ARŞİV - Ermeniler 2 cilt, Kürtler 13 cilt…
İngiltere’nin önde gelen üniversitesi Cambridge tarafından çıkartılan “Kürt Kayıtları: Toprak, Direniş ve Milliyetçilik - 1831-1979” adlı 13 ciltlik, 9 bin 800 sayfadan oluşan Kürt ansiklopedisinin editörü Anita L. P. Burdett, Kürt çalışmaları düşüncesinin çok ilginç ve çeşitli süreçleri kapsadığını söyledi.
Anita L. P. Burdett, “Oldukça teknik bir çalışma diyebilirim. Buna benzer bir çalışmayı daha önce yapmadım. Kürt araştırmaları hem daha geniş, hem de milliyetçi bir ruhu var. Bunların hepsine dikkat etmek gerekiyor” dedi.
Sadece Araplar’ı ilgilendirdiğini düşündüğü için Sykes – Picot Anlaşması’nı kapsamlı ele almadığını belirten Anita L. P. Burdett, “Şimdi olsa alırdım” diye konuştu.
Anita L. P. Burdett, Londra Ulusal Arşiv Merkezi’nde Rûdaw’ın sorularını yanıtladı...
Ortadoğu tarihine ilişkin arşiv çalışmalarına editörlük yapan biri olarak biliniyorsunuz. Neden özelikle Ortadoğu?
“Ortadoğu” yayıncının arşiv bölümü için 1980’lerde başlamak üzere jeopolitik olarak seçtiği bir alan. Yayıncı, Arap sınır meseleleri üzerine yaptığı başarılı çalışmalardan sonra, projeleri daha da genişletmeyi düşündü.
Ben ise özellikle ülke ve millet çalışmaları konusunda çalışmayı tercih ettim. Suudi Arabistan Arşivi veya Katar Arşivi gibi… Arabistan’da Köle Ticareti gibi konularda çalışmaya başladım. Tabii Körfez ülkeleri ile uğraştığınızda, araştırma ilgisi İran’a doğru kayıyor. Ve bölgeye ilgi daha da artıyor.
Cambridge dışında başka bir yerde bu tür arşiv çalışmaları yaptınız mı?
Evet. Kanada Hükümeti için yaptığım çalışmalarla beraber, müzeler Körfez ülkelerinde özel kuruluşlar, tarihi ve uluslararası sınırlar meselesi üzerine çalışmalar yaptım. Cambridge Üniversitesi çalışanı değilim, serbest tarihçi ve araştırmacı yazarım. Benim için her kitap ayrı ve yeni bir araştırma projesidir.
Çok uzun ve yorucu bir çalışmaya imza attınız. Karşılaştığınız zorluluklar nelerdi?
Çalışmaların yayımlanması ve aralarındaki zaman yayıncı ile ilgili bir durum. Bir konu araştırılıp bitiriliyor, yayıncı ise ne zaman yayınlayacağına karar veriyor. Biten bir çalışma doğrudan yayımlanmıyor, konuların önceliğine göre hareket ediliyor. Bu durumda, farklı çalışmalar neredeyse aynı dönemde yayımlanabiliyor.
Örneğin; Kürt arşiv çalışması 2015 sonunda yayımlandı. Benim çalışmam ise 2009-2010 yıllarında tamamlanmıştı. Araştırmalarım 18 ay sürdü. Sonrası, yayıncının düzenlenme, teknik ve yayınlanma sürecini kapsıyor. Yüksek değer ve kalitede bir araştırma zaman alıyor.
Bu tür çalışmalar hiç bir zaman yorucu olmuyor. Zorlu ve değerli araştırma süreçleri tarihi yeniden yaşama sevinci veriyor.
Daha önce de Arap dünyası ile ilgili arşiv çalışmaları yaptınız. Kürt arşiv çalışmanızın önceki çalışmalarınızdan farkı nedir?
Kürt çalışmaları düşüncesi çok ilginç ve çeşitli süreçleri kapsadı. Tabii Kürtler’in çok geniş bir alana yayılmaları buna neden oldu. Oldukça zorlu bir araştırma oldu. Kürt tarihi araştırılırken, İran, Irak , Suriye ve Türkiye konusunda bazı bilgilere sahip olmam gerekti. Örneğin; Körfez araştırmasında sadace Körfez ve sınırlı konulara bakmam yeterli idi. Doğal olarak bu arşiv çalışmalarına da yansıyor.
