Rus askeri uzman yanıtladı: Seçimden sonra Putin, Kiev’in üzerine mi sürecek?
Rûdaw’a röportaj veren Rus Füze ve Topçuluk Bilimleri Akademisi Başkan Yardımcısı Emekli Amiral Konstantin Sivkov, Ukrayna ile Rusya arasında iki yılı geride bırakan savaşa ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Rus uzman, bugün de Rusya’nın Ukrayna’yı yenme gücü olduğunu kaydederek bu adımın NATO’yu Ukrayna sahasına getirebileceğini ve savaşa müdahil edeceğini söyledi.
Sivkov, “Bugün Rusya Silahlı Kuvvetleri, Ukrayna Silahlı Kuvvetlerini Ukrayna'nın doğusunda yenme ve Kiev rejimini devirme misyonunu bir buçuk ay içinde yerine getirebilecek kapasiteye sahiptir. Ancak bu hamlenin hayata geçirilmesi mutlaka NATO'nun bu savaşa dahil olmasına yol açacaktır” ifadesini kullandı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in mevcut durumda ve Rusya’daki seçimlerden sonra müzakereler yürüteceği ya da Kiev’e yönelip yönelmeyeceği sorusunu da yanıtlayan Rus askeri uzman, “Görüşmeler Rusya'nın şartlarına uygun olmadığı sürece hiçbir müzakareye gitmeyecek. Bundan sonra ülkemizin nereye gideceği, savaşın devam edip etmeyeceği, Batılı ülkelerdeki durumun gelişimine de bağlı olacak” dedi.
Rûdaw Moskova muhabiri Kamiz Şeddadi’nin Rus Füze ve Topçuluk Bilimleri Akademisi Başkan Yardımcısı Emekli Amiral Konstantin Sivkov ile yaptığı röportaj şöyle:
RÛDAW: Merhaba Konstantin Valentiniviç! İki seneyi geride bıraktıktan sonra, size göre Ukrayna’da adlandırıldığı haliyle “Özel Askeri Harekat” gerekli miydi?
Konstantin Sivkov: Gerekliydi. Çünkü zaten Mart ayının başında Ukrayna’nın kendisi çok daha sert ve ağır bir savaş başlatacaktı.
RÛDAW: Rusya’ya karşı mı?
Konstantin Sivkov: Donbas’a karşı. Donetsk ve Lugansk’a karşı. Orada soykırım yapacaklardı. Büyük bir mülteci göçü Rusya’ya yönelecekti. Bunun da sonucu olarak Rusya Federasyonu’nda devleti yönetme anlamında büyük bir sorun çıkacaktı ve toplum nezdinde devletin hiçbir itibarı kalmayacaktı. Böyle bir durumda da Amerika yine toplu bir cezalandırma yapacaktı gibi görünüyor. Sonrasında böyle komplike bir hareketin sonucu olarak, Rusya’nın başkanını iktidardan indirmeyi ve yerine de bir kuklayı koyma hesabını yapmışlardı. Daha sonrasında ise ülkemizi işgal planı uygulayacaklardı. Özel Askeri Harekat’ın başlatılmasıyla beraber, bu plan boşa çıkarıldı. Bu sayede Amerika ve müttefiklerinin Rusya’yı yıkma planları da bertaraf edilmiş oldu. Şimdi de Rusya’ya karşı yeni bir saldırı sürecinin hazırlığını yapıyorlar. Ancak Rusya buna da hazır.
RÛDAW: Harekatın amacı “Nazisizleştirme ve silahsızlandırma” olarak belirlenmişti. Bugünden bakınca bu amaca ilişkin ne dersiniz?
Konstantin Sivkov: Şu anda Rusya Federasyonu, Birleşik Batı’ya karşı hibrit bir savaş yürütüyor. Ukrayna savaş anlamında sadece bir tiyatro, ötesi değil! Ukrayna’da şu anda yaşanan çatışmalar ve savaş dünyadaki jeopolitik durum çerçevesinde yaşanıyor. Ve aynı zamanda Rusya’nın Birleşik Batı’ya ve Birleşik Batı’nın da Rusya’ya karşı hibrit rekabetinin genel mantığı çerçevesinde. O yüzden şüphesiz “Nazisizleştirme ve silahsızlandırma” yerine getirilecek. En ufak bir şüphe yok. Ancak bu, Birleşik Batı’ya karşı rekabetin genel mantığı çerçevesinde gerçekleşecek. Çünkü Rusya için esas düşman Ukrayna değil. Rusya için esas düşman Batı ve Ukrayna sadece Batı’nın elindeki bir oyuncak ki bu oyuncakla Batı bizim ülkemizi yıkmak istiyor.
