Hollandalı askeri danışman ‘modern Peşmerge ordusu’ için tarih verdi
Gelecekte Peşmerge’nin modern ve etkili bir güç olmasını arzuladıklarını belirten Hollanda’nın Erbil Başkonsolosluğu Askeri Ataşesi Albay Jan ten Hove, Peşmerge Bakanlığı bünyesindeki reform çalışmalarının yavaş ilerlediğini söyledi.
Peşmerge Güçleri hakkında nihai kararın siyasi liderler tarafından alındığını vurgulayan Hove, Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) liderlerliğinin de Peşmerge’nin birleştirilmesi çabalarına yardımcı olabileceğini söyledi.
Uluslararası Koalisyon güçlerinin Irak’tan çekilmesinden sonra da görevlerinin bitmeyeceğini dile getiren Jan ten Hove, Kürdistan Bölgesi'nin istikrarı ve güvenliği için Peşmerge Güçleri'nin reformlara ihtiyacı olduğunu ifade etti.
Hollandalı askeri yetkili, 2025'ye “yeni bir Peşmerge Bakanlığı” görmeyi umduğunu söyledi.
Hove, ayrıca Kürt halkının kendisine gösterdiği saygıdan ve misafirperlverikten çok etkilendiğini belirtti.
Albay Jan ten Hove, özel bir röportajda Rûdaw'ın sorularını yanıtladı.
Rûdaw: Sayın Albay, konuğumuz olduğunu için çok teşekkür ederim!
Jan ten Hove: Ben de burada olmaktan memnunum.
Rûdaw: Uluslararası danışmanlık grubu üyesisiniz. Bu grup nedir, neler yapar?
Jan ten Hove: Evet, bu Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere, Almanya ve Hollanda'dan oluşan bir grup, biz buna gönüllü ittifak diyoruz. Odak noktası Peşmerge Güçleri'nde yapılacak olan reform programıdır. Bazıları bizden önce gelmiş ve çok sayıda projeden oluşan bir yol haritası belirlemişti, toplamda 26 projeydi. Her ülkenin 4 veya 5 projesi bulunuyor. 2025 yılında şu ifadelerde topladığımız amaca ulaşmayı umuyoruz; “Etkili, modern ve saygın bir Peşmerge gücü.”
Rûdaw: Biraz bu reform sürecinden bahsedebilir miyiz? Nasıl ilerliyor?
Jan ten Hove: Dürüst olmak gerekirse; süreç çok yavaş ilerliyor ama hareket ediyor. Hollanda, Almanya ve İngiltere’de de büyük değişimler ağır ilerler. Özellikle siyasi taraflara bağlı olan 70 ve 80'inci kuvvetlerinin Peşmerge Bakanlığı bünyesinde birleştirilmesi kolay bir iş değil, ancak küçük adımlar atılıyor. Aslında şu anda siyasi yetkililerin üzerinde anlaşmaya varmasını gerektiren projenin kritik bir noktasındayız; aynı zamanda bu kuvvetin bileşimine ve boyutuna da bağlıdır. Bu proje çok önemli, çünkü gelecekte kendisi ile yeni projeler getirecektir.
Rûdaw: Süreç neden yavaş ilerliyor? Sebebi nedir?
Jan ten Hove: Sebebi güvendir. Yaşananların geçmişi henüz yeni ve bu nedenle sanırım zor bir iş olduğu konusunda herkes hemfikirdir. Güven inşası, çok sayıda görüşme ve net bir bakış açısının yanı sıra kamuoyu desteği gerektiriyor. IŞİD savaşından sonra tek bir Peşmerge Gücü'nün kurulmasına yönelik artan bir ihtiyaç doğdu. Ancak bu adımların atılabilmesi için güvene ihtiyaç var. Şimdi bu gücün bileşiminin gelecekte nasıl olacağını bilmemiz için siyasi bir karara ihtiyacımız var.
Rûdaw: Herhangi bir ilerleme ve kazanım var mı? Siz sürecin yavaş ilerlediğini söylediniz.