Oldukça teknik bir çalışma olduğunu söyleyebilirim. Buna benzer bir çalışmayı daha önce yapmadım. Ermeni sınırları meselesi çalışması yaptım. Ama sadece iki ciltten oluşuyordu. Birinci cildi haritalar, ikinci cildi ise genel tarihti. Kürt araştırmaları hem daha geniş hem de milliyetçi bir ruhu var. Bunların hepsine dikkat etmek gerekiyor.
Tüm koşulları gözönüne aldığımızda, Kürtler’le ilgili arşiv belgelerinde, hassas olarak değerlendirilen belgeler var mı? Var ise bu belgelerin mahiyet ve içeriği ile ilgili ne tür bilgiler bulunuyor?
Daha fazla belge var mı diye soruyorsanız, oldukça fazla var. Ama ben konuya ilişkin önemli olanları veya önemli olduğunu düşündüklerimi aldım. Fakat aynı önemde değil gibi geldi bana, farklı belgeler veya Kürdistan ticaret yolu, misyonerlik çalışmaları ile daha özel belgeler olsa da, daha çok milliyetçi dönem ve hükümet belgeleri üzerinden hareket ettim.
Bölgede İngiltere’nin temsilciliği ve görevlilerinin bulunması ve oluşturulan belgeler ana referansımdı. Zaten önsözde bu konuya açıklık getirdim. Yine bilindiği gibi belgeler dönem dönem kamuoyuna açıklanıyor. Ulusal güvenliği tehdit ettiği düşünülen belgeler hiçbir zaman açıklanmıyor.
Çalışmayı yaparken karşılaştığınız en ilginç belge hangisi idi? Yayımlamadığınız belgeler var mı?
İngiltere temsilcilerinin karşılaştığı Kürt şahsiyetlerini tanımlamaları, çeşitli düzeylerde övgü ve şaşkınlarını yıllar içinde konuşmaları bana çok ilginç geldi. Diğer bölge insanlarından ve coğrafyasından farklı olarak, hep yüksek ve önemli ruhlardan bahsediyorlar.
Bazı belgeleri teknik nedenlerden dolayı alamadım. Okunmuyor, mürekkebi gitmiş veya yıpranmıştı. Ama bu tür belgeler kullandıklarımın yanında çok az kalır. Yüzde beşi bile bulmaz.
Özellikle Kürt arşiv çalışması fikri nasıl oluştu? Öbür çalışmalara göre daha kapsamlı bir çalışma, buna neden ihtiyaç duyuldu?
Bu fikir bana İran, Irak ve bölge üzerine öbür küçük araştırmalar yaparken geldi. Bu araştırmalarım hep Kürtler’i referans gösteriyordu. Bunun üzerine kendime “Neden böylesi bir millet, Paris Barış Konferansı’nda kendisine bir yer bulamamış” diye sordum. Sonra belgeler bunu cevabını verdi.
Umarım Londra Arşivleri’ni kullanamayan öğrenciler ve araştırmacılar, digital ortamda da bulunmadığı için, bu çalışmada yaralanabilirler. Araştırmacılar bu çalışmadan etkilenerek, daha fazla soru sorarak, daha çok araştırma yaparlar.
Kürdoloji çalışması açısından önemli bir çalışma yaptınız, özellikle de yakın tarih ile ilgilenen tarihçiler için bir hazine hazırladınız. Size olumlu - olumsuz bir geri dönüş oldu mu? Kürt tarihine yeni bir yaklaşım getireceğini düşünüyor musunuz?
Böylesi bir çalışma ve böylesi bir karşılık bulması beni oldukça memnun etti. Bana doğrudan gelen ve bilgi alan, bilgi paylaşan ilk grup sizsiniz. Tabii yayıncıya veya başka bir yere bir dönüş oldu mu, bilmiyorum.
Kürt akademisyenler ve Ortadoğu üzerine çalışan araştırmacılar, bu belgeleri büyük bir heyecanla karşıladı. Bu konuda biraz daha bilgi verebilir misiniz?
Bu konuda araştırma yapanların bu belgelere ulaşamamaları ve kullanamamaları beni şaşırttı. Kullananların da bütün belgeyi yayımlamayarak sadece alıntı yapmaları da ilginç geldi.
Kürtler’le ilgili belgeler oldukça zorlu; bu kadar büyük bir arşivi taramak ve ortaya çıkarmak, diğer Ortadoğu ülkeleriyle karşılaştırınca oldukça zor. Onbinlerce belge ve cilt... Ayrıca bölgede hangi alanda ve yılda İngiliz çıkarları var, onları bilerek nereye ve hangi tarihe bakacağını da bilmeniz gerekiyor.
