
Aileler, kararın tamamiyle adaletten uzak verildiğini belirterek, İran Devrim Muhafızları’nın (Pasdaran) mahkumlara ve mahkum yakınlarını tehdit ettiklerini vurgulayarak, mahkumların son yargılama sürecinde avukatlarının ziyaretine izin vermediğini belirttiler.
İran, 2010 yılında uluslararası tüm tepkilere rağmen Kürt aktivist Ferzad Kemangeri, 2016 yılında da 31 Kürt ve Sünni mahkumu idam etmişti.
“Hengaw” İnsan Hakları Örgütü de bugün, 5 Şubat’ta Kirmanşan Merkezi Cezaevi’nde tutuklu bulunan idam mahkumu Birzo Mihemedî’n idam edildiğini açıkladı. Birzo Mihemedi, 4 yıl önce “kasten adam öldürmek” suçlamasıyla idam cezasına çarptırılmıştı.
Hengaw ayrıca, 10 yıl önce Ebdulrehman Tina isimli Kürt imamın öldürülmesi dosyasından ötürü 2016 yılında Tahran Mahkemesi’nde idama mahkum edilen 7 Kürt siyasetçinin cezalarının İran Yüksek Mahkemesi tarafından onandığını da duyurdu.
“İdam cezasına çarptıranların çoğu Kürtler ve Sünniler”
Konuya ilişkin Rûdaw’a konuşan Amerika’daki Central Florida Üniversitesi Öğretim Üyesi Yar.Doç.Dr. Haydar Hizri, “Bu karar İran’daki mevcut durumdaki büyük krizin bir parçasıdır. Nitekim bilindiği gibi bir kaç aydır yaşana gösterilerde bin 500’den fazla kişi hayatını kaybetti. Olayların akabinde ABD tarafından Kasım Süleymani’nin öldürülmesi, Ukrayna uçağının düşürülmesi yaşandı. Önümüzdeki süreçte de İran Parlamentosu seçimlerine hazırlık söz konusudur” dedi.
Dr. Haydar Hizri, “İbrahim Reisi’nin” geçen yıl Hamaney tarafından İran'ın Yargı Erki’nin başına getirilmesiyle ülkedeki azınlık ve bileşenlere karşı şiddettin artırılmasından gözle görülür bir artış yaşandığına dikkat çekti.
İbrahim Reisi’nin bu göreve atanmasının ardından İnsan Hakları Dernekleri ve STK’lar büyük tepki göstermişti.
İran’daki İnsan Hakları Derneği geçen yıl yayımladığı raporda, Reisi’nin göreve gelmesinin ardından binlerce mahkumun idam cezasına çarptırıldığı, bu durumun hukukun üstünlüğüne büyük bir darbe olduğu da belirtildi.
7 Kürt mahkum hakkında idam kararı alan Abdulkasım Selewati, Qazi Muhammed Muqusi ve Qazi Ali Rizini; ABD Dışişleri Bakanlığı ve Avrupa Parlamentosu (AP) raporlarında, İran’da insan haklarının çiğnenmesinde önemli etkileri olduğuna dair isimleri geçiyor.
İran yasalarının Farsça ve Şii mezhebinin 12 imamını ülkenin resmi dini olarak görmesinin dikkat çekici olduğunu belirten Dr. Haydar Hizri, “İran yasaları sadece Zerdeşt, Hristiyan ve Yahudiliği azınlıkların dini olarak kabul görüyor. Bu nedenle de İran yönetimi Kürtler, Sünni ve Behayilere karşı şiddet kullanıyor” dedi.
Cavit Rahman’nın BM adına hazırladığı bir insan hakları raporunda, 2019 yılında tutuklu Kürt siyasilerin ülkenin toplam tutuklu oranının yarısını oluşturduğuna yer verildi.
İran İnsan Hakları raporuna göre ise ülkede, Behayiler yüzde 54, Sünniler yüzde 30 ve Hristiyanlar yüzde 9 şidedete uğruyor. Ancak idam cezasına çarptıranların çoğu Kürtler ve Sünniler’dir.
İranlı muhaliflerin Kürt ve Sünniler’e uygulanan şiddete tepki göstermediğine dikkat çeken Dr. Hizri, “Bu nedenle de İran yönetimi ve Pasdaran, Kürtler’in ve Sünniler’in idam edilmesinin daha az tepki çektiğine ve bölge ve uluslararası toplumu da etkilemeyeceği görüşü hakim oluyor. Ayrıca bu idamlar Kürtlerin ve diğer protestocular üzerinde de dolaylı baskı oluşturuyor. Bu durumun değişmesi gerekiyor. Her Kürt’ün ve insan hakları aktivistinin bu adaletsiz kararların karşısında durması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın