Sîtav yayınlarından Kürt tarihine ilişkin iki yeni eser
Ankara (Rûdaw) – Sîtav Yayinevi tarafından basılan “Kürtlerin Kadim Tarihi (Dîroka Kurdan a Kevnar) ve Erdelan Tarihi (Dîroka Erdelanê) adlı tarih kitapları okurları ile buluştu.
Ako Mihemed Mîrzadeyi tarafından yazılan ve Muhsin Özdemir tarafından Kürtçe’nin Soranice lehçesinden Kurmanci’ye nakledilen “Kürtlerin Kadim Tarihi (Dîroka Kurdan a Kevnar) ve Mesture Kurdistani tarafından yazılan, Sabîr Ebdullahîzad tarafından Farsça'dan Kurmanci’ye çevirilen Erdelan Tarihi (Dîroka Erdelanê) kitapları Sîtav Yayınevi tarafından yayınlandı.
6 bin yıllık Kürt tarihini işliyor
Rûdaw’a konuşan Sîtav Yayınevi sahibi Kahir Bateyi, “Kürtlerin Kadim Tarihi (Dîroka Kurdan a Kevnar)” kitabı hakkında, “Kürt coğrafyasını bölüp parçalayanlar Kürtlerin görkemli tarihini de hep yok sayıp ortadan kaldırmaya çalıştılar. Ama Güneş nasıl balçıkla sıvanamayacaksa Kürtlerin kendi coğrafyalarında yarattıkları medeniyetlerin izlerini yok etmekte mümkün değildir. Kürtler artık kendi tarihlerini kendileri yazıyorlar” dedi.
Bateyi, “Bu kitapta 6 bin yıllık Kürt tarihini göreceksiniz. Bu kitap Kürt isminin çıkış tarihini ve anlamını, Med, Mitani ve Hori isimlerinin kaynağını, Kürtlerin eski inançlarını, o inançlara göre yaşamlarını, ilk Kürtçe çivi yazısının icadını, bin yıllar öncesine ait destanlarını, Akad, Babil, Asur, Fars ve Ermeni halklarının Kürt toprakları üzerinde tarih sahnesine çıkışını ve onlarla yapılan savaşları göreceksiniz” diye ekledi.
Kitap Kürtlerin 6 bin yıl öncesi ve Med (Kürt) İmparatorluğunun yıkılışına kadarki tarihini ele alıyor. Kürt halkının bir onur abidesi olan zengin, zengin olduğu kadar savaşlarla ve medeniyet dolu tarihini belgelerle gözler önüne seriyor.
Kitapta kadim Kürtler hakkındaki bilgiler yanısıra Akda, Babil, Asur, Fars ve Türk halkları hakkında da geniş bilgiler yer almaktadır. Yani o halklar kimdir, nerden ve ne zaman bu topraklara geldikleri hakkında geniş bilgi vermektedir.
Kahir Bateyi ayrıca, “Kitapta Kürt mirasının nasıl talan edildiği, Kürtlerin yarattığı medeniyeti başkaları bu topraklarda iktidar olduktan sonra nasıl kendine mal ettiklerini geniş bir şekilde yer almaktadır. Özellikle de farsların yaptığı talan ve sahiplenme. Bunun en bariz örneği Bêstûn (Bistun) anıtlarıyla oynanıp, anıta yeni üç anıt eklemesi (Daryus ve iki asker), altına bir yazıt yazılması, anıtın üstünde bir Ahura Mazda resmimin yapılması ve bu anıtları Daryus’un bir zaferi imiş gösterilmesi. Oysaki bu anıtın Daryusla hiçbir alakasının olmadığı, anıtın Medlere ait olduğu, Medlerin bir savaş sonrasında zaferinin sonucu yapıldığı, Daryus, kabartma yazısı, ve Ahura Mazda’nın 1914-1925 yılları arasında yapıldığı belgelerle gözler önüne seriyor. Yine bu kitapta, Asur kralının ağzıyla Kürt kadınlarının nasıl kendileriyle savaştığını, Kürt kadınlarının savaş meydanında nasıl cengaver olduğunu ve onlarla nasıl savaştığını göreceksiniz” dedi.
“Alanında eşsiz bir kitap”
Erdelan Tarihi (Dîroka Erdelanê) adlı kitabın Kürt kadın tarihçi Mesture Kurdistanî tarafından yazıldı.
Bateyi, “Bu kitap kendi alanında eşsiz ve değerli bir kitaptır. Çok sade, akıcı ve etkileyici bir dille yazlmış. Bu kitap, 19’uncu yüzyılın başlarında yaşayan gayretli bir kadının kaleminden çıkmış. O dönemde bir kadının eğitim alanında yer alması mümkün değildi. Özelikle İslami bir toplum içerisinde Mesture gibi bilgin bir kadının olması çok önemlidir. Bu şekilde gerçeklere bakıldığında eserin özelliği ve önemi daha iyi anlaşılır” diye konuştu.
Tarihçi ve zarih duygulara sahip Mesture Kurdistanî, kalemi ile 700 yıllık Erdelan Mirliği tarihini ve gizli kalan yönlerini kazıyarak açığa çıkarmış.
Erdelan Mirliği hakkında birçok kitap yazılsa da, yazarın Erdelan ailesinden gelmesi ve bu tarihle bağı, kitabı da diğer kitaplardan daha ilgi çekici kılıyor.