Sizin için önemli olduğunu gördüğüm, Sykes - Picot, 1916 meselesini almadım, sadece Araplar’ı ilgilendirdiğini düşündüm. Şimdi olsa
alırdım.
Cambridge’ten Kürt Ansiklopedisi
İngiltere’nin önde gelen üniversitelerinden Cambridge, 13 ciltlik 9 bin 800 sayfadan oluşan Kürt ansiklopedisi yayımladı.
Cambridge Üniversitesi İngiltere Arşiv Merkezi’nce hazırlanan ve yılbaşında basılan ansiklopedi, piyasaya yeni sürüldü.
Ansiklopedinin adı şöyle: Kürt Kayıtları: Toprak, Direniş ve Milliyetçilik - 1831-1979
Anita L.P. Burdett’in editörlüğünde hazırlanan ansiklopedi, bilinen ve daha çok da yeni açığa çıkmış belgelerden oluşuyor.
Çalışmayla bir nevi, Batı Avrupa’da Sanayi Devrimi ile gelişen milli düşüncenin Kürt milletindeki yansımaları belgelendiriliyor.
Yer yer Kürdistan çoğrafyası, edebiyatı, kültürü ve tarihi hakkında da bilgilere yer verilen kaynakta, ilk dönem belgelerinin elyazısı ve kağıt kalitesi sorunundan dolayı okunamadığına dair ilgili bazı belgelerin kullanılamadığı notu eklenmiş.
Bölüm - İçerik
Ansiklopedinin 1’inci cildi (1831-1855); 1831 de Osmanlı-İran savaşı sonrası çıkan ayaklanma ile başlayıp, 1846-1847 Bedirxan Bey direnişi ile devam ediyor. Cilt 2’de (1856-1879) 1878-1879 Dersim direnişi yer alıyor. Diğer ciltlerin çerikleri ise şöyle:
3’üncü cilt; (1879-1899) Kürt milli bağımsızlık düşüncesi lideri Şeyh Ubeydullah Direnişi
4’üncü cilt; (1900-1914) tarihi belgeler
5’inci cilt; (1914-1920) ünlü Lord Curzon yazışmaları
6’ncı cilt; (1921-1926), 1921-1926 Simko direnişi ve sonuçları
7’nci cilt; (1927-1930) Cumhuriyet sonrası Kuzey Kürdistan ve Ağrı direnişi yazışmaları
8’inci cilt; (1930-1939) yılları
9’uncu cilt; (1941-19442) Dünya savaşı ve Mahabad Kürt Cumhuriyeti deneyimi.
10’uncu cilt (1945-1950), 11’inci cilt (1951-1965) 12’nci cilt (1966-1979) - Güney Kürdistan ve Barzan direnişleri ile diplomatik faaliyetler, Doğu Kürdistan.
13’üncü cilt; 37 haritadan oluşuyor. Haritalar ise: Erzurum, Doğu Kürdistan, Sivas bölgesi, aşiretler, Merkezi Kürdistan, Doğu Kürdistan aşiretleri, Kürt nüfusunun bölge dağılımı, Kürt bölgelerini çeşitli bölge ulaşım yolları...
İlk dönemden itibaren çizilen 37 haritada çeşitli boyutlarda el çizimi ve bölgeleri ayrı ayrı gösteren lehçe ve aşiretler bulunuyor.
Projede 8 akademisyen ve araştırmacı yer aldı.
Kürt Kayıtları: Toprak, Direniş ve Milliyetçilik - 1831-1979’un önsözünü Djelen Bajalan ve akademisyen Sabri Ateş yazdı.
PORTRE / Anita L. P. BURDETT
Kanada doğumlu olan Anita L. P. Burdett, Carleton Üniversitesi’nde tarih lisansı ve yüksek lisansı eğitimi aldı. Kanada Ulusal Arşivi’nde arşiv çalışmaları yürüttü. Birleşik Krallık Arşiv Kurumu yöneticiliği yaptı.
Fransa Arşivi ve Birleşik Krallık Arşivi’nde eşzamanlı olarak çalışmalar yürüten araştırmacı, aralarında Suudi Arabistan, İran, Balkanlar, Ermenistan, Kafkaslar, Kürdistan ve Mısır’ın da aralarında olduğu 40’tan fazla önemli merkez konusunda hükümet belgeleri editörlüğünü gerçekleştirdi.