Jan ten Hove: En büyük başarı, tek bir Peşmerge Bakanlığı'na sahip olmamızdır ki geçmişte iki taneydi. İmzalanan stratejik belgeye ek olarak, 70 ve 80’inci kuvvetlerdeki birinci ve ikinci destek komutanlıklarının Peşmerge Bakanlığı'nın yetkisi altında olacağına dair bir anlaşma var. Destek komutanlıkları önemlidir çünkü ağır silahlar ve lojistik kuvvetler onlara bağlı. Bu, Peşmerge Bakanlığı'nın yetkisi altında güçlerin birleştirilmesine duyulan güvenin açık bir işaretidir. Diğer projelerde örneğin Alman meslektaşlarımız bir Peşmerge hastanesi üzerinde çalışıyor. Ayrıca bir eğitim sevk okulu projesinin sonuna gelmiş bulunuyoruz, Peşmerge asker ve subayları için bir okul. Ayrıca İngiltere’nin de birkaç kolejde profesyonel askeri eğitim projesi bulunmaktadır. Bunlar, 2025'te etkili ve modern bir güç oluşturmak için küçük ama etkili adımlar.
Rûdaw: Bu sürecin ağır ilerlemesine neden olan asıl engel nedir, bu kimin hatası? Güvenden bahsettiniz ama "hata şunda" diye işaret edebileceğiniz biri var mı?
Jan ten Hove: Hayır, bu birilerinin hatası değil, fakat tarihi geçmiş ve içinde bulunduğumuz süreç tek bir Peşmerge gücüne ihtiyacınız olduğunu kanıtlıyor. Kürdistan'da gelecekte IŞİD'e veya herhangi bir düşmana karşı savaşacak farklı güçler olmamalıdır. Şimdi o gücün boyutu, büyüklüğü konusunda bir anlaşma yapmak siyasi liderlerin işidir, çünkü o gücün mali harcamalarını karşılayabilmeleri gerekir. Bu bizim çok üzerinde durduğumuz bir konu.
Rûdaw: Bu güç şimdi çok büyük bir güç mü?
Jan ten Hove: Şimdi çok büyük. Ayrıca daha genç bir gücümüz olmalı, bir emeklilik yasası olmalı. Modern ve etkili bir güç olması için önümüzdeki yıllarda birkaç aşamada örgütlenmeli. Önümüzdeki iki ay içinde üst düzey liderlerin bu gücün boyutu ve bileşimi üzerinde bir anlaşmaya varmasını umuyorum.
Rûdaw: Askere alma sistemimizin olmadığı ve siyasi taraftarlığa dayalı olduğu bir zeminde nasıl genç bir güç oluşturulabilir?
Jan ten Hove: Bu nedenle vizyonumuza “saygın” kelimesini koyduk ki gençlerin katılmak istedikleri ve meslek hayatlarında büyük bir adım olarak gördükleri “etkili, modern ve saygın bir güç” olsun. Ben Hollanda deniz piyadesiyim. Deniz piyadelerinin büyük bir ismi ve sorumlulukları var. Hayatınızda başka aşamalara geçtiğinizde ve başka bir iş yapmaya başladığınızda, CV'nizde geçmişte Peşmerge Güçleri'nin bir parçası olduğunuz yazar. Çünkü o çok güçlü bir markanın adı. Peşmerge'nin savaş ve ruhsal gücü ve arzusuna çok büyük saygı duyduğumu söylemek isterim. Bu konuda bir sorunumuz yok, artık etkili ve modern bir güce doğru ilerlememiz gerekiyor.
Rûdaw: Peşmerge'nin alt kademelerinde bir engel var mı? Peşmergeler birlikte çalışıp tek bir bileşenin parçası olabiliyor mu?
Jan ten Hove: Evet, bunu IŞİD'e karşı savaşta kanıtladılar. Sorun orada değil, hatta en yüksek askeri düzeyde bile değil; ancak tüm taraflar siyasi güveni bekliyor ki bir anlaşmaya varılabilsin. Bu her yerde olan bir şey, örneğin Hollanda'da ordu, deniz ve hava kuvvetleri arasında rekabet var, güven eksikliği var. Bu nedenle siyasi karar mekanizmasının ne tür bir kuvvet istediğine karar vermesi gerekiyor.