RÛDAW: Hatırlarsanız iki sene önce, savaşın başlamasından iki hafta sonra sizinle bir röportaj yapmıştık ve siz “Bu savaş en fazla bir ay ya da iki ay sürer” ya da birkaç ay süreceğini belirtmiştiniz. Şimdi savaşın üzerinden iki yıl geçti…
Konstantin Sivkov: Evet, tekrarlayayım. İki sene önce söylediklerimi teyit ediyorum. Özel Askeri Harekat eğer ilk planlara göre, savaş mantığına göre gerçekleşseydi Mayıs 2022’de Kiev’de askeri kutlama töreni düzenlenir, Ukrayna Ordusu tamamen bertaraf edilirdi.
RÛDAW: Ne oldu peki?
Konstantin Sivkov: Genel jeopolitik durum engelledi. Batı'nın geniş çaplı müdahale tehdidi, Ukrayna'daki savaşa doğrudan engel oluşturdu. Ancak bunu önlemek için, (hani derler ya) iyi niyetli bir adım attık ve güçlerimizi Kiev civarından ve kuzeydeki kurtarılmış birçok bölgeden çektik. Çernobil İstasyonu da dahil. Daha sonra Özel Askeri Harekât'ın yürütülmesi, daha önce de belirttiğim gibi Batı'ya karşı rekabetin genel mantığı çerçevesine girdi.
Bugün Rusya Silahlı Kuvvetleri, Ukrayna Silahlı Kuvvetlerini Ukrayna'nın doğusunda yenme ve Kiev rejimini devirme misyonunu bir buçuk ay içinde yerine getirebilecek kapasiteye sahiptir. Ancak bu hamlenin hayata geçirilmesi mutlaka NATO'nun bu savaşa dahil olmasına yol açacaktır; bu çok açık. En başta da Amerikan Ordusunu. Çünkü Amerika'nın iç politikasına göre Ukrayna'nın böyle bir yenilgisi kabul edilemez. Dolayısıyla bu durum hem Amerika Birleşik Devletleri'nde hem de Avrupa'da bir iç krize neden olacaktır. Bu nedenle Rusya'nın kelimenin tam anlamıyla “bıçak sırtında” yürümesi gerekiyor. Bir yandan ülkemizi parçalamanın hayaline bile izin verilmemeli; öte yandan ise NATO'nun savaşa sürüklenmesinin önünün açılmasına da izin vermemeliyiz. O nedenle Rusya'nın bu tür bilinçli davranışları savaş cephesindeki davranışının mantığını da açıklıyor. Bugün Rusya'nın Ukrayna Ordusunu çok değil sadece bir buçuk ayda yenme potansiyeli var.
RÛDAW: Pekala. Savaş cephesine geri dönelim. Rus Ordusunun bu iki yıldaki kazanımları neler oldu?
Konstantin Sivkov: İki yıl içinde Rus Ordusu büyük başarılar elde etti. Şöyle başlayayım; sadece Ukrayna Ordusu'nun “sözde” saldırısını püskürtme sürecinde, aslında sözde de değil, Ukrayna Ordusu yaz mevsiminde saldırıya girişmişti, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin neredeyse tamamı ciddi şekilde mağlup edildi. Hem insani hem de teknik açıdan büyük kayıp verdiler. Kayıpları, 1943'teki "Kale" operasyonu sırasında Hitler'in Wehrmacht'ının (Alman Silahlı Kuvvetler) kayıplarından çok daha fazla oldu. Kursk'ta gerçekleştirilen o meşhur operasyon. Ve bugün Ukrayna Ordusunun kayıpları o dönemdeki Nazilerin kayıplarından daha fazladır.
RÛDAW: Şimdi Rusya'nın savunma savaşından bahsediyorsunuz. Ama ondan önce Rusya saldırıyordu.
