‘İsveç’te geçen yıl 7 bin çocuk Kürtçe ana dilinde eğitim gördü’

Erbil (Rûdaw) – Dilbilimci-Yazar Fehmi Kakeyi, İsveç’in ülkede yaşayan herkese ana dilinde eğitim hakkı tanıyan ülkelerden biri olduğunu belirterek, Kürt çocuklarının da bu imkandan yararlandıklarını söyledi. Geçen yıl ülkede 7 bin çocuğun Kürtçe ana dilinde eğitim aldığını kaydeden Kakeyi, her yıl bu oranın azaldığına dikkat çekti.

Rûdaw TV’de yayımlanan özel bir röportajda Kawa Emin’in sorularını yanıtlayan dilbilimci ve yazar Fehmi Kakeyi, İsveç’te Kürtçe ana dilinde eğitim hakkında değerlendirmelerde bulundu.

“Bir çocuğun öğrendiği ve etkili bir şekilde kullandığı ilk dil ana dilidir,” diyen Kakeyi, “Ancak bazen ebeveynler iki farklı dil konuşuyorlarsa, çocuk annesinin yerine babasının dilini konuşabilir. Örneğin İsveç gibi bir yerde ebeveynler aynı dili konuşmayabilir. Bazen ülkenin resmi dili ana dil olarak kabul edilir” dedi.

İsveç’in eğitim modeli

İsveç’in vatandaşlarına ana dil öğretiminde dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olduğunu vurgulayan Fehmi Kakeyi, ülkede 1977’de yasalaşan bu uygulama ile İsveç’e sonradan yerleşen herkesin kendi ana dilinde eğitim alabildiğini söyledi.

Kakeyi, “Ana dilini iyi konuşan bir çocuğun İsveççe ve diğer dilleri daha kolay öğrendiğini biliyorlar ve bu nedenle ana diline önem veriyorlar. İsveç'in çok kültürlü bir ülke olduğu için onlar her yeni bir dili öğrenmeyi o dile ait yeni bir kültürü öğrenmek gibi görüyor” dedi.

Ana dil eğitimi ve Kürtçe

1977'den bu yana ülkede yerel yönetimlerin yabancı çocuklara ana dillerinde eğitim ve öğrenim imkânı sunmakla yükümlü olduğunu dile getiren Kakeyi, “O tarihten bu yana ülkede Kürtçe ana dil olarak öğretiliyor. 1988'den beri anadilimi yani Kürtçe okuyor ve öğretiyorum” şeklinde konuştu.

Kürtçenin farklı lehçeleri olduğunu ve hem Latin hem de Arami alfabesiyle okunup yazıldığını belirten dilbilimci Kakeyi, “İsveç’te Kürtçenin bir standarda kavuşturulduğunu iddia edemeyiz ve tüm çocuklar tarafından öğrenilmesini bekleyemeyiz. Ancak, ben kendi çocuklarıma ana dilini öğretmeye çalışıyorum” ifadesini kullandı.

Kürtçe eğitimdeki düşüş ve devam eden çabalar

2023-2024 eğitim yılında 15 binden fazla öğrencinin ilkokuldan 9’uncu sınıfa kadar Kürtçe ana dilinde öğrenim görme hakkına sahip olduğunu ancak bunlardan 7 bininin Kürtçe okuduğunu ifade eden Kakeyi, bu oranın son 5 yılda düştüğünü söyledi.

Kakeyi, ülkeye ilk gelen Kürt göçmenlerin ana dilinde eğitime daha fazla önem verdiğini anlattı.

Eğitim bakanlığı ve müfredat

İsveç’te eğitim devamlılığının Eğitim Bakanlığı tarafından yönetildiğini belirten Fehmi Kakeyi, bakanlığın müfredatı belirlediğini ve kitapları hazırlayarak öğrenim programlarını çizdiğini söyledi.

Kakeyi, “Ana dili dersleri konusunda, ilkokulda öğrenciler, 1’inci sınıftan 9’uncu sınıfa kadar 3 grupta ayrılırlar: Her bir grup, ana dili konusunda ne öğreneceğiyle ilgili bir program takip eder. Bu sadece Kürtçe için geçerli değildir, tüm diller için geçerlidir. Kitapları öğretmenler hazırlar. Kitapların Eğitim Bakanlığı tarafından belirlenen kriterlere uygun olup olmadığı denetlenir” dedi.

Kürtçe eğitim için yazılan kitaplar

Kakeyi, 25 yıl önce kendisi ve birkaç arkadaşının Kürtçe ana dilinde eğitim için kitaplar yazmaya başladıklarını, bu süre boyunca birçok değişiklik yaptıklarını anlattı.

Fehmi Kakeyi, “Şu anda kitaplarımız başarılı bir şekilde kullanılmaktadır ve İsveç'teki birçok okulda, hatta Almanya, Finlandiya, Norveç ve İsviçre gibi diğer ülkelerde de derslerde kullanılmaktadır” diye konuştu.

Kültürel derneklerin rolü

Bazı Avrupa ülkelerinde anadil eğitiminin devlet tarafından yürütüldüğünü, bazılarında ise devletin bu sorumluluğu üstlenmediğini belirten Kakeyi, bunun yerine kültürel derneklerin bu işi yürüttüklerini anlattı.

Fehmi Kakeyi, “Bu tür bir çalışmanın iyi bir şey olduğunu kabul etmekle birlikte, bu kuruluşlara destek verebilmek için, anadil eğitimi konusunda ihtiyaçları belirlemek ve bu ihtiyaçları karşılayacak kaynakları hazırlamak önemlidir” dedi.

Uluslararası Kürtçe eğitim federasyonu

Kakeyi, “Kürtçe ana dilinde eğitimi için bir uluslararası federasyon kurduk ve bu federasyon, Kürdistan’daki eğitimcilere yardımcı olmayı hedefliyor. Ayrıca, bu federasyon aracılığıyla, devlet dışı organizasyonlarla da işbirliği yaparak, bu konudaki eksiklikleri gidermek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu süreçte, Kürt çocuklarının anadilini öğrenmesi için gereken kitaplar, materyaller ve diğer eğitim gereksinimlerini sağlamak adına gerekli adımları atıyoruz. Bu çabalarımıza, özellikle yurt dışında yaşayan Kürt çocuklarının da dâhil olması için, yerel eğitim kurumlarının ve bakanlıkların desteğini bekliyoruz. Hep birlikte bu süreci daha etkili bir şekilde yürütebiliriz” ifadelerini kullandı.

Pedagojik bilgilerin önemi

“Eğitim programlarıyla ilgili kitaplar, doğru yazılmalı ve doğru bir biçimde öğrencilere sunulmalıdır” diyen Kakeyi, “Özellikle okul kitaplarının yazımı sırasında yazarların pedagojik bilgiye sahip olması, kitabın etkin bir şekilde öğretici olmasını sağlar. Yazarın sadece akademik unvanı olması yeterli değildir, aynı zamanda kitap yazarken içeriği öğrencilerin hızlı bir şekilde öğrenmesini sağlayacak şekilde hazırlaması da önemlidir. Yazarlar, okullarda kullanılacak kitaplar konusunda uygun pedagojik özelliklere sahip olmalı ve bu kitapların nasıl daha verimli hale getirileceğini bilmelidir” dedi.