Rûdaw: Kürdistan Yurtseverler Birliği liderleri arasında Süleymaniye'de yaşanan değişiklikler ki elbette haberdarsınızdır. Bunun, şu an üzerinde çalıştığınız süreç üzerinde bir etkisi olacak mı?
Jan ten Hove: Bir lidere sahip olmaları yardımcı olabilir. Onlarla defalarca oturdum, hem kak Bafıl hem de kak Lahur Peşmerge Güçleri konusunda aynı fikirdeydiler. Diğer siyasi konulara girmek istemiyorum.
Rûdaw: Her ikisi aynı görüşe mi sahipti?
Jan ten Hove: İkisinin de tek görüşü vardı. Her ikisi de kompozisyonun tamamını görmek istediklerini ve ardından 70’inci kuvvetin Peşmerge Bakanlığı'na bağlanmasına onay vereceklerini söyledi. Bu nedenle bu röportajda buna vurgu yapmak istiyorum, Peşmerge Gücü'nün bileşimi, birliklerin sayısı, bölge komutanlıkları ve kuvvetlerin büyüklüğü konusunda anlaşalım. Şu anda üzerinde çalıştığım proje, maaş ve harcamaların elektronik sisteme dahil edilmesidir ki bu da harcamalarda şeffaflık olduğu, dolandırıcılık ve yolsuzluğun olmadığını gösterdiği için çok önemlidir. Daha sonra gücün boyutunu ve bileşimini belirlemeye ihtiyacımız var. Üzerinde çalıştığım diğer bir proje ise Peşmerge Bakanlığı'nın yeniden yapılandırılmasıdır; tüm bu güçlerle birlikte nasıl bir bakanlık olacak? Ama ne tür bir bileşen seçileceğini ve gücün boyutunu bilmem gerekiyor.
Rûdaw: Yani Kürdistan Yurtseverler Birliği'nin bir lidere sahip olmasının buna yardımcı olacağını düşünüyor musunuz?
Jan ten Hove: Belki öyledir. Daha önce de söylediğim gibi; ikisi de aynı görüşe sahipti, bana da söylediler. Tüm siyasi liderlerin Uluslararası Danışma Grubu'nun hazır bulunduğu bir masada oturması önemlidir. Her ikisi de anlaşmaya varılacağına inanıyordu, ancak bir masada birlikte oturmak bazen kolay olmuyor.
Rûdaw: 2020 tarihli 2 Sayılı Reform Yasası Peşmerge Bakanlığı'nın çalışmalarını ne ölçüde kapsıyor?
Jan ten Hove: Sanırım reformların bir parçası. Tabii sadece Peşmerge Bakanlığı’nı kapsamıyor, eğitim, sağlık ve diğer konuları da içeriyor. Bu reform başarılı olursa diğer bölümlerdeki reformları da etkiler dedim. 2025'ten önce bunda başarılı olabilirsek, bu başka alanlardaki reform projelerine de katkı sağlar.
Rûdaw: Başladığınız projenin ne zaman bitmesini planlıyorsunuz? Belirli bir zaman var mı?
Jan ten Hove: Projeler belirli bir zaman dilimine bağlı değildir. Ama en büyüğü, gücün bileşimini ve boyutunu kapsayan bizim de “Operasyon Konsepti” dediğimiz bölümüdür. Bu yıl ya da umarız bu ay biter. Ayrıca gelecek yıl ücretlerin elektronik olarak, 2 veya 3 yerine tek muhasebede biriktirileceğini tahmin ediyorum.
Rûdaw: Tek muhasebe derken tam olarak ne kastediyorsunuz?
Jan ten Hove: Bu, Peşmerge Bakanlığı'nın tüm muhasebe ve maaşlardan sorumlu tek merci olduğu anlamına gelir. Birkaç yerde birkaç farklı muhasabe değil. Ardından birleşme projesini 2023’te görmek istiyoruz. Aynı yıl Peşmerge Bakanlığı'nın yeni oluşumunu göreceğiz, böylece 2024'te yeniden yapılanma çalışmalarını tamamlayabiliriz. Elbette taleplerimiz çok fazla olabilir, ancak sadece tugaylara ve Reform İdaresi'ne değil, kendimize de baskı yapmalıyız. Ben iki hafta daha burada olacağım. Benden sonra gelecek kişi daha coşkulu bir şekilde projeyi yönetecek.