Konstantin Sivkov: Evet o zamana kadar Rusya saldırıyordu. Ancak Rusya, savaşın tırmanmasını önlemek ve NATO'nun savaşa sürüklenmesini engellemek için böyle bir adım atmak zorunda kaldı. Tek sebep buydu. Bugün Ukrayna Silahlı Kuvvetleri ağır kayıplar vermiş durumda ve hücum saldırısı yapabilecek kapasiteleri kalmadı. Savunma savaşlarında dahi imkanları oldukça kısıtlı. Dolayısıyla Rusya'nın onları kısa sürede yenme kabiliyeti var.
Ancak NATO'nun savaşa girmesini engelleme çabası ve NATO'nun Ukrayna topraklarında nükleer silah ya da taktiksel nükleer silah kullanabileceği tehdidi, bizi mecburen dikkatli hareket etmeye zorladı. Farklı bölgelere doğru yönelerek ilerliyoruz ve özel öneme sahip bazı şehirleri kurtarıyoruz. Örneğin Avdeyevka'yı özgürleştirdik. Şimdi sıra Chasiv Yar'a gelmiş olabilir. Çok stratejik bir nokta. Artık Ukrayna Ordusunun ön savunma hattı kırıldı ve Chasiv Yar'ın onların destek hattının olacağı çok belli. Ukrayna Ordusunun ikinci savunma hattı Slavyansk-Kramotorsk hattı boyunca uzanıyor. Bu hat, ön kuşağın yaklaşık 50-60 km güneyine düşüyor. Rus kuvvetleri de bu yönde ilerliyor. Ayrıca biz Kharkiv vilayetine doğru ilerliyoruz. Saldırılarımızı dikkatle ilerletiyoruz. Ayrıca bir kez daha belirteyim; Batı'ya doğrudan bu savaşa müdahil olma bahanesi sunmamaya çalışıyoruz.
RÛDAW: Ukrayna tarafı ne kaybetti? Kayıpları ne miktarda?
Konstantin Sivkov: Ukrayna tarafı sadece bizim düzenlediğimiz saldırılara karşı savunma sürecinde 800'e yakın tank kaybetti. Hitler'in Wehrmacht'ı Kursk Muharebesi'nde daha az kayıp vermişti. Ayrıca 2 bin 900 zırhlı araç. Düşünün, tam 2 bin 900 zırhlı araç! Her türlü zırhlı piyade aracı… Tekrar söylüyorum, 2 bin 900 araç! En makul verilere göre, insani kayıpları veya öldürülen, yaralanan askerlerin sayısı 250 bin kişidir. Sadece üç aylık yaz mevsimi boyunca. Kamuya açık verilere göre, Ukrayna İdaresi’nin verileri bunlar, kayıpları, öldürülen, esir düşen, ağır yaralananların sayısı ise bir milyona yakın. İki yıl süren savaşta imha edilen tank ve zırhlı araç sayısı ise 15 bin civarında. Rusya, Özel Askeri Harekât sırasında 600'e yakın hava savunma sistemini imha etti. Bu verileri anlıyorsunuz, değil mi? Yani Ukrayna Ordusunun kayıpları çok büyük.
RÛDAW: Pekiyi, Rusya’nın kayıpları bakımından hem teknik hem de askeri olarak veri var mı?
Konstantin Sivkov: Rus tarafının kayıpları bu koşullardaki hesaplamalara göre yaklaşık olarak şu şekilde: Askerler bakımından 10'dan, 12’den biri olarak Rusya'nın lehine. Aynı durum askeri araç ve ekipmanlar için de geçerli.
RÛDAW: Pek çok uzmanın söylediği gibi Rusya, NATO'nun potansiyelinin biteceği ve artık Ukrayna'ya silah ve mühimmat desteği veremeyeceği zamanı bekliyor. NATO da Rus silah rezervlerinin ne zaman biteceğini bekliyor. Bir uzman olarak beklentiniz nedir?
Konstantin Sivkov: Burada birkaç hususu dikkate almamız gerekiyor: Rusya'nın ve NATO'nun potansiyelinin mekanik (teknik) olarak karşılaştırılması hiçbir anlam ifade etmiyor. İşin jeopolitik, siyasi ve askeri-teknik yönlerini ele almak zorundayız. Askeri-teknik açıdan bakarsak Rusya, sanayisini askeri yöne döndürme konusunda birkaç yıldır Amerika'nın ve genel olarak Batı'nın ilerisinde yer alıyor. Bunu başardık.