Rûdaw: Bu duruma benzer dünyadan başka örnekler var mı?
Jan ten Hove: Lübnan Ordusu. Lübnan’da çok sayıda genç, ülkesinin ordusuna katılmak ve bunu özgeçmişlerine yazdırmak istedi. Bildiğiniz gibi Lübnan'daki mevcut durum özellikle mali açıdan pek iyi değil. Ama bu bir örnek. Daha önce de söylediğim gibi böyle büyük bir değişiklik zordur ve çok zaman alır. Her yerde aynıdır.
Rûdaw: ABD, Irak'taki askerlerini bu yılın sonuna kadar çekme kararı aldı. Bu kararın çalışmalarınıza herhangi bir etkisi var mı? Çünkü Amerika sizinle bu projede yer alıyor.
Jan ten Hove: Danışmanlık düzeyinde hayır.
Rûdaw: Öyleyse ne zamana kadar burada kalacaksınız?
Jan ten Hove: Her yıl güncellendiği için ne zamana kadar kalacağımızı bilmiyoruz. Hollanda, en az bir yıl daha, İngiltere, Amerika Birleşik Devletleri ve Almanya'dan oluşan danışma grubuna bir albay tayin edecek. Koalisyon kuvvetlerine gelince; kendilerine ne kadar süre tanındığını bilmiyorum. Tüm bunlar IŞİD'e karşı savaşa bağlı. Biz IŞİD ile savaşmıyoruz, tek odak noktamız Peşmerge'nin reformu ve geliştirilmesidir.
Rûdaw: Peki sizin çalışmalarınızda sağlanan ilerleme IŞİD’le mücadeleyi etkiliyor mu?
Jan ten Hove: Kaliyen bir etkisi yok çünkü üzerinde çalıştığımız tüm projeler Peşmerge Güçleri'nin geleceği ile ilgili.. Ama herkese söylüyorum; gelecekte Kürdistan Bölgesi'nin güvenliği ve istikrarı ve yeni nesillerin geleceği buna bağlı. Artık farklı bölgelerde farklı operasyonlar olduğunu biliyoruz ama planımızın ilerlediğinden emin olmak için günlük ve haftalık reform idaresi ve Peşmerge Bakanlığı'ndaki uygulama ekipleriyle çalışıyoruz. Ayrıca bakanlık için yeni bir binadan bahsediyoruz çünkü mevcut bina çok eski, ve yeni bina örnek olmalı. Birleşik ve modern bir güce sahip olmak istiyorsak bunu temsil eden bir binamız olmalı. Önümüzdeki 3-4 yıl içinde bunu görmeyi umuyorum. Umarım 2025 yeni bir Peşmerge Bakanlığı gördüğümüz yıl olur.
Rûdaw: Verdiğiniz eğitimden biraz bahseder misiniz?
Jan ten Hove: Eğitim vermiyoruz. İlk başta çalışmalar birlik ve tabur eğitimleri ile başladı. Sanırım koalisyon eğitim faaliyetlerini yürütüyor. Biz bakanlık ve kurumlar düzeyinde çalışıyoruz.
Rûdaw: Peşmerge Bakanlığı ile bir istişare sırasında nasıl çalışırsınız? Bakanla mı yoksa danışmanlarla mı muhatap oluyorsunuz?