RÛDAW: Bu savaş sürecinde mi yoksa…
Konstantin Sivkov: Sırf Özel Askeri Harekat sırasında. Savaş esnasında zırhlı tankların üretimi altı kat arttı. Zırhlı personel taşıyıcıların üretimi neredeyse beş kat arttı. Çoklu füze fırlatma sistemi için kullanılan füzelerin üretimi 40 kat artırıldı. Top mermisi üretimi otuz kat arttı. Bütün bu veriler açık, internette bulabilirsiniz. Batı, böyle bir başarıdan bahsedemez, söz konusu olamaz. Her ne kadar Batı'nın ekonomik potansiyeli Rusya'nın ekonomik potansiyelinden 10 kat daha güçlü olsa da. Bu yüzden hâlâ en az iki yıllık kapasitemiz var.
İkinci açı ise siyasi alan… Batı devletlerinde ciddi ve karmaşık süreçler yaşanıyor. Batı'nın Rusya'yla yürüttüğü jeopolitik savaşta başarısızlığa uğraması durumunda, ikinci aşamaya hazırlanıyorlar. İlk yenilgileri şimdi gerçekleşti; yani Rusya ekonomi, iletişim ve askeri alandaki darbeleri bertaraf etti. Mevcut otoritesini koruyarak halkını konsolide etti ve toplumu harekete geçirdi. Batı'da durum böyle değil. Batı'da çok ciddi süreçler gelişiyor, yani Batılılar artık Batılı ülkelerin “küreselcilerin” (globalist) elinde hedef olduğunu anlıyor ve o ülkelerin milli elitleri küreselcilere karşı çıkmaya başlıyor. Çok taraflı bir dünyanın inşası için süreçler bugün başlamış durumda; BRICS'in genişlemesi gibi, birçok ülkenin Rusya ile ilişkilerinin gelişmesi gibi, Rusya'ya yaptırım uygulamayı reddetmek gibi… Tüm bu faktörler Batı'nın pozisyonuna darbe indiriyor.
RÛDAW: Savaş cephesinin sıcak olduğunu ve bugünlerde birkaç Rus uçağının düşürüldüğünü dikkate alırsak, Ukrayna Ordusunun yeni bir saldırısı bekleniyor mu?
Konstantin Sivkov: Bugün Batılı ülkelerden Ukrayna'nın Artuşa kentine gönderdiği silah ve askeri teçhizatın miktarı oldukça azaldı. Dolayısıyla askeri strateji açısından Ukrayna Ordusunun gelecek yıl Rus Ordusuna yönelik herhangi bir saldırıda başarılı olma şansı yoktur. Siyasi açıdan, askeri-politik açıdan bakıldığında bu yönde bazı çabalar sarf edilebilir. Ancak böyle bir durumda bu, Ukrayna Ordusu açısından herhangi bir operasyonel sonuç olmaksızın ciddi bir yenilgiyle sonuçlanacaktır.
RÛDAW: Putin hem Batı'ya hem de Kiev'e Rusya'nın müzakerelere hazır olduğuna dair sinyaller gönderiyor, mesaj veriyor. Putin müzakerelere başlamak için Batı'dan hangi adımları bekliyor?
Konstantin Sivkov: Yalnızca bir adım. Rusya'nın müzakere koşullarını onaylaması gerekiyor. Barışın başka bir şekli ya da barıştan söz etmek mümkün değil.
RÛDAW: Ukrayna'yı mevcut savaş cephesine göre bölmeyi Rusya kabul edebilir mi?
Konstantin Sivkov: Etmez!
RÛDAW: Savaşın sona ermesi için Rusya’nın şartları nedir?
Konstantin Sivkov: Rusya'nın koşulları çok basit. Rusya'nın en asgari şartı şu: Ukrayna'nın statüsünün, blokların dışında bir statü olması ve tarafsız olması gerektiğidir. Bütün Ukrayna toprakları.
RÛDAW: Seçimlerden sonra Putin müzakereye mi gidecek yoksa Kiev'in üzerine mi sürecek?
Konstantin Sivkov: Görüşmeler Rusya'nın şartlarına uygun olmadığı sürece hiçbir müzakereye gitmeyecek. Bundan sonra ülkemizin nereye gideceği, savaşın devam edip etmeyeceği, Batılı ülkelerdeki durumun gelişimine de bağlı olacak.
RÛDAW – Çok teşekkürler!