Jan ten Hove: Öncelikle Reform İdaresi ile çalışıyoruz. Tam teşekküllü bir reform yönetimi aslında sizin de reform yapmak istediğinizin bir işaretidir. Peşmerge Bakanlığı ile çeşitli projelerde çalışacak geniş bir tugay ekibi varsa, bu çalışma çok ciddi yaklaştığınızı gösterir. Ekiplerin çoğuyla çalışıyoruz ve görüşüyoruz. Reform İdaresi ile Peşmerge Bakanlığı arasında çalışıyoruz. Her iki bakan danışmanı General Hejar ve General Bahtiyar ile birlikte 70 ve 80’inci kuvvetlerle de. Ve dahası 70. ve 80. kuvvetlerin birlikte bakanlığın yetkisi altına girdiğinden emin olmak için Süleymaniye'ye gittik. İyi ilişkiler kurmak işimizin bir parçasıdır. Örneğin ben Hollanda'dan Jan ten Hove’um. Ama acaba bana güveniyorlar mı? Evet bana güvenebilirler çünkü sık sık ikinci kez burada olduğumu söylüyorum. Genç bir asker olarak buraya ilk kez 1991’deki ayaklanma (Raperin) sırasında gelmiştim. Şimdi de buradayım ve Kürdistan Bölgesi'nin bu çalışmasında sizinle işbirliği yapma talebi nedeniyle geldim. Zor bir iş ama gördüğümüz bu küçük adımlardan dolayı da memnunum.
Rûdaw: 70 ve 80'inci kuvvetlerin birleşme yönünde adımlar attığını söylediniz. Sizde hangisi daha hızlı adım atıyor?
Jan ten Hove: Buna şimdi cevap veremem. Öyle diyorlarsa bu sadece bir kelime veya bir imzadır. Ama gerçekte yetkinin bakanlığa devredilmesi ve yapının tam olarak yerine oturmasının sağlanması ikinci adımdır. Umarım 2023'te bu gerçekleşir, o zaman kuvvetlerin hakimiyetinin bakanlığın kontrolünde olduğunu söyleyebiliriz. Bu bir yarışma değil. Adım adım yapılmalı ve her ikisi de doğru adımları atmalıdır. Her iki taraftaki askeri yetkililer bana, buna çok ihtiyaçları olduğunu söylüyor. Ancak bazen üst düzeyde gereken adımları atmak çok daha gerekli oluyor. Bunu iki ay önce bir röportajda söylemiştim. Zaman daralıyor, bu yüzden birlikte oturup reformlara devam edebileceğimiz gerekli adımları atmalıyız.
Rûdaw: Peşmerge Bakanlığı’nda yolsuzluk olduğu iddia ediliyor, bu konuda ne diyorsunuz? Bu işinizi nasıl etkiliyor?
Jan ten Hove: Çalışmalarımızı hiçbir şekilde etkilemiyor.
Rûdaw: Peki süreci nasıl etkiliyor?
Jan ten Hove: Süreci etkiliyor, çünkü örneğin maaşları elektronik olarak ödemekten bahsediyoruz, o zaman şeffaflıktan bahsetmek zorundayız çünkü modern ve etkili bir Peşmerge Gücüne sahip olmak istiyoruz. Tugayların bu reformun yapılmasını istediğini görüyoruz. Tanıdığım insanlar yolsuz değil. Ayrıca olsa da olmasa da bunun için burada değilim.
Rûdaw: Peki bundan endişe duyuyor musunuz?
Jan ten Hove: Elbette olursa hepimiz bu duruma üzülürüz, çünkü her bölümde olur. Umarım bu konuda da ilerleme sağlanır.
Rûdaw: Hiçbir ilerleme var mı?
Jan ten Hove: Bilmiyorum... Var olduğuna inanmıyorum, ancak birebir muhasebe ve ücretlerin elektronik olarak ödenmesi konusu yolsuzlukları Peşmerge Bakanlığı’ndan uzaklaştırır.
Rûdaw: Son sorum; yakında Kürdistan'dan ayrılacaksınız, kendinizle Kürdistan'dan ne götüreceksiniz?
Jan ten Hove: Hollandalılardan çok daha saygılısınız. Bunu çok açık söylüyorum. Kürtlerin misafirperverliğinden çok şeyi kendimle götürüyorum. Ayrıca aranızdaki saygı, biri içeri girdiğinde hepinizin ayağa kalkması, Hollanda'da böyle bir şey yok, buluşunca oturduğumuz yerden merhaba deriz. Burada Kürt halkının davranışlarından öğrendiğim çok şeyi kendimle götüreceğim. Ayrıca gelecek yıl eşimle birlikte bir dost ve turist olarak Kürdistan'a gelmek ve ona Kürdistan’ın güzelliklerini tanıtmak istiyorum. Aynı zamanda nerede ve kimlerle çalıştığımı göstermek istiyorum.